İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olarak Murat Kurum’u belirlemesi ile ilgili soruya; “İstanbul adayımızı açıkladıktan sonra Türkiye’de olduğu gibi İstanbulumuzda da çok güzel bir rekabet olacak. Bu sorunun cevabını yakın bir gelecekte açıklayacağımız adayımızın vermesinin çok daha doğru olacağı kanaatindeyim. Adayımızın son derece hazırlıklı bir biçimde bu yarışın içinde olacağını şimdiden söyleyebilirim” yanıtını verdi.

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olarak Murat Kurum’u belirlemesi ile ilgili soruya; “İstanbul adayımızı açıkladıktan sonra Türkiye’de olduğu gibi İstanbulumuzda da çok güzel bir rekabet olacak. Bu sorunun cevabını yakın bir gelecekte açıklayacağımız adayımızın vermesinin çok daha doğru olacağı kanaatindeyim. Adayımızın son derece hazırlıklı bir biçimde bu yarışın içinde olacağını şimdiden söyleyebilirim” yanıtını verdi.
İYİ Parti Sözcüsü ve Ankara Milletvekili Kürşad Zorlu, İYİ Parti Genel İdare Kurulu toplantısı sonrasında bugün genel merkezde basın toplantısı düzenledi. Zorlu, şunları söyledi:
“13-14 OCAK’TA ANTALYA’DA YEREL SEÇİM DEĞERLENDİRME KAMPI”
"Daha önce de duyurduğumuz gibi yerel seçim çalışmalarımıza yönelik il ve bölge ziyaretlerimiz hızlanarak sürüyor. Buna göre 6 Ocak 2024 itibariyle İYİ Parti Başkanlık Divanı, Genel İdare Kurulu ve Milletvekillerimizin katılımıyla Genişletilmiş İl Başkanlık Divanı programları başlatılmıştı. Tüm illerimizi kapsayan programlarda; başta yerel seçimlerdeki hedeflerimiz, neler yapılabileceği ve ayrıca gündemdeki gelişmeleri değerlendirilecek. İlk tur olarak başlattığımız bu ziyaretlerin 2-3 Şubat tarihlerine kadar sürdürmeyi planlıyoruz. Geçtiğimiz hafta sonu itibariyle Amasya, Çorum, Yalova, Balıkesir, Hakkari, Van, Bingöl, Muş, Tunceli, Kırıkkale ve Kırşehir illerimizde çalışmalarımız gerçekleştirdik. Tüm adaylarımızı açıkladıktan sonra saha çalışmaları için hepimiz illerimizde olacağız, bütün milletvekillerimiz. Bu hafta; yarın Manisa’da, Perşembe günü de Adana’da büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarımızı açıklayacağız. 13-14 Ocak tarihlerinde de Antalya’da milletvekillerimiz, GİK üyelerimiz, il başkanlarımızın katılımıyla yerel seçim değerlendirme kampı gerçekleştireceğiz. Rakiplerimiz de AK Parti de CHP de adaylarını açıklamayı sürdürüyor bu kapsamda geniş bir değerlendirmeyi de burada yapmayı sürdüreceğiz.
“HEM İŞÇİNİN EMEĞİNİN KARŞILIĞINA ORTAK OL HEM DE İŞÇİNİN CEBİNE GEÇENİ DE KDV’Sİ, ÖTV’Sİ DERKEN OLABİLDİĞİNCE TIRTIKLA”
Türkiye’nin en önemli sorunu şüphesiz hayat pahalılığı ve başta ücretler olmak üzere her yeri saran adaletsizlikler… Ciddi bir süredir ücretlilerin 2024 için merakla beklediği iki husus vardı. Birincisi asgari ücret, ikincisi yeni gelir vergisi dilimleri. İkisi de belli oldu ve kaybeden yine emekçi oldu. Asgari ücretin yetersizliği ortada ama ücret yetersizliği sıkıntısını yaşayan sadece asgari ücretliler değil. Ortalama ücretin asgari ücrete yakınsaması trendini sıkça konuşuyoruz ya; bunun nedenlerinden biri de brüt ücret arttıkça işveren maliyetinin artması. Bu durumun arkasında da hepinizin malumu olduğu üzere artan vergi oranı uygulaması yatıyor. Asgari ücrete bu yıl da ikinci bir artış uygulanmayacağını düşündüğümüzde bu sene bir asgari ücretlinin işverene maliyeti 282 bin 035 TL ve bu miktardan işçinin eline geçen 204 bin 026 TL. Yani işveren maliyetinin yüzde 72,3’ü işçinin cebine giriyor. Peki, brüt asgari ücretin iki katı kadar ücret alan bir çalışan için durum ne? İşveren maliyetinin yüzde 62,6’sı işçinin cebine. Ya asgari ücretin 5 katı ücret için? O zaman işveren maliyetinin yüzde 55’i işçinin cebine, yüzde 45’i devlete. Söz konusu işçi olunca devlet işçinin hayatına ortak olmak hususunda o kadar mahir ki… Hem işçinin emeğinin karşılığına ortak ol hem de işçinin cebine geçeni de KDV’si, ÖTV’si derken olabildiğince tırtıkla. Hatta mevcut vergi oranlarını düşündüğünüzde bunun adına tırtıklama değil, tırpanlama demek daha doğru olabilir.
“AK PARTİ’DEN ÖNCE KIDEM TAZMİNATIYLA EV ALMAK MÜMKÜNKEN ARTIK KIDEM TAZMİNATININ DA KIDEMİ GİTTİ, TAZMİNATI KALDI
Hükümetin emek düşmanlığını kıdem tazminatının eriyişinde de görüyoruz. Düşünsenize, Ak Parti iktidara başlamadan hemen önce bir yıl karşılığı kıdem tazminatı tavanı brüt asgari ücretin 4,85 katıydı. Ocak 2024 itibarıyla bu oran 1,75’e geriledi. Mesela 30 yıl çalıştığınız işinizden tazminat hakkıyla ayrılmak durumunda kaldığınızı düşünün. Üstelik en yüksek dereceden kıdem tazminatı alacaksınız, size diyecekler ki; ‘Her yılın karşılığı 35.058 TL’den 30 yıl için 1 milyon 51 bin 757 TL kıdem tazminatınız var..’ Ne yapılır bu parayla? Merkez Bankası’nın Ekim 2023 konut birim fiyat verilerine göre ülkedeki ortalama konuttan 35 m2, İstanbul’daki ortalama konuttan ise 23,7 m2 satın alabilirsiniz. 30 yıl emeğin karşılığı bu işte. Ak Parti’den önce kıdem tazminatıyla ev almak mümkünken artık kıdem tazminatının da kıdemi gitti, tazminatı kaldı sadece. Bu kıdemsiz tazminatla da ne ev alınabiliyor ne araba.
“GIDA FİYATLARI DÜNYA GENELİNDE AZALMA EĞİLİMİ GÖSTERİRKEN BİZİM ÜLKEDE ARTIŞ EĞİLİMİNDEYSE SIKINTININ BİZDE OLDUĞU AŞİKARDIR”
Vatandaşın belini büken hayat pahalılığında son darbe gıda fiyatları… Son 21 ayın 19’unda küresel gıda fiyatları azaldı. Aralık 2023 itibarıyla IMF’nin küresel gıda fiyat endeksi Mart 2022’deki düzeyin yüzde 25,8 altında. Peki, aynı dönemde bizdeki gıda fiyatları nasıl değişti? Tam yüzde 140 arttı. İşte, enflasyon ülkeyi ne hale getiriyor diye soran olursa bu veriyi dikkate alabilir. Gıda fiyatları dünya genelinde azalma eğilimi gösterirken bizim ülkede artış eğilimindeyse sıkıntının bizde olduğu aşikârdır. Böyle bir durum söz konusuyken olması gereken; birkaç ay sonra anlamsız hale gelecek sembolik ücret artışlarıyla hava atmak yerine, gıda enflasyonunun ve hatta genel enflasyonun kök sebeplerine çözüm üretmektir. Doğru olan sanki enflasyonla mücadele sadece Merkez Bankası’nın göreviymiş yanlışına düşmemektir. Doğru olan, sanki Merkez Bankası özüne dönüp birkaç kez faiz artırdı diye enflasyon düşecek yanılgısına düşmemektir. Doğru olan, para politikasıyla maliye politikasının eşgüdümünü sağlamak ve hatta tarım ve sanayideki arz yanlı sorunları çözmeye odaklanmış politikaları uygulamaktır. Hukukun üstünlüğü korumak ve Anayasa’ya sahip çıkmaktır. Ancak aynı kıdem tazminatında olduğu gibi; enflasyonla mücadele kavramından da mücadeleyi kaldırıp enflasyonu bıraktılar sadece. Bu yüzden sürekli enflasyonu, enflasyon karşısında ücretlerin eriyişini konuşuyoruz son birkaç yıldır.
Asgari ücretliye yapılan yüzde 49’luk artış işvereni memnun etmediği gibi tüm uyarılarımıza rağmen bütün bir yıl için belirlenmiş olması sebebiyle ücretliler de memnun değildir. Zira ilk altı ayda yükselen enflasyon karşısında erimesi muhtemel olan bu ücretin; yıl sonuna kadar değil, ilk 4 aydan sonra bir aileyi geçindirmesi imkansız gözüküyor.
“EMEKLİLERİN YARISINDAN FAZLASININ 7 BİN 500 LİRA AYLIK ALDIĞI GÖRÜLMEKTEDİR”
Enflasyonla mücadele etmeyişin neticesine bir örnek olarak gelin 7 bin 500 TL’lik en düşük emekli aylığının durumuna bakalım. Çünkü emeklilerimiz aylardır zor durumda. Çarşıda, pazarda her yerde emeklimizin haykırışlarıyla karşılaşıyoruz. Bakın şu anda emeklilerde kök maaşı 3 bin 500 TL ve ağırlıklı olarak 4 bin 500 lira olanlar var. Nisan ayında kök maaşı en düşük emekli aylığı olan 6 bin lira veya 7 bin 400 olanlar arasındaki fark hazine tarafından karşılanarak 7 bin 500 liraya çıkarılmıştı. Bu durumda olan emekli sayısı yaklaşık 9 milyon. Toplam emekli sayısının yaklaşık 15 milyon olduğu dikkate alındığında, emeklilerin yarısından fazlasının 7 bin 500 lira aylık aldığı görülmektedir. Peki 1 Ocak tarihi itibariyle emeklilerin geldiği nokta nedir? Hep birlikte bakalım.
“BİZ ENFLASYONA SIĞINAN YÖNETİCİLERDEN ALLAH’A SIĞINIYORUZ”
Nisan 2023’te verdikleri 7 bin 500 TL’nin enflasyon karşısında sabit kalması için yani aynı satın alma gücünde kalması için Aralık 2023’te TÜİK’e göre 10 bin 727 TL, İTO’ya göre 11 bin 77 TL, ENAG’a göreyse 13 bin 182 TL olması gerekiyordu. Yani en düşük emekli aylığını 11 bin de yapsalar aslında bu ay itibarıyla Nisan 2023’teki satın alma gücüne sahip olmuyor emeklilerimiz. Daha bu yıl 12 ay boyunca yaşanacak enflasyonu konuşmuyoruz bile. Biz en düşük emekli aylığının en az asgari ücret seviyesine getirilmesini ve seyyanen zam yapılmasını teklif ediyoruz. Ayrıca emekliler arasındaki dengesizliği de gidermek gerekiyor. Bunun için 2000 sonrası intibak düzenlemesi yapılmalıdır. Hangi dönemde emekli olursa olsun prim kazancı, prim ödeme gün sayısı eşit olanların aylıkları eşitlenmelidir. Bir de aylık bağlama oranları düzenlenmelidir. Bütün dönemler için tek bir aylık bağlama oranı olmalı. Şu anda asgari aylık bağlama oranı yüzde 35 düzeyinde ve bu artırılmalıdır. Hemingway’in güzel bir sözü var; ‘İyi yönetilmeyen bir ülkede başvurulan ilk çare enflasyon, ikincisi de savaştır. İkisi de belli bir süre için refah sağlar; ikisi de kalıcı yıkıma yol açar. Ne var ki ikisi de politik ve ekonomik fırsatçılar için sığınaktır.’ Biz enflasyona sığınan yöneticilerden Allah’a sığınıyoruz.
“YÜZDE 40’LIK YARALANMA ORANININ ALTINDA KALDIĞI GEREKÇESİYLE GAZİLİK HAKLARINDAN YARARLANAMIYOR”
Son olarak pek çok vatandaşımızın varlığından haberi olmadığı bir kesimin sorunlarını dile getirmek istiyorum. Terörle Mücadelede Yaralanan ve Gazi Sayılmayanlar…Yaklaşık 20 bin kişi ve bir de bu adla dernekleri bulunuyor. Düşünün ki bir Mehmetçiğimiz terörle mücadele sırasında yaralanıyor, arından kendisine ‘terörle mücadelede yaralandığı’ kaydıyla bir belge de veriliyor. Ancak ilgili düzenlemede yer alan yüzde 40’lık yaralanma oranının altında kaldığı gerekçesiyle gazilik haklarından yararlanamıyor.
Malul sayılmayan gaziler, Türkiye’nin önemli sorunu olan terörle mücadelede yaralanmış olmalarına karşın mevzuattaki boşluk sebebiyle sosyal güvenlik şemsiyesinden yararlanamamaktadır. Bakın istenildiğinde yapılabileceğine bir örnek…
“GELİN TERÖRLE MÜCADELENİN DEVAM ETTİĞİ BU SÜREÇTE HEP BİRLİKTE BU YASAYI GEÇİRELİM”
15 Temmuz hain darbe girişiminde 675 sayılı KHK ile yaralanma oranına bakılmaksızın gazilik hakları verilmişti. Eğer bunu yapabiliyorsak bayrak için, vatan için mücadele veren bu insanlarımızın da bu haktan yoksun bırakılmasını göz ardı edemeyiz. Bu en başta anayasanın bir gereğidir. Üzerlerinde kurşun, şarapnel parçası taşıyan kahramanlarımız bu düzenlemedeki çerçeveye takıldıkları için gazilik unvanı alamıyorlar. Hatta bu konuya ilgili bir bilimsel araştırma da yapılmış. Tabii siz şimdi soruyorsunuz; ‘Vatandaşın derdini dinlemeyen biri onunla ilgili araştırmaya mı bakacak.’ Biz yine de söyleyelim. Bu araştırmada yaklaşık her iki kişiden biri mermi, her dört kişiden biri mayın ya da el yapımı patlayıcı ile yaralanmış. Bunun yanında her beş kişiden ikisinin vücudunda şarapnel parçaları veya vücudunda mermi taşıdığı tespit edilmiş. Burada çıkan sonuca göre malul sayılmayan gazilerimiz devlet tarafından onlara sağlanan sosyal haklardan mahrum bırakılmanın ötesinde, gazilik unvanı alamamanın verdiği manevi üzüntüyü yaşıyorlar. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda bu konuda bir şube müdürlüğü var ve aslında çalışma hazır. Sadece düzenlemeye bakıyor. Biz İYİ Parti olarak bu konuda bir kanun teklifi verdik. Gelin terörle mücadelenin devam ettiği bu süreçte hep birlikte bu yasayı geçirelim. Bu insanlarımızı daha fazla mağdur etmeyelim.”
“MİTİNGE GELECEK OLURSAK DA BURAYA KATILMAYACAĞIZ”
Zorlu, toplantı sonrası basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Zorlu, Yargıtay’ın tutuklu TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’a ilişkin yeni karar ve CHP’nin "Anayasaya Saygı" mitingi ile ilgili soruya şu yanıtı verdi:
“Zannediyorum iki başlıkta bir çağrıydı. Bir TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırma girişimi yapıldı biz orada imza vermedik ama eğer böyle bir toplantı olursa Genel Kurul’da yer alacağız. Mitinge gelecek olursak da buraya katılmayacağız, aldığımız karar bu yönde” yanıtını verdi.
“İSTANBUL ADAYIMIZI AÇIKLADIKTAN SONRA TÜRKİYE’DE OLDUĞU GİBİ İSTANBUL’UMUZDA DA ÇOK GÜZEL BİR REKABET OLACAK”
AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayının Murat Kurum olarak belirlenmesine ilişkin sorulan soruya, “İstanbul adayımızı açıkladıktan sonra Türkiye’de olduğu gibi İstanbul’umuzda da çok güzel bir rekabet olacak. Bu sorunun cevabını yakın bir gelecekte açıklayacağımız adayımızın vermesinin çok daha doğru olacağı kanaatindeyim. Adayımızın son derece hazırlıklı bir biçimde bu yarışın içinde yer alacağını, içinde olacağını şimdiden söyleyebilirim” diye yanıtladı.
“YARGININ HİÇBİR DIŞ BASKIYA MARUZ KALMADAN BU KONUN BÜTÜN AÇIKLIĞIYLA ORTAYA ÇIKARILMASI GEREKMEKTE”
Zorlu, Ankara’da silahlı saldırı sonucu öldürülen akademisyen Sinan Ateş hakkında başlatılan soruşturma kapsamında davaya bakan savcının 2 ay rapor aldığına ilişkin iddiaların sorulması üzerine, “Merhum Sinan Ateş ile ilgili konular gündeme geldiğinde çok özenli, hassas bir dil ve üslup geliştirdik. İki hassasiyetimiz vardı, birincisi onun bize emaneti olan ailesi. İkincisi Ankara’nın göbeğinde bir akademisyen katledilmiş. Soruşturmanın selameti için çok kapsamlı bir değerlendirme yapmak istemem titizlikle takip ediyoruz. Bazı soru işaretleri var ve bunların bir an önce hızlı bir biçimde açıklığa kavuşturulması ve yargının hiçbir dış baskıya maruz kalmadan bu konunun bütün açıklığıyla ortaya çıkarılması gerekmekte” yanıtını verdi.
“İSTANBUL VE ANKARA İÇİN DE TEMENNİMİZ OCAK AYI TAMAMLANMADAN BU ADAYLARIMIZI AÇIKLAYABİLME YÖNÜNDE OLACAK”
İYİ Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayının ne zaman açıklanacağına ilişkin sorulan soruya; “Bugün Genel İdare Kurulumuzda Samsun ve Antalya’nın adayları isminde de bir uzlaşma sağladık önümüzdeki günlerde açıklayacağız. İstanbul ve Ankara için de temennimiz ocak ayı tamamlanmadan bu adaylarımızı açıklayabilme yönünde olacak” diye yanıtladı.
“İYİ PARTİ SEÇMENİN HAREKET ALANINA YÖNELİK BU TÜR GÖNDERMELERİ TİTİZLİKLE TAKİP EDİYORUZ”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “Kazanma ihtimali güçlü adayda birleşmeye davet ediyorum” açıklamasının hatırlatılması üzerine, “Bu bir birleşme mi ayrışma mı tartışmaya açık bir konudur. İYİ Parti olarak son genel seçimlerde bu sisteme, sistemin dayatmacı anlayışına bir duruş gösterdik bir birliktelik ortaya koyduk. Tam da bu tabloyu yok etmek adına yola çıktık... İYİ Parti seçmenin hareket alanına yönelik bu tür göndermeleri biz titizlikle takip ediyoruz, irdeliyoruz ve her geçen gün bu kararımızın kabul görmeye başladığını da ifade etmek istiyorum” dedi.
Yorumlar
Yorum Yapın
İlginizi Çekebilir
Silivri’de Kayıp Vatandaş Sağ Olarak Bulundu

Silivri’nin Büyükkılıçlı Mahallesi’nde kaybolan bir vatandaş, İstanbul AFAD’ın koordinesinde yürütülen yoğun arama-kurtarma çalışmaları sonucunda sağ olarak bulundu.
AFAD Koordinesinde Ortak Çalışma
Kaybolma ihbarının ardından harekete geçen ekipler, İlçe Jandarma Komutanlığı, Silivri Belediyesi Arama ve Kurtarma (SAK) ekibi, sivil toplum kuruluşları (STK) ve gönüllülerin katılımıyla bölgede kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Koordineli arama çalışmaları sayesinde vatandaş kısa sürede sağ olarak bulundu.
Sağlık Kontrolleri İçin Hastaneye Sevk Edildi
Bulunan vatandaş, yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye sevk edildi. Sağlık durumunun kontrol altında olduğu öğrenildi.
“Tüm kurumlara teşekkür ediyoruz”
Silivri Belediyesi’nden yapılan açıklamada, sürece katkı sağlayan tüm kurum, ekip ve gönüllülere teşekkür edilerek şu ifadelere yer verildi:
“Süreç boyunca özveriyle görev yapan tüm kurumlarımıza, ekiplerimize ve gönüllülerimize teşekkür ediyor; hemşehrimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.”
Esenyurt Adliye Sarayı İçin İlk Adım Atıldı

Esenyurt’ta uzun süredir beklenen Adliye Sarayı projesi için önemli bir gelişme yaşandı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile yapılan görüşmenin ardından sürecin resmen başladığı duyuruldu.
Yıl Sonuna Kadar Temel Atma Hazırlıkları Başlıyor
Görüşmeye Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu, AK Parti İlçe Başkanı Togay Çoban ve Esenyurt Belediye Başkan Vekili Can Aksoy katıldı. Yapılan istişareler sonucunda, yıl sonuna kadar Esenyurt Adliye Sarayı’nın temel atma hazırlıklarının başlayacağı açıklandı.
“Vatandaşlarımız Adalet Hizmetlerine Daha Kolay Ulaşacak”
AK Parti Esenyurt İlçe Başkanı Togay Çoban, ilçenin en büyük ihtiyaçlarından biri olan Adliye Sarayı’nın hayata geçirilmesiyle hem vatandaşların adalet hizmetlerine daha kolay erişebileceğini hem de Esenyurt’un kurumsal kimliğine değer katacağını vurguladı.
“Proje Bakanlığın Desteğiyle Hızla İlerleyecek”
Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu ise, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un desteğiyle projenin hızla ilerleyeceğini ifade ederek, yıl sonu itibarıyla çalışmaların somut şekilde başlayacağına dikkat çekti.
“İlçeye Büyük Katkı Sağlayacak”
Esenyurt Belediye Başkan Vekili Can Aksoy da, ilçenin böylesine önemli bir yatırıma kavuşmasının Esenyurt için büyük katkı sağlayacağını dile getirdi.
Modern ve Hızlı Hizmet Sunacak
Bakan Tunç’un onayıyla kısa süre içerisinde temeli atılacak olan Esenyurt Adliye Sarayı, ilçedeki adalet hizmetlerini tek çatı altında toplayarak vatandaşlara modern ve hızlı hizmet sunmayı hedefliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Teşekkür
Son olarak, böylesine önemli bir eserin Esenyurt’a kazandırılmasında gösterdiği güçlü irade ve destek için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şükran ifade edildi.
AK Parti Esenyurt’ta “Türkiye Yüzyılı Buluşması” Düzenlendi

AK Parti Esenyurt İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen “Türkiye Yüzyılı Buluşması”, Esenyurt Recep Tayyip Erdoğan Eğitim Külliyesi’nde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Programa, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, AK Parti Esenyurt İlçe Başkanı Togay Çoban, eski Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, AK Parti Kars Milletvekili Adem Çalkın, AK Parti İstanbul Milletvekili Seyithan İzsiz ve çok sayıda partili katıldı.
“Milletin iradesine karşı devlet dimdik duruyor”
Buluşmada konuşan AK Parti Esenyurt İlçe Başkanı Togay Çoban, Esenyurt’un kayyum tarafından yönetildiğini hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
“Esenyurt ilçemiz şu an kayyum tarafından yönetilmektedir. Kayyum, devletin ta kendisidir! Milletimizin emaneti olan belediye, devletimizin güvencesi altındadır. Bu durum bir kez daha göstermiştir ki aziz milletin iradesini yok saymaya kalkan anlayışa karşı devletimiz dimdik durmaktadır.”
“Her kesime dokunuyoruz”
Çoban, Esenyurt’un demografik yapısına değinerek teşkilatın gücünü vurguladı:
-
İlçede yaklaşık 110 bin üyenin bulunduğunu söyledi.
-
Kongre sonrası 2 bin 746 yeni üyenin katıldığını açıkladı.
-
Üyelerin yarısının kadın, yarısının erkek olduğunu, ayrıca 7 binden fazla gencin AK Parti çatısı altında yer aldığını belirtti.
Çoban, “Bu tablo AK Parti’nin Esenyurt’ta her kesime dokunduğunun en güçlü ispatıdır. Dokunmadığımız tek bir yürek, girmediğimiz tek bir ev bırakmamaya kararlıyız. Ak noktamızda sürekli vatandaşlarımızla bir araya geliyor, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine herkes ile yan yana oluyoruz.” dedi.
“Güçlü teşkilat kurduk”
Çoban, konuşmasında mahalle başkanları, yönetim kurulu üyeleri, meclis üyeleri, kadın ve gençlik kollarının fedakârlıklarını anarak teşekkür etti. İl Başkanı Abdullah Özdemir’in vizyonu ve liderliğinin İstanbul teşkilatına güç kattığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür
Çoban, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a özel olarak teşekkür ederek şunları kaydetti:
“Onun güçlü liderliği, vizyonu ve milletimiz için gece gündüz demeden ortaya koyduğu gayret bizlere daima yol göstermektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu irade sayesinde Türkiye, yalnızca kendi vatandaşlarının değil, aynı zamanda tüm mazlum coğrafyaların da umudu olmuştur.”
“Esenyurt Türkiye’dir”
Konuşmasını birlik ve beraberlik mesajıyla tamamlayan Çoban,
“Biz sadece bir siyasi hareket değiliz. Biz bu milletin umudu, geleceği, birliği ve kardeşliğiyiz. Esenyurt için, AK Parti için, Türkiye için hep birlikte haykırıyoruz: Bir olacağız! İri olacağız! Diri olacağız! Hep birlikte güçlü olacağız! Esenyurt Türkiye’dir, Türkiye Esenyurt’tur!” sözleriyle salondaki coşkuya ortak oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ABD’de Yoğun Diplomasi Trafiği

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 80. Genel Kurulu için gittiği Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) New York kentinde yoğun bir diplomasi trafiği yürüttü. Erdoğan, BM Genel Kurulu’na hitabının yanı sıra çok sayıda liderle görüşmeler gerçekleştirdi, uluslararası konferanslara katıldı ve önemli iş birliği mesajları verdi.
Türk Yatırım Konferansı: “100 milyar dolarlık ticaret hedefi sürüyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 22 Eylül’de Türkiye-ABD İş Konseyi tarafından düzenlenen Türk Yatırım Konferansı’na katıldı. Enerji ve savunma sanayi iş birliğini öncelikli alanlar olarak gördüklerini belirten Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile 2019 yılında belirlenen 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefinin sürdüğünü vurguladı.
Filistin Konferansı: “1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin”
BM’de düzenlenen Filistin Konulu Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferansa katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin’i tanıyan ülkeleri tebrik ederek şu mesajı verdi:
“Türkiye olarak 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan, coğrafi bütünlüğe sahip Filistin Devleti kurulana kadar mücadeleye devam edeceğiz.”
Yoğun Lider Diplomasisi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York temasları çerçevesinde birçok lider ve üst düzey temsilciyle görüştü:
-
AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ile Avrupa Birliği ilişkilerini değerlendirdi.
-
Kanada Başbakanı Mark Carney ile enerji, savunma sanayi ve NATO müttefikliği üzerine görüştü; Kanada’nın Filistin’i tanımasından memnuniyetini dile getirdi.
-
Kuveyt Veliaht Prensi Sabah Halid el-Hamed es-Sabah ile ticaret ve ikili ilişkilerin geliştirilmesi üzerine görüş alışverişinde bulundu.
-
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi ile Libya’da kalıcı istikrar ve güvenlik için Türkiye’nin desteğini vurguladı.
-
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile Türkevi’nde yaptığı görüşmede, yaptırımların kaldırılması ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması mesajını verdi.
-
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile ikili ilişkiler, AB süreci ve Filistin meselesini ele aldı. Macron’un Filistin’i tanıma kararını memnuniyetle karşıladı.
-
Vietnam Devlet Başkanı Luong Cuong ile Filistin konusunda ortak duruşu değerlendirdi.
BM Genel Kurulu’nda Dünya Liderlerine Mesajlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu kürsüsünden yaptığı konuşmada ağırlıklı olarak Gazze’de yaşanan soykırıma dikkat çekti.
“Gazze’de iki taraftan söz edilemez. Bir yanda en modern silahlarla donatılmış düzenli ordu, diğer yanda masum siviller vardır. Gün bugündür. Gün, insanlık adına Filistinli mazlumların yanında dimdik durma günüdür.”
Erdoğan, ayrıca Suriye, Rusya-Ukrayna savaşı, KKTC’nin tanınması ve BM reformu gibi başlıklarda da önemli mesajlar verdi.
ABD’de Türk Toplumuyla Buluşma
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi tarafından düzenlenen akşam yemeğine katılarak ABD’de yaşayan Türk vatandaşlarıyla bir araya geldi.
Türk-Amerikan ilişkilerinin müttefiklik ve stratejik ortaklık temelinde ilerlediğini belirten Erdoğan, Başkan Trump’ın ikinci döneminde kurumlar arası diyaloğun hız kazandığını söyledi.
Trump ile Zirve Görüşmesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, temaslarının sonunda Washington’a geçerek ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray’da görüştü.
İki liderin görüşmesi 2 saat 20 dakika sürdü. Erdoğan, F-16 ve F-35 projeleri, Halkbank davası ve Heybeliada Ruhban Okulu konularını gündeme getirdi.
Görüşme kapsamında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, iki ülke arasında Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Mutabakat Zaptı’nı imzaladı.
BM İklim Zirvesi: 2035 için emisyon hedefi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM İklim Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin 2035 yılına kadar 466 milyon ton emisyon azaltımı sağlamayı hedeflediğini ve yenilenebilir enerji payının yüzde 60’ın üzerine çıktığını açıkladı.
Beylikdüzü’ndeki Özel Bakım Merkezi İçin Kapatma Kararı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İstanbul Beylikdüzü’nde faaliyet gösteren özel bir bakım merkezine yönelik basında yer alan iddialar üzerine açıklama yaptı. Bakanlık, iddiaların ardından kurum hakkında derhal inceleme başlatıldığını, sorumluların görevden alındığını ve merkezin kapatıldığını duyurdu.
İnceleme ve Soruşturma Başlatıldı
Bakanlıktan yapılan açıklamada, söz konusu özel bakım merkeziyle ilgili iddiaların tespit edilmesinin ardından il müdürlüğü tarafından acil denetim sürecinin başlatıldığı ifade edildi.
İhmali bulunan kişilerin iş akitlerinin feshedildiği ve haklarında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğu belirtildi.
Engelli Bireyler Başka Merkezlere Yerleştiriliyor
Bakanlık açıklamasında, merkezin kapatma kararı alındığı ve burada hizmet alan engelli bireylerin güvenli şekilde başka merkezlere yerleştirilme sürecinin başlatıldığı vurgulandı.
“Süreci Titizlikle Takip Ediyoruz”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, ihmali bulunanların en ağır cezayı alması için sürecin bizzat takip edildiğini açıkladı:
“İhmali bulunanların en ağır cezayı alması için bizzat suç duyurusunda bulunduğumuz ve müdahil olduğumuz dava sürecini titizlikle takip edeceğiz.”
Bakanlık, kamuoyuna saygıyla duyuruda bulunarak gelişmelerin yakından izleneceğini belirtti.
Saral’dan mahkeme görüntülerine tepki: “Bu kalıpsıza bu şovları kim yaptırıyor?”

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davalarda çekilen görüntülere tepki gösterdi. Saral, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda İmamoğlu için “bu kalıpsız” ifadesini kullanarak mahkeme salonuna görüntü cihazlarının sokulmasına sert sözlerle karşı çıktı.
“Davalar basına kapalı yapılır”
Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davalarda mahkeme salonundan paylaşılan görüntüler sosyal medyada gündem olurken, Oktay Saral bu duruma tepki gösterdi. Saral, davaların basına kapalı olarak yapılması gerektiğini hatırlatarak, telefon ve kamera gibi cihazların duruşma salonuna sokulmasının yasak olduğunu vurguladı.
Saral, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“Bu kalıpsıza bu şovları kim yaptırıyor? Davalar basına kapalı olarak yapılır. Telefon ya da video kamera gibi cihazların duruşma salonuna sokulması yasaktır. Hal böyle iken bu çekimlerin yapılmasına göz yuman mahkeme heyeti acilen açığa alınmalıdır. HSK’yı göreve davet ediyorum.”
HSK’ya çağrı
Saral’ın bu paylaşımında Hakimler ve Savcılar Kurulu’nu (HSK) göreve davet etmesi dikkat çekti. İmamoğlu’nun duruşmalarında çekilen görüntülerin sosyal medyada geniş yankı uyandırması ve binlerce yorum almasının ardından yapılan bu çıkış, siyasette yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
Gürsel Tekin’den CHP’den İhraç Kararına Sert Tepki: “Bizi Değil, Vicdanlarını İhraç Ettiler”

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) eski İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, partiden ihraç edilmesine sert tepki gösterdi. Tekin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bu kararın bizim onurumuzu zedelemesi mümkün değildir. Bizi değil, kendi vicdanlarını ihraç ettiler” ifadelerini kullandı.
“Bu karar CHP tarihine gölge düşüremez”
Gürsel Tekin, açıklamasında partideki geçmişine vurgu yaparak şunları söyledi:
“Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir neferi olarak ömrümü verdiğim partidem, suça bulaşmış kişilerin, partinin değil kendi şahsi çıkarlarının temsilciliğini yapanların aldığı bir kararla ihraç edildik. Bu kararın bizim onurumuzu zedelemesi mümkün değildir.
Biz bu partinin emektarlarıyız. Bu partiye yıllarımızı, alın terimizi, mücadelemizi verdik. Bizimle aynı yolda yürüyen binlerce yol arkadaşımızın emeğini yok sayarak kendi düzenlerini sürdürmeye çalışanların vereceği hiçbir karar CHP tarihine gölge düşüremez.”
“CHP, şaibelerden arındığında daha da büyüyecek”
Tekin, ihraç kararını partinin geleceği açısından da değerlendirdi:
“Bugün bizi ihraç edenler bilsinler ki aslında ihraç ettikleri biz değiliz; ihraç ettikleri kendi vicdanlarıdır, partinin onurlu geçmişidir. Bizim varlığımızı yok edemezsiniz. Çünkü biz CHP’nin vicdanıyız, kökleriyiz, hafızasıyız.
Sizler bu partiden gittiğinizde, bu partiyi şaibelerden, kişisel hırslardan arındırdığınızda Cumhuriyet Halk Partisi daha da büyüyecek. Çünkü CHP, birkaç kişinin koltuğunu korumak için tasfiye ettiği insanların değil, Mustafa Kemal’in izinden giden milyonların partisidir.”
“Mücadelemiz sürecek”
Partiden ihraç edilmesinin kendisini susturamayacağını vurgulayan Gürsel Tekin, şu ifadelerle açıklamasını noktaladı:
“Bizler, partimizi namussuzlardan, şaibelerden ve kirli düzenlerden temizlemek için mücadelemize devam edeceğiz. İhraç kararlarıyla bizi susturamazsınız. Tarih, bugün alınan bu haksız kararları değil, bu kararların karşısında dimdik duran bizleri yazacaktır.”
İzmir’de “Twerk” Rezaletine 2 Gözaltı!

İzmir’de “Twerk” Rezaletine 2 Gözaltı
İzmir’de bir eğlence mekanında çekilen ve sosyal medyada büyük tepki toplayan görüntüler sonrası soruşturma başlatıldı. Görüntülerde tesettürlü bir kadının, erkek dansçılarla birlikte twerk yaptığı anlar yer alıyordu.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla harekete geçen polis ekipleri, kimlikleri tespit edilen 2 kişiyi gözaltına aldı. Olayla ilgili incelemeler sürerken, gözaltındaki şüphelilerin emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edileceği öğrenildi.
Sosyal medyada kısa sürede yayılan görüntüler, toplumun farklı kesimlerinden yoğun tepki aldı.
Ava Gitme” Dedi, Katliam Yaşandı: Annesini Av Tüfeğiyle Öldürdü!

“Ava Gitme” Dedi, Katliam Yaşandı: Annesini Av Tüfeğiyle Öldürdü
Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde aile içi tartışma kanlı bitti. Edinilen bilgilere göre 22 yaşındaki S.S., ava gitmesine karşı çıkan annesiyle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine öfkelenen genç, evde bulunan av tüfeğini alarak annesini başından vurdu.
Ağır yaralanan anne olay yerinde hayatını kaybederken, mahallede büyük üzüntü yaşandı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede kadının yaşamını yitirdiği belirlendi.
Olay sonrası S.S. jandarma ekipleri tarafından gözaltına alınırken, cenaze otopsi için Muğla Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Bursa’da Metroda Can Pazarı: Yaşlı Adam Raylara Düştü, Mucizevi Şekilde Kurtuldu!

Bursa’da Metroda Can Pazarı: Yaşlı Adam Raylara Düştü, Mucizevi Şekilde Kurtuldu
Bursa’da metro istasyonunda yaşanan olay, yürekleri ağza getirdi. İddiaya göre, peronda metro bekleyen iki öğrenci şakalaştıkları sırada 60 yaşındaki Abdulkadir Kavaklıgil’e çarptı. Çarpmanın etkisiyle dengesini kaybeden Kavaklıgil, raylara düştü.
O sırada istasyona yaklaşan metro makinisti, durumu fark ederek anında fren yaptı. Tren, raylara düşen Kavaklıgil’e çarpmadan durmayı başardı. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından yaralı adam hastaneye kaldırıldı.
Abdulkadir Kavaklıgil’in sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilirken, olayla ilgili inceleme başlatıldı.
İlk Yorum yapan siz olun!