Ümit Özdağ’dan Tarihi Savunma: “Bu Bir Hukuk Cinayetidir”

Kayseri Olayları Davasında Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Mahkemeye Sert Konuştu

Silivri– 17 Haziran 2025 | Arka Haber 

Kayseri’de 30 Haziran 2024 tarihinde yaşanan ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran toplumsal olaylarla ilgili açılan davada, tutuklu yargılanan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, mahkemeye sunulan iddianame ve savcılık mütalaasına karşı dikkat çeken, kapsamlı bir savunma yaptı. Özdağ, kendisine yöneltilen suçlamaların hukuki değil, tamamen siyasi olduğunu söyleyerek, “Bu bir hukuk cinayetidir” ifadelerini kullandı.


“Kayseri Emniyeti’nin Belgesinde Ne İmzam, Ne Adım Var”

Savcılığın delil olarak gösterdiği Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanmış bir belgeyi hedef alan Özdağ, “İmzasız, mühürsüz ve kim tarafından yazıldığı belli olmayan bu belge ne yasal ne de etik olarak kullanılabilir” dedi. Üstelik söz konusu belgede kendi adının bile geçmediğini vurgulayan Özdağ, “Bir siyasi partinin eski üyelerinin veya partiye müzahir kişilerin X paylaşımlarından dolayı genel başkanını sorumlu tutamazsınız” dedi.


“Suç Kişiseldir, Parti Genel Başkanı Sorumlu Olamaz”

Savunmasında temel hukuk ilkelerini hatırlatan Özdağ, “Eğer bir AK Partili suç işlerse Erdoğan mı yargılanıyor? MHP’li bir şahıs suç işlediğinde Bahçeli mi yargılanıyor? O zaman eski Zafer Partililerin eylemlerinden beni sorumlu tutmak hangi hukukla açıklanabilir?” dedi.


“Savcılık Kin Ölçer Mi Üretti? Kin ve Düşmanlık Nerede?”

Özdağ’ın savunmasında özellikle üzerinde durduğu bir diğer başlık ise, TCK 216/1 kapsamında kendisine yöneltilen “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıydı. Savcılığın dayanağını oluşturan 32 X paylaşımının çoğunun yıllar öncesine ait olduğunu ve hiçbirinde şiddet çağrısı bulunmadığını söyleyen Özdağ, şu ifadeleri kullandı:

“Yargıtay çok açık şekilde diyor ki; bir paylaşımın suç sayılabilmesi için şiddet çağrısı içermesi ve halkı harekete geçirmesi gerekir. Benim X paylaşımlarımda böyle bir içerik yok. Kin ve düşmanlık nasıl ölçülüyor? Kin ölçer mi ürettiniz?”


“Savcılık Gerçek Nedeni Gizliyor: Kayseri’de Taciz Olayı Halkı Ayağa Kaldırdı”

Özdağ, Kayseri’deki olayların gerçek nedeninin 27 yaşındaki bir Suriyelinin 7 yaşındaki bir kız çocuğuna yönelik taciz girişimi olduğunu vurgulayarak, “Savcılık, halkı sokağa döken asıl sebebi gizliyor, benim sosyal medya paylaşımlarımdan senaryo yazıyor” dedi. Özdağ’a göre bu, yalnızca kamuoyunun değil, Kayseri halkının da aklıyla alay etmektir.


“Yıllar Öncesine Ait Paylaşımlar Delil Olamaz”

İddianamede yer alan 32 sosyal medya paylaşımının çoğunun 2020-2023 yılları arasında yapıldığını belirten Özdağ, şunları söyledi:

“4 yıl önce bir internet haberi paylaştım. 3 yıl önce AK Parti’nin göç politikasını eleştirdim. O dönemde suç sayılmayan paylaşımlar, bugün nasıl suç oluyor? Bu, sadece hukukun değil, sağduyunun da inkârıdır.”


“Yargıtay Kararlarını Açıkça Çiğniyorlar”

Savunmasında Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin kararlarına da atıfta bulunan Özdağ, suçun oluşabilmesi için eylem ile kamu güvenliğini bozacak tehlike arasında açık ve yakın bir nedensellik bağı bulunması gerektiğini vurguladı. “Savcılık ise bu bağı tamamen yok sayarak siyasi bir kurgu üretmiş” dedi.


“Suçlamaların Hiçbirinde Kayseri Geçmiyor, Şiddet Yok, Tahrik Yok”

Ümit Özdağ, detaylı şekilde incelediği tüm paylaşımlarında Kayseri ile doğrudan bağlantı olmadığını, hiçbirinde halkı kışkırtacak bir dil kullanılmadığını belirtti. Savcılığın bazı paylaşım ve videoların içeriğini çarpıttığını, hatta bazı bilgileri eksik ya da yanıltıcı aktardığını savundu.


“Savcının Suçlaması Sadece Hukuksuz Değil, Aynı Zamanda Vicdansızlık”

Savcının mütalaasında yer alan ifadeleri sert bir dille eleştiren Özdağ, “Yıllar önce yapılmış, hiçbir adli takibata uğramamış, hatta bir kısmı mahkeme kararıyla beraat etmiş paylaşımları toplayıp ‘suç kanıtı’ yapmak, sadece hukuksuzluk değil, aynı zamanda vicdansızlıktır” diye konuştu.


“Delilleri Gizleyen Savcılık, Suçsuz Olduğumu Biliyor Ama...”

Özdağ, savcılığın lehine olan delilleri dosyaya eklemediğini de ifade ederek şunları söyledi:

“Kayseri Emniyeti Siber Suçlar raporunda ne benim hesabım, ne partimin resmi hesabı, ne de bir Zafer Partilinin hesabı yok. Bu bilgi dosyaya konulmadı. Çünkü o zaman suçlama çöker. Savcılık suçsuz olduğumu biliyor ama siyasi baskılarla hareket ediyor.”


“Sayın Hakim, Bugün Vereceğiniz Karar 86 Milyon İçin Umut Olabilir”

Konuşmasının sonunda mahkeme heyetine seslenen Özdağ, şöyle konuştu:

“Bağımsız yargı yok diyorlar. Belki sistem bağımsız değil ama hâlâ bağımsız yargıçlar var. Siz bugün vereceğiniz beraat kararı ile bunu gösterebilirsiniz. 86 milyon insana, hâlâ adaletin mümkün olduğunu hatırlatabilirsiniz.”


“Allah’tan Korkun, Adaletten Sapmayın”

Savcılığın tutumunu eleştirirken inanç vurgusu da yapan Özdağ, “Bir savcı suçsuz olduğunu bile bile bir insanı nasıl suçlar? Hiç mi Allah’tan korkmaz? Kur’an, ‘Kendinizin ve en yakınlarınızın aleyhine de olsa adaletten sapmayın’ der. Sayın savcının Allah’ın adaletinden kaçamayacağına inanıyorum” dedi.


149 Gündür Tutuklu: Siyasi Dava mı, Hukuki Tiyatro mu?

Ümit Özdağ, 149 gündür tutuklu bulunduğu bu davanın siyasi yönüne de dikkat çekti:
“Eğer iktidar yanlısı biri olsaydım, bu davanın konusu bile olmazdım. Bu dava yargının değil, siyasetin davası. Bu iddianame bir hukuk değil, bir sansür belgesidir.”