DEVA Partisi bugün 75 belediye başkan adayını tanıttı. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Tarihe bir not düşmek istiyorum. İleride, içinde bulunduğumuz bugünler anlatılırken birileri bu kaydı görsün, izlesin, duysun istiyorum. Çünkü eğer bugünlerin tarihini, Sayın Erdoğan'ın kitap yazdırdığı kişilere bırakırsak gelecek nesiller, ‘Türkiye o günlerde ne güzelmiş’ diyecek. Sizden bir şahitlik istiyorum. 2023 yılı Türkiye'sinde, Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olduğu Türkiye'de insanların bir kilo peynir almakta zorlandığı bir dönem yaşıyoruz, şahit misiniz? 2023 yılı Türkiye'sinde yerli ve milli kelimeleri dilinden düşünmeyen bir iktidar iş başındayken vatandaşlarımızın yerli sebze, meyveyi taneyle alabildiği bir dönem yaşıyoruz, şahit misiniz? 2023 yılı Türkiye’sinde, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını kutladığımız bir tarihte, üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede, insanlar balık yemeye hasret kaldılar, şahit misiniz” dedi.

DEVA Partisi bugün 75 belediye başkan adayını tanıttı. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Tarihe bir not düşmek istiyorum. İleride, içinde bulunduğumuz bugünler anlatılırken birileri bu kaydı görsün, izlesin, duysun istiyorum. Çünkü eğer bugünlerin tarihini, Sayın Erdoğan'ın kitap yazdırdığı kişilere bırakırsak gelecek nesiller, ‘Türkiye o günlerde ne güzelmiş’ diyecek. Sizden bir şahitlik istiyorum. 2023 yılı Türkiye'sinde, Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olduğu Türkiye'de insanların bir kilo peynir almakta zorlandığı bir dönem yaşıyoruz, şahit misiniz? 2023 yılı Türkiye'sinde yerli ve milli kelimeleri dilinden düşünmeyen bir iktidar iş başındayken vatandaşlarımızın yerli sebze, meyveyi taneyle alabildiği bir dönem yaşıyoruz, şahit misiniz? 2023 yılı Türkiye’sinde, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını kutladığımız bir tarihte, üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede, insanlar balık yemeye hasret kaldılar, şahit misiniz” dedi.
DEVA Partisi, Genel Başkan Ali Babacan’ın katılımıyla bugün Ankara’da Belediye Başkan Adayları Tanıtım Toplantısı düzenledi. Toplantıda beldelerle birlikte 75 belediye başkan adayı kamuoyuna tanıtıldı. Babacan, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"GENÇLER, BUGÜNKÜ HAYATINIZ ÇOCUKKEN HAYAL ETTİĞİNİZ HAYATTAN FARKLIYSA ELBETTE Kİ BEĞENMEYECEKSİNİZ”
“Özellikle gençleri selamlamak istiyorum. Çocuk yaştan itibaren sokakta, okulda, baskıyla yaşamak zorunda kalan gençler; sabahın karanlığında güneşi görmeden okula gitmek zorunda kalan gençler; günlük ihtiyaçları artık lüks haline gelen, Avrupa'daki yaşıtlarını ancak ekranlardan izlemek zorunda kalan, hayatını ağzının tadıyla yaşayamayan gençler... Özellikle gençlere hoş geldiniz diyorum. Biz gençlerin yanında değil, gençlerin arkasından yürüyoruz. Bu iktidar, gençlere ne diyor: ‘İş var. Ama bu gençler iş beğenmiyor.’ Beğenmediğiniz ne varsa haklısınız. Bugünkü hayatınız çocukken hayal ettiğiniz hayattan farklıysa, hayallerinize benzemiyorsa elbette ki beğenmeyeceksiniz. Bugün, bu ülkede yarınlarınızı göremiyorsanız elbette beğenmeyeceksiniz. Beğenmediniz ne varsa haklısınız gençler. Biz de beğenmiyoruz. Ve genç arkadaşlarıma sesleniyorum: Bu ülkenin sizlere bir gençlik borcu var.
"HEDEFİMİZ, HER ALANDA AMA HER ALANDA AVRUPA STANDARTLARINI YAKALAMIŞ BİR TÜRKİYE”
Geçtiğimiz günlerde açıklandı. 2021 ve 2022 yıllarında ekonomik kriz ve hayat pahalılığı sebebiyle tam 728 bin öğrenci üniversiteyi bırakmış. Türlü hayallerle hazırlanıp, bin bir zorlukla sınava geçip üniversiteye başlıyorsunuz. Ardından ekonomik kriz yüzünden okulu bırakmak zorunda kalıyorsunuz. Hatta bazı aileler, eğer oğlu-kızı bulunduğu şehirde değil de bir başka şehirde üniversite kazandıysa ve yurt çıkmadıysa çocuklarını üniversiteye kayıt bile ettiremiyorlar. Ülkenin gençliği açlığa, yokluğa terk edilir mi? Hepsinin farkındayız. Bizim hedefimiz, her alanda ama her alanda Avrupa standartlarını yakalamış bir Türkiye. Dünyadaki akranlarıyla aynı hayalleri kuran, aynı başarıları kazanabilecek bir gençlik hedefliyoruz. Çünkü Türkiye, her alanda en iyisini hak ediyor. Demokraside, temel hak ve özgürlüklerde, hukukun üstünlüğünde Türkiye en iyisini hak ediyor. Ekonomide, eğitimde, sağlıkta, sanatta Türkiye en iyisini hak ediyor. İşte bu yüzden 81 ilde, yüzlerce ilçede, gecesini gündüzüne katarak çalışan DEVA’lı arkadaşlarım, en çok da siz gençler için çalışıyor. Gençlerle birlikte çalışıyor.
"ÖFKE DOLU SÖZLERİN SİYASETTE BİR HİTABET SANATI OLDUĞUNU SAVUNANLAR, KUTUPLAŞMANIN VE TOPLUMSAL AYRIŞMANIN DAHA DA DERİNLEŞMESİNE SEBEP OLUYORLAR”
DEVA Partisi'nin ülkemizdeki siyasete en önemli katkılarından birisi ne oldu biliyor musunuz? Sadece 18 yaş üstü değil, her yaştan insanın rahatlıkla izleyebileceği, temiz, sakin ve seviyeli bir siyaset üslubu oldu. İsmi lazım değil, bazı genel başkanlar, grup konuşması yaparken kürsüye çıktıklarında televizyon haberlerinde mutlaka bir uyarı işareti konulmalı. Ancak 18 yaş üstü bunu izleyebilir diye. 2001 yılında yola çıkarken ‘Siyasetin kaybolmuş seviyesine irtifa kazandıracağız’ diyenler, bugün siyasetin dilini ahlak ve hukuk zemininden hızla uzaklaştırıyorlar. İbretle izliyoruz. Öfke, kin ve hırs dolu sözlerin siyasette bir hitabet sanatı olduğunu savunanlar, kutuplaşmanın ve toplumsal ayrışmanın daha da derinleşmesine sebep oluyorlar. Aziz şehitlerimizin manevi hatıratını incitecek, sorumsuz beyan ve davranışları üzülerek izliyoruz. Kutsal kitabımızda, haklarında ölü tabirinin bile kullanılmasının uygun görülmediği şehitlerimizin ebediyete uğurlandı törenleri kaosa dönüştürmek, siyasi şov alanına çevirmek istismar siyasetinden başka bir şey değildir. Gerçekten çok yazık.
"BU MİLLET, HEM TERÖRE ‘DUR’ DEMESİNİ BİLİR HEM DE ŞEHİT CENAZELERİNİ İSTİSMAR EDENLERE ‘DUR’ DEMESİNİ BİLİR”
Bu vesileyle şunu da vurgulamak istiyorum ki terörün ve şiddetin karşısında, milletçe tek vücut olmamız gerekiyor. Komşularımız ve müttefiklerimiz şunu anlamalı: Mesele bu ülkenin egemenliği, siyasi birliği ve toprak bütünlüğüyse Türkiye Cumhuriyeti, devletiyle, milletiyle bir olur, gereken her türlü mücadeleyi verir. Bu millet, hem teröre ‘dur’ demesini bilir hem de şehit cenazelerini istismar edenlere ‘dur’ demesini bilir. Geçtiğimiz hafta, Irak'ta şehit olan askerlerimizi tekrar rahmetle anıyorum. Yaralı askerlerimize de Allah'tan acil şifalar diliyorum.
"SEÇİMDE ARADIĞINI BULAMAYAN DA GİDİYOR HAMASET YAPIYOR, SEÇİMİ KAZANAN ZATEN HAMASET ÜZERİNE BİR SİYASET ÜRETMİŞ DURUMDA”
Otoriter rejimler Avrupa'nın, dünyamızın dört bir yanını sarmış durumda. Bu otoriter anlayış, bu ‘Ben dedim olsun. Ben hukuk tanımam. Anayasa tanımam’ anlayışı, maalesef sadece Türkiye'ye özgü bir şey değil. Dünyanın pek çok bölgesinde şu anda var olan bir gerçek. Hamaset, bu kafatası milliyetçiliği günden güne dünyada ivme kazanıyor. Şöyle bir Meclis’e bakın. Aşırılıkta, ayrımcılıkta, kutuplaştırmada yarışan yarışana. Seçimde aradığını bulamayan da gidiyor hamaset yapıyor, seçimi kazanan zaten hamaset üzerine bir siyaset üretmiş durumda. Dolayısıyla koskoca TBMM, fikrin değil; hamasetin üretildiği bir kurum haline geliyor. Ama hiç endişeniz olmasın, biz buradayız. Bi,z insanlarımız böylesi bir hamaset siyasetine, bu türden bir kolaycılığa hapsedilmesin diye buradayız. Sosyal medyada alınacak üç fazla tık adına, birkaç haber bülteninde birkaç dakika fazla görünmek adına kimse bizim ağzımızdan inanmadığımız tek bir söz duymaz. Bizim tiyatro sanatına saygımız sonsuz ancak siyaseti sadece bir tiyatrodan ibaret görenler var.
"İŞKENCECİ OLDUĞU TESCİLLENMİŞ BİRİNİ, KÖRPECİK ÇOCUKLARA ROL MODEL OLARAK GÖSTERİYORLAR, KAFAYA BAK”
Niye dik duracağız biliyor musunuz? Çünkü biz dünyada rüzgar nereden eserse essin, siyasette moda ne olursa olsun; kafatasçı bir zihniyetin, otoriter bir anlayışın bu ülkeye yaptıklarını, bu ülkenin insanına çektirdiklerini hiç unutmadık. Dini inancı yüzünden yuhalanan vekilleri de unutmadık, Meclis çıkışı gözaltına alınan vekilleri de unutmadık. 28 Şubat'ta devlet eliyle adliye koridorlarında yapılan zulümleri de unutmadık, işkencehaneye çevrilen karakollardaki zulümleri de unutmadık. Kısacası nereden geldiğimizi, nasıl bir ülkede yaşamak istediğimizi unutmayacağız. Geldikleri yeri unutanların gittikleri yol ortada. İşte mevcut iktidar. ‘Nereden nereye’ değil mi? Kim derdi ki bir zamanların 28 Şubat zihniyetinin zulmettikleri, o baskı ve zulüm ortamı içindekiler kendileri işler gücünü ele geçirdiklerinde başkalarına baskı yapacaklar. Nereden nereye? Kimlerle iş tuttuklarını görüyor musunuz şu an? Sayın Erdoğan, bir yanına almış Bahçeli'yi, bir yanına almış Perinçek’i; yarınların Türkiye'sini oralarda, o kafalarda, o zihniyetlerde görüyor. Halbuki bunlar, o geçmişin Türkiye'sinin karanlık günlerinin temsilcileri olan isimler. Bir okula zamanının ünlü işkencecilerinden birisinin adını vermeye kadar götürdüler işi. Meclis tutanaklarında sabit. İşkenceci olduğu tescillenmiş birini, körpecik çocuklara rol model olarak gösteriyorlar, kafaya bak.
"FAİLİ MEÇHULLERİN, 28 ŞUBATÇILARIN, BASKININ, AYRIMCILIĞIN İTTİFAKINI KURMADILAR MI”
Kolunuzu bir kere bu otoriterliğe kaptırırsanız bundan kaçış yok. Seçimlere zaten böyle bir ittifakla girmediler mi? Faili meçhullerin, 28 Şubatçıların, baskının, ayrımcılığın ittifakını kurmadılar mı? İşte gerisi de çorap söküğü gibi geliyor. Tek bir taviz, arkasından neleri getiriyor, görüyorsunuz. Bu büyük ve güzel ülke, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) açık kararlarının uygulanmadığı, ihlal edildiği bir ülke haline geldi. Bu büyük ve güzel ülke, bir kişinin inadı yüzünden insanların haksız yerde hapishanelerde ömür tükettiği bir ülke haline geldi. İşte 30 Aralık geliyor; bu büyük ve güzel ülke, Sinan Ateş'lerin hukuk cinayetlerine kurban gittiği, insanların hesap sormaktan korktuğu bir ülke haline geldi. Gerçekten içimiz yanıyor, bu ülke buna layık değil. Türkiye, böyle kötü yönetilmeyi hak etmiyor. İşte tam da bu noktada, bizlere çok büyük işler düşüyor. DEVA Partililer olarak biz, sapasağlam ve dimdik şekilde, tam demokrasi hedefimizden şaşmadan yürümeye devam etmek zorundayız. Biz, doğru yerde duruyoruz. Ne demişti büyük şairimiz Mehmet Akif, ‘Cehennem olsa gelen göğsümüzle söndürürüz. Bu yol ki hak yoludur. Dönme bilmeyiz, yürürüz.’
"ASGARİ ÜCRET ALAN BÜTÜN İŞÇİLERİN VE SABİT MAAŞI OLAN HERKESİN 2024 YILININ SONU GELDİĞİNDE YÜZDE 36 FAKİRLEŞECEĞİNİN İLANI DEĞİL Mİ”
Artmış haliyle ocağın sonunda 17 bin lira asgari ücret alacak vatandaşlarımızdan bahsediyorum, ‘Rahat geçiniyorum’ diyen var mı? Döviz borcu olmayanlardan, büyük kira yükü altında ezilmeyen, iş-güç sahibi olan insanlardan bahsediyorum. Onlar arasında bile ‘Rahat geçinebiliyorum’ diyen var mı? Dün uzun müzakerelerden, değerlendirmelerden sonra asgari ücret açıklandı. 17 bin lira net. Bu asgari ücret insanların eline ocak ayının sonunda geçecek. Kasım ayı için bekar, tek bir işçinin aylık asgari gideri TÜRK-İŞ'e göre 18 bin 239 lira. Ama ocak sonunda bir asgari ücretli işçinin eline geçen rakam, 17 bin lira olarak artık sabitlenmiş durumda. O 2 lira tabii çok önemli. Onu atlarsak yanlış olur. Çünkü 2 liranın satın alma gücü, malum. Biz bu ülkede tekrar kuruşu kıymetli hale getirmiştik, bırakın lirayı. Altı sıfırı attığımız dönemlerde bir kampanya başlatmıştık, ‘Yere düşen bir kuruşu alalım çünkü artık kuruşun değeri vat bu ülkede’ dedik. ‘Yıl ortasında artış yok. Yıl sonuna kadar idare etsin herkes’ dediler. Bu ne demek? Ocak ayında 17 bin lira olan asgari ücret, aralık sonuna kadar 17 bin lira olmaya devam edecek. Peki, aynı ülkenin aynı iktidarı demiyor mu, ‘2024 yılında, yüzde 36 enflasyon olacak.’ Merkez Bankası'nın (MB) açıkladığı ve TÜİK'in makyajlanmış enflasyonuna göre hesap edilen hedef rakam yüzde 36 değil mi? Şu anda ülkenin iktidarı, asgari ücret alan bütün işçilerin ve sabit maaşı olan herkesin 2024 yılının sonu geldiğinde yüzde 36 fakirleşeceğinin ilanı değil mi?
"11 YIL EKONOMİNİN BAŞINDA OLAN BİR ARKADAŞINIZ OLARAK SÖYLÜYORUM Kİ BU ÜLKENİN EKONOMİSİNİN İÇİNE DÜŞTÜĞÜ DURUMUN TEK BİR SEBEBİ VAR: O DA TEK BİR KİŞİ”
OECD’nin araştırma sonuçları, Türkiye'de her 100 öğrenciden yaklaşık 20’si haftada en az 1 gün, parası olmadığı için yemek yiyemiyor bu ülkede. Ve PISA testi sonuçları da ortada. Bütün OECD ülkeleri içerisinde, başarı seviyesi en düşük olan ülkelerden birisi biziz. Bu ülkenin tam 11 yıl ekonomisinin başında olan bir arkadaşınız olarak söylüyorum ki bu ülkenin ekonomisinin içine düştüğü durumun tek bir sebebi var: O da tek bir kişi. Akıl dışı, bilim dışı bir tezi yıllarca dayatan ve bu ülkeye Kur Korumalı Mevduat (KKM) gibi bataklık politikaları empoze eden tek bir kişi. Çünkü tek sorumlu, öyle istedi. ‘Tek imzayla her şeyi yapabilmeliyim’ dedi. Ne oldu? 34 yıl sonra tek haneye indirdiğimizde yıllarca, tek hanede tuttuğunuz enflasyonu, döviz kurunu patlattı.
"2023 YILI TÜRKİYE'SİNDE, ERDOĞAN'IN CUMHURBAŞKANI OLDUĞU TÜRKİYE'DE İNSANLARIN BİR KİLO PEYNİR ALMAKTA ZORLANDIĞI BİR DÖNEM YAŞIYORUZ, ŞAHİT MİSİNİZ”
Buradan hep birlikte tarihe bir not düşmek istiyorum. İleride, içinde bulunduğumuz bugünler anlatılırken birileri bu kaydı görsün, izlesin, duysun istiyorum Çünkü eğer bugünlerin tarihini, Sayın Erdoğan'ın kitap yazdırdığı kişilere bırakırsak gelecek nesiller, ‘Türkiye o günlerde ne güzelmiş’ diyecek. Sizden bir şahitlik istiyorum. 2023 yılı Türkiye'sinde, Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olduğu Türkiye'de insanların bir kilo peynir almakta zorlandığı bir dönem yaşıyoruz, şahit misiniz? 2023 yılı Türkiye'sinde yerli ve milli kelimeleri dilinden düşünmeyen bir iktidar iş başındayken vatandaşlarımızın yerli sebze, meyveyi taneyle alabildiği bir dönem yaşıyoruz, şahit misiniz? 2023 yılı Türkiye’sinde, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını kutladığımız bir tarihte, üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede, insanlar balık yemeye hasret kaldılar, şahit misiniz? ‘Doğal gaz rezervleri bulduk, artık doğal gazı bedava dağıtacağız. Her şey ucuzlayacak. Geleceğimiz garanti altında’ diye seçime gidenlerin 2023 Türkiye'sinde kış gelince, hava soğuyunca, yağmur yağınca insanların havaya bakıp berekettir diye sevinemediği günleri yaşıyoruz. Çünkü havanın soğuduğunu, yağmuru görenler hemen ay sonundaki doğal gaz faturasını düşüyor, şahit misiniz?
"HERKESİN BİAT ETTİĞİ BİR ÜLKEDE, KAFASINA ESENİ DAHA RAHAT YAPABİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYOR”
2023 yılı için gerçekten çok hayalimiz vardı. Önce 6 Şubat'la tarihimizin en acı sabahlarından birine uyandık. Herkes bir akrabasını, bir sevdiğini, bir arkadaşını kaybetti. Çok zordu, hala da zor. Mayıs seçimleri öncesinde, güler yüzleriyle birbirlerine kalpler gönderen vatandaşlarımızın yüzünde maalesef şimdi derin bir sükunet hakim. 7 Şubat sabahı, arkadaşlarıyla kahvaltı yapmak için sözleşen Antakyalı bir genç için de zordu bu sene, Gazze'den yavrularını toprağa veren bir baba için de zordu. 2023 üstesinden gelmesi zor bir yıl oldu. Biz, hiçbir duygu barındırmayan çehreleriyle insanlar enkaz altındayken kameralara kin kusanlardan ibaret değiliz. Bu ülke öyle bir ülke değil, bunu hatırlatmak istiyorum. Onlara inat buradayız. Bizim varlığımızdan o kadar rahatsız oluyorlar ki bildiğiniz gibi değil. Bizim bu sağlam, ilkeli duruşumuz, bu boyun eğmememiz öyle rahatsız ediyor ki... Çünkü biz etrafındakilerin çoğu gibi korkuyla, tehditle sindirdiklerinden de değiliz; gayrimeşru, gayriahlaki bir şekilde nemalandırdıklarından da değiliz. Ve biliyor ki biz ne tehdide boyun eğeriz ne de menfaatle cezbediliriz. Onun için çok rahatsız. Meclis’te 600 milletvekili var. Kafayı bizim 15 milletvekilimize takıyor. Çünkü herkesin biat etmesini istiyor. Çünkü herkesin biat ettiği bir ülkede, kafasına eseni daha rahat yapabileceğini düşünüyor.
"DEMOKRASİ VE ATILIM, İLK ADIMI 31 MART’TA; KALICI VE BÜYÜK ADIMI DA BİR SONRAKİ GENEL SEÇİMLERDE ATACAK”
Aralık ayının ilk haftasında yerel seçimler için ilk grup belediye başkan adayımızı açıklamıştık. Bugün de ikinci grup belediye başkan adaylarımızı açıklıyoruz. Bizim her bir adayımız, mevcut belediye başkanından da diğer adaylardan da belediyeciliği çok daha iyi yapacak bilgi ve beceriye sahip. Ben her birine sorduğumda, ‘Sen mevcut başkandan çok daha iyi yapar mısın bu işi’ dediğimde, bir saniye bile tereddüt etmeden ‘Tabii ki yaparım’ diyen arkadaşlarım. Böylece inançla dosdoğru çalışmaya devam edeceğiz. Demokrasi ve Atılım, ilk adımı 31 Mart’ta; kalıcı ve büyük adımı da bir sonraki genel seçimlerde atacak. Önce seçimleri kazanacağız. Sonra DEVA belediyeleriyle tüm ülkeye demokrasi nasıl yerelden yükselir bunu tüm Türkiye'ye hep beraber göstereceğiz.”
75 BELEDİYE BAŞKAN ADAYI TANITILDI
DEVA Partisi’nin açıkladığı il ve ilçe belediye başkan adaylarının isimleri şöyle:
“Adana, Karaisalı-Ayhan Avcı. Adana, Kozan-Veli Küçük. Adana, Sarıçam-Cengiz Yalman. Adana, Yumurtalık-Uğur Karataş. Adıyaman, Kahta-Sadık Öztürk. Antalya, Gündoğmuş-Mehmet Eser. Antalya, Kepez-Emre Karaşin. Balıkesir, Balya-Mesut Ünal. Balıkesir, Gömeç-Zeynep Çiğdem Akçamlı. Bayburt-Can Kurban Aslan. Burdur-Recep Oğuz. Bursa Büyükşehir-Zeki Kahraman. Bursa, İnegöl-Onur Metinbaş. Bursa, Mudanya-Mine Norşon. Bursa, Nilüfer-Nilüfer Akçakoca Demir. Bursa, Osmangazi-İlhan Menge. Denizli, Serinhisar-İsmail Parça. Diyarbakır, Eğil-Zeynel Bekil. Diyarbakır, Ergani-Süleyman Efe. Diyarbakır, Kayapınar-Hebun Aytekin. Elazığ, Baskin-Tekin Tomaç. Erzurum, Narman-Ahmet Can Koçak. Eskişehir, Alpu-Gökhan Memiş. Eskişehir, Çifteler-Mustafa Taçkın. Gaziantep Büyükşehir-Ekrem Kurt. Gaziantep, İslahiye-Bekir Yücel. Gaziantep, Şahinbey-Bekir Saltan. Gümüşhane, Şiran-Şeyma Aydın. İstanbul, Pendik-Mustafa Yılmaz. İstanbul, Şile-İbrahim Avcı. İstanbul, Şişli-Muhammed Benan Şenbayram. İstanbul, Kartal-İltan Ekmekçioğlu. İzmir, Çiğili-Yakup Ateş. İzmir, Güzelbahçe-Metin Avcı. İzmir, Kiraz-Hatice Hülya Coşkun. İzmir, Menemen-Şeyhmus Dal. İzmir, Selçuk-Rabia Beyaz. İzmir, Tire-Fatma Yıldırım. Kayseri, Kocasinan-Kadir Türkmen. Kayseri, Yeşilhisar-Mustafa Tepe. Kayseri, Hacılar-Osman Palaz. Kırklareli-Rıfat Rafael Haleva. Kilis-Abdullah Sakar. Kocaeli, Karamürsel-Yunus Katı. Kocaeli, Kartepe-Yusuf Nuhoğlu. Konya Büykşehir-Seyit Karaca. Konya, Ilgın-Seyit Ali Nadaroğlu. Konya, Cihanbeyli-Mulla Sarı. Malatya, Arguvan-Erdal Ekici. Manisa, Saruhanlı-Cüneyt Taylan. Mersin, Tarsus-Ramazan Yıldırım. Muğla, Dalaman-Hilal Baykan. Muğla, Bodrum-Mehmet Billorer. Muğla, Fethiye-Saniye Parça Kulaç. Niğde-Ümit Güngör. Rize, Çamlıhemşin-Mustafa Kemal Yeniçırak. Rize, Ardeşen-Eren Tolga Beşli. Sakarya, Pamukova-İrfan Metin. Sakarya, Ferizli-Yakup Kotaman. Sakarya, Karasu-Abdullah Çatalbaş. Sinop-Cevdet Yeşil. Tekirdağ, Kapaklı-Abdullah Buz. Tekirdağ, Saray-Tarık Atansoy. Trabzon, Sürmene-Mehmet Ali Duman. Trabzon, Ortahisar-Serkan Işıklı. Tunceli, Çemişgezek-Recep Yıldırım. Tunceli, Hozat-Doğan Can Yıldırım. Tunceli, Ovacık-Sevgi Gülatar. Tunceli, Pertek-Tahsin Çelik. Yalova-Aslı Üresin.”
Yorumlar
Yorum Yapın
İlginizi Çekebilir
Silivri’de Kayıp Vatandaş Sağ Olarak Bulundu

Silivri’nin Büyükkılıçlı Mahallesi’nde kaybolan bir vatandaş, İstanbul AFAD’ın koordinesinde yürütülen yoğun arama-kurtarma çalışmaları sonucunda sağ olarak bulundu.
AFAD Koordinesinde Ortak Çalışma
Kaybolma ihbarının ardından harekete geçen ekipler, İlçe Jandarma Komutanlığı, Silivri Belediyesi Arama ve Kurtarma (SAK) ekibi, sivil toplum kuruluşları (STK) ve gönüllülerin katılımıyla bölgede kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Koordineli arama çalışmaları sayesinde vatandaş kısa sürede sağ olarak bulundu.
Sağlık Kontrolleri İçin Hastaneye Sevk Edildi
Bulunan vatandaş, yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye sevk edildi. Sağlık durumunun kontrol altında olduğu öğrenildi.
“Tüm kurumlara teşekkür ediyoruz”
Silivri Belediyesi’nden yapılan açıklamada, sürece katkı sağlayan tüm kurum, ekip ve gönüllülere teşekkür edilerek şu ifadelere yer verildi:
“Süreç boyunca özveriyle görev yapan tüm kurumlarımıza, ekiplerimize ve gönüllülerimize teşekkür ediyor; hemşehrimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.”
Esenyurt Adliye Sarayı İçin İlk Adım Atıldı

Esenyurt’ta uzun süredir beklenen Adliye Sarayı projesi için önemli bir gelişme yaşandı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile yapılan görüşmenin ardından sürecin resmen başladığı duyuruldu.
Yıl Sonuna Kadar Temel Atma Hazırlıkları Başlıyor
Görüşmeye Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu, AK Parti İlçe Başkanı Togay Çoban ve Esenyurt Belediye Başkan Vekili Can Aksoy katıldı. Yapılan istişareler sonucunda, yıl sonuna kadar Esenyurt Adliye Sarayı’nın temel atma hazırlıklarının başlayacağı açıklandı.
“Vatandaşlarımız Adalet Hizmetlerine Daha Kolay Ulaşacak”
AK Parti Esenyurt İlçe Başkanı Togay Çoban, ilçenin en büyük ihtiyaçlarından biri olan Adliye Sarayı’nın hayata geçirilmesiyle hem vatandaşların adalet hizmetlerine daha kolay erişebileceğini hem de Esenyurt’un kurumsal kimliğine değer katacağını vurguladı.
“Proje Bakanlığın Desteğiyle Hızla İlerleyecek”
Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu ise, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un desteğiyle projenin hızla ilerleyeceğini ifade ederek, yıl sonu itibarıyla çalışmaların somut şekilde başlayacağına dikkat çekti.
“İlçeye Büyük Katkı Sağlayacak”
Esenyurt Belediye Başkan Vekili Can Aksoy da, ilçenin böylesine önemli bir yatırıma kavuşmasının Esenyurt için büyük katkı sağlayacağını dile getirdi.
Modern ve Hızlı Hizmet Sunacak
Bakan Tunç’un onayıyla kısa süre içerisinde temeli atılacak olan Esenyurt Adliye Sarayı, ilçedeki adalet hizmetlerini tek çatı altında toplayarak vatandaşlara modern ve hızlı hizmet sunmayı hedefliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Teşekkür
Son olarak, böylesine önemli bir eserin Esenyurt’a kazandırılmasında gösterdiği güçlü irade ve destek için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şükran ifade edildi.
AK Parti Esenyurt’ta “Türkiye Yüzyılı Buluşması” Düzenlendi

AK Parti Esenyurt İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen “Türkiye Yüzyılı Buluşması”, Esenyurt Recep Tayyip Erdoğan Eğitim Külliyesi’nde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Programa, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, AK Parti Esenyurt İlçe Başkanı Togay Çoban, eski Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, AK Parti Kars Milletvekili Adem Çalkın, AK Parti İstanbul Milletvekili Seyithan İzsiz ve çok sayıda partili katıldı.
“Milletin iradesine karşı devlet dimdik duruyor”
Buluşmada konuşan AK Parti Esenyurt İlçe Başkanı Togay Çoban, Esenyurt’un kayyum tarafından yönetildiğini hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
“Esenyurt ilçemiz şu an kayyum tarafından yönetilmektedir. Kayyum, devletin ta kendisidir! Milletimizin emaneti olan belediye, devletimizin güvencesi altındadır. Bu durum bir kez daha göstermiştir ki aziz milletin iradesini yok saymaya kalkan anlayışa karşı devletimiz dimdik durmaktadır.”
“Her kesime dokunuyoruz”
Çoban, Esenyurt’un demografik yapısına değinerek teşkilatın gücünü vurguladı:
-
İlçede yaklaşık 110 bin üyenin bulunduğunu söyledi.
-
Kongre sonrası 2 bin 746 yeni üyenin katıldığını açıkladı.
-
Üyelerin yarısının kadın, yarısının erkek olduğunu, ayrıca 7 binden fazla gencin AK Parti çatısı altında yer aldığını belirtti.
Çoban, “Bu tablo AK Parti’nin Esenyurt’ta her kesime dokunduğunun en güçlü ispatıdır. Dokunmadığımız tek bir yürek, girmediğimiz tek bir ev bırakmamaya kararlıyız. Ak noktamızda sürekli vatandaşlarımızla bir araya geliyor, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine herkes ile yan yana oluyoruz.” dedi.
“Güçlü teşkilat kurduk”
Çoban, konuşmasında mahalle başkanları, yönetim kurulu üyeleri, meclis üyeleri, kadın ve gençlik kollarının fedakârlıklarını anarak teşekkür etti. İl Başkanı Abdullah Özdemir’in vizyonu ve liderliğinin İstanbul teşkilatına güç kattığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür
Çoban, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a özel olarak teşekkür ederek şunları kaydetti:
“Onun güçlü liderliği, vizyonu ve milletimiz için gece gündüz demeden ortaya koyduğu gayret bizlere daima yol göstermektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu irade sayesinde Türkiye, yalnızca kendi vatandaşlarının değil, aynı zamanda tüm mazlum coğrafyaların da umudu olmuştur.”
“Esenyurt Türkiye’dir”
Konuşmasını birlik ve beraberlik mesajıyla tamamlayan Çoban,
“Biz sadece bir siyasi hareket değiliz. Biz bu milletin umudu, geleceği, birliği ve kardeşliğiyiz. Esenyurt için, AK Parti için, Türkiye için hep birlikte haykırıyoruz: Bir olacağız! İri olacağız! Diri olacağız! Hep birlikte güçlü olacağız! Esenyurt Türkiye’dir, Türkiye Esenyurt’tur!” sözleriyle salondaki coşkuya ortak oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ABD’de Yoğun Diplomasi Trafiği

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 80. Genel Kurulu için gittiği Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) New York kentinde yoğun bir diplomasi trafiği yürüttü. Erdoğan, BM Genel Kurulu’na hitabının yanı sıra çok sayıda liderle görüşmeler gerçekleştirdi, uluslararası konferanslara katıldı ve önemli iş birliği mesajları verdi.
Türk Yatırım Konferansı: “100 milyar dolarlık ticaret hedefi sürüyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 22 Eylül’de Türkiye-ABD İş Konseyi tarafından düzenlenen Türk Yatırım Konferansı’na katıldı. Enerji ve savunma sanayi iş birliğini öncelikli alanlar olarak gördüklerini belirten Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile 2019 yılında belirlenen 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefinin sürdüğünü vurguladı.
Filistin Konferansı: “1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin”
BM’de düzenlenen Filistin Konulu Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferansa katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin’i tanıyan ülkeleri tebrik ederek şu mesajı verdi:
“Türkiye olarak 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan, coğrafi bütünlüğe sahip Filistin Devleti kurulana kadar mücadeleye devam edeceğiz.”
Yoğun Lider Diplomasisi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York temasları çerçevesinde birçok lider ve üst düzey temsilciyle görüştü:
-
AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ile Avrupa Birliği ilişkilerini değerlendirdi.
-
Kanada Başbakanı Mark Carney ile enerji, savunma sanayi ve NATO müttefikliği üzerine görüştü; Kanada’nın Filistin’i tanımasından memnuniyetini dile getirdi.
-
Kuveyt Veliaht Prensi Sabah Halid el-Hamed es-Sabah ile ticaret ve ikili ilişkilerin geliştirilmesi üzerine görüş alışverişinde bulundu.
-
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi ile Libya’da kalıcı istikrar ve güvenlik için Türkiye’nin desteğini vurguladı.
-
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile Türkevi’nde yaptığı görüşmede, yaptırımların kaldırılması ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması mesajını verdi.
-
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile ikili ilişkiler, AB süreci ve Filistin meselesini ele aldı. Macron’un Filistin’i tanıma kararını memnuniyetle karşıladı.
-
Vietnam Devlet Başkanı Luong Cuong ile Filistin konusunda ortak duruşu değerlendirdi.
BM Genel Kurulu’nda Dünya Liderlerine Mesajlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu kürsüsünden yaptığı konuşmada ağırlıklı olarak Gazze’de yaşanan soykırıma dikkat çekti.
“Gazze’de iki taraftan söz edilemez. Bir yanda en modern silahlarla donatılmış düzenli ordu, diğer yanda masum siviller vardır. Gün bugündür. Gün, insanlık adına Filistinli mazlumların yanında dimdik durma günüdür.”
Erdoğan, ayrıca Suriye, Rusya-Ukrayna savaşı, KKTC’nin tanınması ve BM reformu gibi başlıklarda da önemli mesajlar verdi.
ABD’de Türk Toplumuyla Buluşma
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi tarafından düzenlenen akşam yemeğine katılarak ABD’de yaşayan Türk vatandaşlarıyla bir araya geldi.
Türk-Amerikan ilişkilerinin müttefiklik ve stratejik ortaklık temelinde ilerlediğini belirten Erdoğan, Başkan Trump’ın ikinci döneminde kurumlar arası diyaloğun hız kazandığını söyledi.
Trump ile Zirve Görüşmesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, temaslarının sonunda Washington’a geçerek ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray’da görüştü.
İki liderin görüşmesi 2 saat 20 dakika sürdü. Erdoğan, F-16 ve F-35 projeleri, Halkbank davası ve Heybeliada Ruhban Okulu konularını gündeme getirdi.
Görüşme kapsamında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, iki ülke arasında Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Mutabakat Zaptı’nı imzaladı.
BM İklim Zirvesi: 2035 için emisyon hedefi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM İklim Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin 2035 yılına kadar 466 milyon ton emisyon azaltımı sağlamayı hedeflediğini ve yenilenebilir enerji payının yüzde 60’ın üzerine çıktığını açıkladı.
Beylikdüzü’ndeki Özel Bakım Merkezi İçin Kapatma Kararı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İstanbul Beylikdüzü’nde faaliyet gösteren özel bir bakım merkezine yönelik basında yer alan iddialar üzerine açıklama yaptı. Bakanlık, iddiaların ardından kurum hakkında derhal inceleme başlatıldığını, sorumluların görevden alındığını ve merkezin kapatıldığını duyurdu.
İnceleme ve Soruşturma Başlatıldı
Bakanlıktan yapılan açıklamada, söz konusu özel bakım merkeziyle ilgili iddiaların tespit edilmesinin ardından il müdürlüğü tarafından acil denetim sürecinin başlatıldığı ifade edildi.
İhmali bulunan kişilerin iş akitlerinin feshedildiği ve haklarında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğu belirtildi.
Engelli Bireyler Başka Merkezlere Yerleştiriliyor
Bakanlık açıklamasında, merkezin kapatma kararı alındığı ve burada hizmet alan engelli bireylerin güvenli şekilde başka merkezlere yerleştirilme sürecinin başlatıldığı vurgulandı.
“Süreci Titizlikle Takip Ediyoruz”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, ihmali bulunanların en ağır cezayı alması için sürecin bizzat takip edildiğini açıkladı:
“İhmali bulunanların en ağır cezayı alması için bizzat suç duyurusunda bulunduğumuz ve müdahil olduğumuz dava sürecini titizlikle takip edeceğiz.”
Bakanlık, kamuoyuna saygıyla duyuruda bulunarak gelişmelerin yakından izleneceğini belirtti.
Saral’dan mahkeme görüntülerine tepki: “Bu kalıpsıza bu şovları kim yaptırıyor?”

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davalarda çekilen görüntülere tepki gösterdi. Saral, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda İmamoğlu için “bu kalıpsız” ifadesini kullanarak mahkeme salonuna görüntü cihazlarının sokulmasına sert sözlerle karşı çıktı.
“Davalar basına kapalı yapılır”
Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davalarda mahkeme salonundan paylaşılan görüntüler sosyal medyada gündem olurken, Oktay Saral bu duruma tepki gösterdi. Saral, davaların basına kapalı olarak yapılması gerektiğini hatırlatarak, telefon ve kamera gibi cihazların duruşma salonuna sokulmasının yasak olduğunu vurguladı.
Saral, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“Bu kalıpsıza bu şovları kim yaptırıyor? Davalar basına kapalı olarak yapılır. Telefon ya da video kamera gibi cihazların duruşma salonuna sokulması yasaktır. Hal böyle iken bu çekimlerin yapılmasına göz yuman mahkeme heyeti acilen açığa alınmalıdır. HSK’yı göreve davet ediyorum.”
HSK’ya çağrı
Saral’ın bu paylaşımında Hakimler ve Savcılar Kurulu’nu (HSK) göreve davet etmesi dikkat çekti. İmamoğlu’nun duruşmalarında çekilen görüntülerin sosyal medyada geniş yankı uyandırması ve binlerce yorum almasının ardından yapılan bu çıkış, siyasette yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
Gürsel Tekin’den CHP’den İhraç Kararına Sert Tepki: “Bizi Değil, Vicdanlarını İhraç Ettiler”

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) eski İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, partiden ihraç edilmesine sert tepki gösterdi. Tekin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bu kararın bizim onurumuzu zedelemesi mümkün değildir. Bizi değil, kendi vicdanlarını ihraç ettiler” ifadelerini kullandı.
“Bu karar CHP tarihine gölge düşüremez”
Gürsel Tekin, açıklamasında partideki geçmişine vurgu yaparak şunları söyledi:
“Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir neferi olarak ömrümü verdiğim partidem, suça bulaşmış kişilerin, partinin değil kendi şahsi çıkarlarının temsilciliğini yapanların aldığı bir kararla ihraç edildik. Bu kararın bizim onurumuzu zedelemesi mümkün değildir.
Biz bu partinin emektarlarıyız. Bu partiye yıllarımızı, alın terimizi, mücadelemizi verdik. Bizimle aynı yolda yürüyen binlerce yol arkadaşımızın emeğini yok sayarak kendi düzenlerini sürdürmeye çalışanların vereceği hiçbir karar CHP tarihine gölge düşüremez.”
“CHP, şaibelerden arındığında daha da büyüyecek”
Tekin, ihraç kararını partinin geleceği açısından da değerlendirdi:
“Bugün bizi ihraç edenler bilsinler ki aslında ihraç ettikleri biz değiliz; ihraç ettikleri kendi vicdanlarıdır, partinin onurlu geçmişidir. Bizim varlığımızı yok edemezsiniz. Çünkü biz CHP’nin vicdanıyız, kökleriyiz, hafızasıyız.
Sizler bu partiden gittiğinizde, bu partiyi şaibelerden, kişisel hırslardan arındırdığınızda Cumhuriyet Halk Partisi daha da büyüyecek. Çünkü CHP, birkaç kişinin koltuğunu korumak için tasfiye ettiği insanların değil, Mustafa Kemal’in izinden giden milyonların partisidir.”
“Mücadelemiz sürecek”
Partiden ihraç edilmesinin kendisini susturamayacağını vurgulayan Gürsel Tekin, şu ifadelerle açıklamasını noktaladı:
“Bizler, partimizi namussuzlardan, şaibelerden ve kirli düzenlerden temizlemek için mücadelemize devam edeceğiz. İhraç kararlarıyla bizi susturamazsınız. Tarih, bugün alınan bu haksız kararları değil, bu kararların karşısında dimdik duran bizleri yazacaktır.”
İzmir’de “Twerk” Rezaletine 2 Gözaltı!

İzmir’de “Twerk” Rezaletine 2 Gözaltı
İzmir’de bir eğlence mekanında çekilen ve sosyal medyada büyük tepki toplayan görüntüler sonrası soruşturma başlatıldı. Görüntülerde tesettürlü bir kadının, erkek dansçılarla birlikte twerk yaptığı anlar yer alıyordu.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla harekete geçen polis ekipleri, kimlikleri tespit edilen 2 kişiyi gözaltına aldı. Olayla ilgili incelemeler sürerken, gözaltındaki şüphelilerin emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edileceği öğrenildi.
Sosyal medyada kısa sürede yayılan görüntüler, toplumun farklı kesimlerinden yoğun tepki aldı.
Ava Gitme” Dedi, Katliam Yaşandı: Annesini Av Tüfeğiyle Öldürdü!

“Ava Gitme” Dedi, Katliam Yaşandı: Annesini Av Tüfeğiyle Öldürdü
Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde aile içi tartışma kanlı bitti. Edinilen bilgilere göre 22 yaşındaki S.S., ava gitmesine karşı çıkan annesiyle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine öfkelenen genç, evde bulunan av tüfeğini alarak annesini başından vurdu.
Ağır yaralanan anne olay yerinde hayatını kaybederken, mahallede büyük üzüntü yaşandı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede kadının yaşamını yitirdiği belirlendi.
Olay sonrası S.S. jandarma ekipleri tarafından gözaltına alınırken, cenaze otopsi için Muğla Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Bursa’da Metroda Can Pazarı: Yaşlı Adam Raylara Düştü, Mucizevi Şekilde Kurtuldu!

Bursa’da Metroda Can Pazarı: Yaşlı Adam Raylara Düştü, Mucizevi Şekilde Kurtuldu
Bursa’da metro istasyonunda yaşanan olay, yürekleri ağza getirdi. İddiaya göre, peronda metro bekleyen iki öğrenci şakalaştıkları sırada 60 yaşındaki Abdulkadir Kavaklıgil’e çarptı. Çarpmanın etkisiyle dengesini kaybeden Kavaklıgil, raylara düştü.
O sırada istasyona yaklaşan metro makinisti, durumu fark ederek anında fren yaptı. Tren, raylara düşen Kavaklıgil’e çarpmadan durmayı başardı. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından yaralı adam hastaneye kaldırıldı.
Abdulkadir Kavaklıgil’in sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilirken, olayla ilgili inceleme başlatıldı.
İlk Yorum yapan siz olun!