Yerel seçimlere adım adım yaklaştığımız şu günlerde, aday adayları ve sonrasında da adayları, beldelerine olan yaklaşımları ve projelerini size bu köşeden aktarmaya devam ediyoruz. Bugünkü konuğumuz, Büyükçekmece Ak Parti Aday Adayı Dr.Mir Mehmet Öztürk.

Nilgün Ege:
Seçilmeniz halinde belediye başkanlığınız sürecinde, Büyükçekmece'de yaşayan
vatandaşlara neler vaat ediyorsunuz, projeleriniz nelerdir?
Mir Mehmet Öztürk;
Büyükçekmece, Avrupa Yakası'nın en büyük
ilçelerinden biri konumunda. Boğaz’ın etrafında oluşan ilçelerden sonra
Boğaz'ın en gözde ilçesi. Bir tarafında
deniz, bir tarafında göl bulunan muazzam
bir coğrafyaya sahip. Bu coğrafya 30 yıldır aynı kişi tarafından yönetiliyor.
Bir değişim ve dönüşüm yok. Ak Parti
idareciliği Türkiye'ye çağ atlattı. Biz bu belediyecilikten hiç nasiplenemedik.
İnşallah bu sene bu talihsiz durumu aşacağız.
Çünkü Ak Parti Belediyeciliği bir vizyon. Kendi kişisel becerilerimizle,
mühendisliğimizle, mimarlığımızla da taçlandıracağız.
Hayatta kaldıktan
sonra
estetik kaygı
başlıyor
Nilgün Ege: Halen
Büyükçekmece’den büyük problemi ne olarak görüyorsunuz?
Mir Mehmet Öztürk;
En büyük problem kentsel dönüşümdür. Bir
önceki dönem meclis üyesi olduğumuz zamanda kentsel dönüşümle ilgili planlar
yapmıştık. Kat artırımı ile kentsel dönüşüm planı oluşturuldu. Fakat değişen ve dönüşen Türkiye'de artık bu
kurtarmıyor. Büyükçekmece’de artık yeni bir tasarıma ihtiyaç var.
Öncelikle ada bazlı çalışmaların yapılması gerekir. Sosyal
donatı alanlarıyla, kapalı otoparklar ve yaşam standartlarını yükseltecek
yapılarla da tamamlanması gerekiyor. Vatandaş hayatta kalmak için binasını
yenilemek istiyor. İhtiyaç yaşam döngüsü içinde yerini bulunca bu defa da
estetiğe yöneliyorsunuz. Tüm bunların
yeniden planlanarak programlanması gerekir. Bunu biz yapacağız.
Depremin riski atlatıldıktan sonra Büyükçekmece’deki en
büyük sorunlardan biri ulaşım problemidir.
E-5 Büyükçekmece'yi ikiye bölüyor ve Büyükçekmece’nin iki
yakası bir araya gelmiyor. Dizdariye mahallesi diye bir yer var. Burada akşam
saat 5’ten sonra yaşam yok. Ölü şehirden farksız. Işıklar olmasa sokaklar
kapkaranlık, yürümeye imkân yok. Büyükçekmece için Avrupai bir kent diyorsunuz.
İstanbul’un incisi olarak adlandırdığımız en güzel semtlerinden biri olarak
kabul ediyorsunuz. Ama ışık görmeyen kendi kaderine terkedilmiş sokaklar ve
hizmet görmeyen insanların çoğunlukta olduğu bir yönetim tarzı uyguluyorsunuz.
Bu çehreyi değiştirmek istiyoruz…
Nilgün Ege: Bu yönde
ilk hangi konuya el atacaksınız?
Mir Mehmet Öztürk; İlk yapacağımız eylem Londra Asfaltı ile ilgili bir çalışma yapmaktır. Alt ve üst geçitlerle belirli çevre yollarıyla yani basit dokunuşlarla konuyu halledebilmek mümkün. Örneğin TÜYAP Büyükçekmece sınırları içinde. Yılda milyona yakın ziyaretçi akınına uğruyoruz. Bir tanesinin Büyükçekmece’ye faydası olmuyor. Ya TÜYAP’ı aşağıya indireceğiz. Ya da Büyükçekmece’yi yukarı taşıyacağız. Bunun en önemli yollarından biri de metrobüstür. Son durak TÜYAP olduğu için insanlar bir anda tükeniyorlar. Biz E-5 üzerinden bir çalışma yapacağız. Bu uzun yıllardır, Büyükçekmece’nin programında olan birşey ama bir türlü hayata geçememiştir. Bunu hayata biz getireceğiz.
Yaşamı katleden imar
en büyük sorun
Nilgün Ege:
Büyükçekmece’nin en önemli diğer sorunu da imar gibi duruyor…
Mir Mehmet Öztürk;
Evet, haklısınız. Bizi Türkoba adında bir mahallemiz var. Bugün oraya esnaf ziyaretine gittik. İlk sorulan soru bu. “İmarı ne yapacaksınız’ diyorlar.
Büyükçekmece’de belli adalarda 0.25 4 kat, bazılarında 0.35, 0,60…O kadar yan
yana olup ta birbirinden bağımsız parseller var ki… Buraların yeniden
planlanması gerekir.
Mimar Sinan bölgemizde 7 yıl önce kentsel tasarım projesi
yapmıştık. Halen oranın 18’leri yapılmadı. Vatandaşımız bundan çok rahatsız ve
mağdur. Bunu gidermemiz ve yaşam standartlarını artırmamız gerekir. Halen yaşam
standardını artırmak o bölgeye kat vermek olarak algılanıyor. Hâlbuki asıl olan
oranın kaldırabileceği imarı verip, sosyal donatı alanları yaratmaktır. Yaşam
standardını yükseltemediğinizde oradaki yaşamı katletmiş olursunuz.
NİLGÜN EGE: Yani size
göre Büyükçekmece’de çarpık kentleşme hayli fazla…
Mir Mehmet Öztürk;
Ciddi manada çarpık kentleşme var. Ayrıca ciddi manada da çarpık bir oligarşi
de var. Biz çözüm noktasında öncülük edeceğiz. Vatandaş bize emaneti verdiğinde
gereğini yerine getireceğiz. Büyükçekmece geniş bir alan. Celaliye’den Pınartepe’ye kadar, Ahmediye’den
Mimarooba’ya kadar dört tarafın ayrı ayrı ele alınması gerekir.
Önemli konulardan biri de Büyükçekmece Gölü var. İçme suyu
havzası olmasına rağmen göl kaynakları birçok yerde kurutulmuş. Doğal yaşam
alanlarının birçoğu ihlal edilmiş. Bir tarafta
Tepecik imar yaklaşım alanı içinde olmasına karşılık imar verilmemiş ama diğer
tarata Karaağaç’ta dibine kadar villalar yapılmış. Demek ki bu kararlar,
arz ettiği öneme göre değil şartlara ve ekonomiye göre verilmiş. Bu ayrımı
ortadan kaldıracağız. Düşük olanı yüksek olanın seviyesine çıkaracağız. Bunun
için çaba sarf edeceğiz
Gençleri uyuşturucu
Batağından kurtaracağız
Nilgün Ege: Boşanma ve kadın sorunu, İstanbul genelinde
en fazla Büyükçekmece'de yaşanıyor. Bu alanda çok fazla şikâyet var. Bu sorunu gidermek adına hangi projeleri
yapmayı planlıyorsunuz?
Mir Mehmet Öztürk;
Adli bir sonuç olduğunu düşünüyorum. Çünkü Esenyurt Adliyesi de
Büyükçekmece'de. Esenyurt İstanbul'un en kalabalık ilçesi. Esenyurt, Beylikdüzü ekseni de burada çalıştığı
için rakamlar abartılı görünüyor. Başlı başına Büyükçekmece'de bu kadar vaka olduğunu
düşünmüyorum.
Nilgün Ege: Belediye
ile yaptığımız görüşmelerde en fazla kadın şikâyetinin Büyükçekmece'den
geldiğini söylediler...
Mir Mehmet Öztürk;
Gece gündüz istenilen her saatte Büyükçekmece’nin herhangi bir sokağında bir
kadın rahatlıkla gezebilir. Asayiş noktasında ben böyle bir sıkıntıya
rastlamadım. Büyükçekmece yazlık bir mekân olduğu halde adli vakalara
rastlamadım. Çocuklarımızı uyuşturucu
belasından alıkoyacak, spora ve eğitime yönlendirecek teşvik edici uygulamalarımız
olacak. Okçuluk sporundan tutun da denizimizi iyi şekilde kullanacak yelken
sporu gibi su sporlarına gençlerimizi yönlendireceğiz.
Büyükçekmece'de gençlerin ve sporcuların kullanımına açık
olimpik bir havuz yok.
Nilgün Ege: Esenler
’de var ama…
Mir Mehmet Öztürk;
Biz gençlerimizi Başakşehir, Esenyurt ve Esenlere gönderiyoruz. Ne kadar ayıp
bir durum. Burnumuzun dibinde deniz var. Yazın denizden kışın havuzdan
yararlanmamız ve bu alanda başarılı sporcular çıkarmalıyız.
Ayrıca Büyükçekmece’de kapalı pazar bile yok. Pazartesi günü
yağmur yağdıysa, Tepecik'teki vatandaşlar pazara gidemiyor. Pazarcı ürün
satamıyor.
İnsanların Mars gezegenine gittiği 21.yy'da siz
vatandaşınıza kapalı pazar yeri yapmamışsınız. Bu durum 30 yıllık
belediyesiniz. Bence belediyeciliğin doktor olmaktan çok kötü bir doktor olarak
tanımlıyorum. Yarım doktor insanı candan eder, Bunlarda Büyükçekmece'yi candan
etti.
Nilgün Ege: Sizin doktoranız
doktoranızın konusu nedir?
Mir Mehmet Öztürk;
Ben doktorayı uluslararası ilişkiler ve siyaset bilimi üzerine yaptım.
Mühendislik eğitimimi pekiştirmek amacıyla... Ümit ediyorum ki, bunun
pekiştirilmiş tarafı halka da yansıyacaktır.
Biz Büyükçekmece halkının menfaati olan her şeyin yanındayız.
Zararına olan her şeyin de karşısında olan bir yaklaşım düsturu içinde hizmet
sunacağız…
Nilgün Ege :
Başarılar diliyoruz..
Mir Mehmet Öztürk; Çok
teşekkür ederim.
Yorumlar
Yorum Yapın
İlginizi Çekebilir
Saral’dan mahkeme görüntülerine tepki: “Bu kalıpsıza bu şovları kim yaptırıyor?”

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davalarda çekilen görüntülere tepki gösterdi. Saral, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda İmamoğlu için “bu kalıpsız” ifadesini kullanarak mahkeme salonuna görüntü cihazlarının sokulmasına sert sözlerle karşı çıktı.
“Davalar basına kapalı yapılır”
Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davalarda mahkeme salonundan paylaşılan görüntüler sosyal medyada gündem olurken, Oktay Saral bu duruma tepki gösterdi. Saral, davaların basına kapalı olarak yapılması gerektiğini hatırlatarak, telefon ve kamera gibi cihazların duruşma salonuna sokulmasının yasak olduğunu vurguladı.
Saral, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“Bu kalıpsıza bu şovları kim yaptırıyor? Davalar basına kapalı olarak yapılır. Telefon ya da video kamera gibi cihazların duruşma salonuna sokulması yasaktır. Hal böyle iken bu çekimlerin yapılmasına göz yuman mahkeme heyeti acilen açığa alınmalıdır. HSK’yı göreve davet ediyorum.”
HSK’ya çağrı
Saral’ın bu paylaşımında Hakimler ve Savcılar Kurulu’nu (HSK) göreve davet etmesi dikkat çekti. İmamoğlu’nun duruşmalarında çekilen görüntülerin sosyal medyada geniş yankı uyandırması ve binlerce yorum almasının ardından yapılan bu çıkış, siyasette yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
Gürsel Tekin’den CHP’den İhraç Kararına Sert Tepki: “Bizi Değil, Vicdanlarını İhraç Ettiler”

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) eski İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, partiden ihraç edilmesine sert tepki gösterdi. Tekin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bu kararın bizim onurumuzu zedelemesi mümkün değildir. Bizi değil, kendi vicdanlarını ihraç ettiler” ifadelerini kullandı.
“Bu karar CHP tarihine gölge düşüremez”
Gürsel Tekin, açıklamasında partideki geçmişine vurgu yaparak şunları söyledi:
“Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir neferi olarak ömrümü verdiğim partidem, suça bulaşmış kişilerin, partinin değil kendi şahsi çıkarlarının temsilciliğini yapanların aldığı bir kararla ihraç edildik. Bu kararın bizim onurumuzu zedelemesi mümkün değildir.
Biz bu partinin emektarlarıyız. Bu partiye yıllarımızı, alın terimizi, mücadelemizi verdik. Bizimle aynı yolda yürüyen binlerce yol arkadaşımızın emeğini yok sayarak kendi düzenlerini sürdürmeye çalışanların vereceği hiçbir karar CHP tarihine gölge düşüremez.”
“CHP, şaibelerden arındığında daha da büyüyecek”
Tekin, ihraç kararını partinin geleceği açısından da değerlendirdi:
“Bugün bizi ihraç edenler bilsinler ki aslında ihraç ettikleri biz değiliz; ihraç ettikleri kendi vicdanlarıdır, partinin onurlu geçmişidir. Bizim varlığımızı yok edemezsiniz. Çünkü biz CHP’nin vicdanıyız, kökleriyiz, hafızasıyız.
Sizler bu partiden gittiğinizde, bu partiyi şaibelerden, kişisel hırslardan arındırdığınızda Cumhuriyet Halk Partisi daha da büyüyecek. Çünkü CHP, birkaç kişinin koltuğunu korumak için tasfiye ettiği insanların değil, Mustafa Kemal’in izinden giden milyonların partisidir.”
“Mücadelemiz sürecek”
Partiden ihraç edilmesinin kendisini susturamayacağını vurgulayan Gürsel Tekin, şu ifadelerle açıklamasını noktaladı:
“Bizler, partimizi namussuzlardan, şaibelerden ve kirli düzenlerden temizlemek için mücadelemize devam edeceğiz. İhraç kararlarıyla bizi susturamazsınız. Tarih, bugün alınan bu haksız kararları değil, bu kararların karşısında dimdik duran bizleri yazacaktır.”
İzmir’de “Twerk” Rezaletine 2 Gözaltı!

İzmir’de “Twerk” Rezaletine 2 Gözaltı
İzmir’de bir eğlence mekanında çekilen ve sosyal medyada büyük tepki toplayan görüntüler sonrası soruşturma başlatıldı. Görüntülerde tesettürlü bir kadının, erkek dansçılarla birlikte twerk yaptığı anlar yer alıyordu.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla harekete geçen polis ekipleri, kimlikleri tespit edilen 2 kişiyi gözaltına aldı. Olayla ilgili incelemeler sürerken, gözaltındaki şüphelilerin emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edileceği öğrenildi.
Sosyal medyada kısa sürede yayılan görüntüler, toplumun farklı kesimlerinden yoğun tepki aldı.
Ava Gitme” Dedi, Katliam Yaşandı: Annesini Av Tüfeğiyle Öldürdü!

“Ava Gitme” Dedi, Katliam Yaşandı: Annesini Av Tüfeğiyle Öldürdü
Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde aile içi tartışma kanlı bitti. Edinilen bilgilere göre 22 yaşındaki S.S., ava gitmesine karşı çıkan annesiyle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine öfkelenen genç, evde bulunan av tüfeğini alarak annesini başından vurdu.
Ağır yaralanan anne olay yerinde hayatını kaybederken, mahallede büyük üzüntü yaşandı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede kadının yaşamını yitirdiği belirlendi.
Olay sonrası S.S. jandarma ekipleri tarafından gözaltına alınırken, cenaze otopsi için Muğla Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Bursa’da Metroda Can Pazarı: Yaşlı Adam Raylara Düştü, Mucizevi Şekilde Kurtuldu!

Bursa’da Metroda Can Pazarı: Yaşlı Adam Raylara Düştü, Mucizevi Şekilde Kurtuldu
Bursa’da metro istasyonunda yaşanan olay, yürekleri ağza getirdi. İddiaya göre, peronda metro bekleyen iki öğrenci şakalaştıkları sırada 60 yaşındaki Abdulkadir Kavaklıgil’e çarptı. Çarpmanın etkisiyle dengesini kaybeden Kavaklıgil, raylara düştü.
O sırada istasyona yaklaşan metro makinisti, durumu fark ederek anında fren yaptı. Tren, raylara düşen Kavaklıgil’e çarpmadan durmayı başardı. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından yaralı adam hastaneye kaldırıldı.
Abdulkadir Kavaklıgil’in sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilirken, olayla ilgili inceleme başlatıldı.
Şarkıcı Güllü Balkondan Düşerek Hayatını Kaybetti

Şarkıcı Güllü Balkondan Düşerek Hayatını Kaybetti
Türk müziğinin sevilen isimlerinden “Güllü” adıyla tanınan şarkıcı Gül Tut, Yalova’daki evinin balkonundan düşerek yaşamını yitirdi.
Edinilen bilgilere göre olay, bugün öğle saatlerinde gerçekleşti. Balkondan düşen Tut’u görenlerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde ünlü sanatçının hayatını kaybettiği belirlendi.
Güllü’nün cenazesi, incelemelerin ardından Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldığı öğrenildi.
Sevda Türküsev’den ‘Konuşanlar’ Yorumu!

Sevda Türküsev’den ‘Konuşanlar’ Yorumu
Yazar Sevda Türküsev, Hasan Can Kaya’nın sunduğu “Konuşanlar” programı üzerinden dikkat çeken bir değerlendirmede bulundu. Türküsev, sokakta sıradan bir erkeğin eşine hitaben kullandığı sözlerle programdaki esprileri karşılaştırdı.
Türküsev, “Sokakta bir adam karısına ‘Naber bebiş’ dese kan çıkar ama Hasan Can söyleyince gülüyor.” ifadelerini kullanarak, programın diline ve izleyicilerin bakış açısına dikkat çekti.
Yapılan yorum, sosyal medyada farklı tepkiler toplarken, bazı kullanıcılar Türküsev’in hak verdi, bazıları ise sözlerini eleştirdi.
İskele’de “Gönüllü Trafik Denetçisi” Yalanı: Kadın Hakkında Yasal İşlem Başlatıldı!

İskele’de “Gönüllü Trafik Denetçisi” Yalanı: Kadın Hakkında Yasal İşlem Başlatıldı
İskele’de 53 yaşındaki S.F. isimli kadın, polise giderek dikkat çekici bir iddiada bulundu. İfadesinde, seyir halindeyken önünü kesen bir kişinin kendisini “gönüllü trafik denetçisi” olarak tanıttığını, hız yaptığı gerekçesiyle video kaydı aldığını ve 1000 TL vermesi halinde görüntüleri polise iletmeyeceğini söylediğini öne sürdü.
Ancak polis ekiplerinin yaptığı detaylı incelemede olayın gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. İddianın tamamen hayali olduğu ve S.F.’nin, Gönüllü Trafik Denetçiliği uygulamasına tepki göstermek amacıyla bu senaryoyu kurguladığı belirlendi.
Bu gelişmenin ardından S.F. hakkında “amme fesatçılığı” (fesat karıştırma) suçundan yasal işlem başlatıldı. Polis soruşturmasının sürdüğü bildirildi.
Yabancılara Vatandaşlık İçin Muvazaalı Gayrimenkul Satışı Yapan Suç Örgütü Çökertildi: 106 Şüpheli Yakalandı

İstanbul merkezli 19 ilde düzenlenen eş zamanlı operasyonlarla, yabancıların Türk vatandaşı olabilmesi için muvazaalı gayrimenkul satışı yapan organize suç örgütü çökertildi. Operasyonda 106 şüpheli gözaltına alındı.
Çok Sayıda Suçtan Soruşturma
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın açıkladığı operasyonda şüpheliler şu suçlardan yakalandı:
-
❗️Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak
-
❗️Örgüte üye olmak
-
❗️Göçmen kaçakçılığı
-
❗️Suçtan elde edilen mal varlığını aklama
-
❗️Nitelikli dolandırıcılık
-
❗️Özel belgede sahtecilik
451 Yabancıya Vatandaşlık Sağlandı
Elebaşı M.A. olan suç örgütünün, 451 yabancı ve ailelerine Türk vatandaşı olabilmeleri için muvazaalı gayrimenkul satışı yaptığı tespit edildi. Bu işlemler sonucunda vatandaşlık kazanan kişilerin durumlarının iptali için derhal yasal süreç başlatıldı.
Dev Mal Varlığına El Kondu
Operasyon kapsamında örgütün mal varlığına el konuldu:
-
Bir holding şirketler grubu
-
5 anonim şirket
-
1240 apartman dairesi
-
65 arsa
-
47 otomobil
-
Çok sayıda banka hesabı
Yetkililere Teşekkür
Bakan Yerlikaya yaptığı açıklamada, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nı, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nü, Göçmen Kaçakçılığı Şube Müdürlüğü’nü, MASAK çalışanlarını ve kahraman polisleri tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan BM İklim Zirvesi’nde Konuştu: “2053 Net Sıfır Emisyon Hedefimize Kararlılıkla Yürüyoruz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, New York’taki Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde düzenlenen BM İklim Zirvesi’nde önemli mesajlar verdi. Türkiye’nin iklim politikalarında attığı adımları anlatan Erdoğan, 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için kapsamlı bir yol haritası izlendiğini vurguladı.
“İklim Kanunu önemli bir dönüm noktası”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Temmuz ayında kabul edilen İklim Kanunu’nun bu hedef yolunda kritik bir adım olduğunu belirterek, emisyon ticaret sistemi, yeşil finans stratejisi ve ulusal yeşil taksonomi çalışmalarının devam ettiğini açıkladı.
Erdoğan, Türkiye’nin iklim politikalarını enerji, sanayi, binalar, ulaştırma, atık, tarım ve ormancılık olmak üzere 7 sütun üzerine inşa ettiklerini ifade etti. Ayrıca, ikinci ulusal katkı beyanının tüm sektörleri ve sera gazlarını kapsayacak şekilde hazırlandığını söyledi.
“2035 yılına kadar 466 milyon ton emisyon azaltımı hedefliyoruz”
Türkiye’nin yeni hedeflerini açıklayan Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Ekonomide uygulayacağımız politikalarla 2035 yılında 466 milyon ton emisyon azaltımı sağlamayı ve emisyonlarımızı 643 milyon tona düşürmeyi hedefliyoruz.”
Yenilenebilir enerji ve sıfır atık vurgusu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yenilenebilir enerji alanındaki gelişmelere de dikkat çekti:
-
Yenilenebilir enerjinin kurulu güç içerisindeki payının yüzde 60’ın üzerine çıktığını,
-
Elektrikli araç üretimi ve altyapı yatırımlarının hızla ilerlediğini,
-
Demiryolu yatırımlarına öncelik verildiğini söyledi.
Ayrıca, Emine Erdoğan’ın himayesinde yürütülen **“Sıfır Atık Hareketi”**nin iklim değişikliğiyle mücadelede kritik rol oynadığını vurguladı. Türkiye’nin 2026’da ev sahipliği yapmayı planladığı 31. COP Taraf Devletler Konferansını da bu çabaların taçlandırılması olarak gördüğünü belirtti.
“Yarın Trump ile detaylı görüşeceğiz”
BM İklim Zirvesi sonrası Türkevi’nde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, New York temaslarının verimli geçtiğini söyledi.
Washington’a geçeceğini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yarın Sayın Trump ile inşallah teferruatlı bir görüşmemiz olacak” dedi.
Bir gazetecinin, “Trump ile görüşmeden umutlu musunuz?” sorusuna ise Erdoğan şu yanıtı verdi:
“Olmayan şey konuşulur mu? Görüşelim, görüştükten sonra zaten sizlere, ne görüştüysek, ne netice aldıysak ya yolda ya Türkiye’ye döndükten sonra söyleriz.”
İlk Yorum yapan siz olun!