(ANKARA) - Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayeti davasında bugün görülen duruşma sonrası açıklama yaptı. Davutoğlu, “Yargı mensuplarına çağrıda bulunuyorum: Hiçbir baskı altında kalmadan, Türkiye’de hukukun, adaletin kamu düzeninin olduğunu gösterecek şekilde ve bir daha böyle bir olay yaşanmaması için nereye kadar gidiyorsa gidin ve gerçek azmettiricileri de içine alan, kamuoyunun yüreğini ferahlatacak, 'adalet yerini buldu' dedirtecek bir karar alınmasına öncülük edin” dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in öldürülmesine ilişkin davanın bugün görülen duruşması sonrasında Sincan Cezaevi önünde açıklama yaptı. Sinan Ateş cinayetinin münferit bir davaya indirgenmemesi gerektiğini belirten Davutoğlu, şunları söyledi:

“Bugün öğleden sonraki oturumda sanıkları tek tek dinledik. Ortada sorulması gereken tek soru var: Bu davanın köküne inilmek isteniyor mu istenilmiyor mu? Toplumun yakından tanıdığı bir akademisyen gerçekten 3-4 tane piyonun eliyle alacak verecek yüzünden mi katledildi? Sık sık bazı sanıklar 'bir camiaya yönelik algı yaratılmak isteniyor' denildi. Bu camia ben açıkça söyleyeyim Ülkü Ocakları. Bu camianın kendi mensubu öldürüldü ve bu olayı ortaya çıkartmak için en başta onların destek vermesi lazım. Bu mesele münferit bir alacak verecek davasına indirgenmemeli. Niye 17 sanıklı diğer dosya buradan ayrıldı? O dosyada bütün bu sorulara yanıt verecek isimler var. Maktul yakınlarının avukatlarının başvurularına rağmen birleştirilme talepleri reddediliyor. Burada önemli olan gerçek azmettiricilerin ortaya çıkarılması. Sokaklar artık çetelerin daha çok işgali altına girdi. Eğer bir suça tolerans gösterirseniz o suç zamanla toplumun her yerine sirayet eder. Sinan Ateş işte böyle bir çetenin kurbanıdır. Sinan Ateş cinayeti açığa kavuşturulmadan da Türkiye’de çeteleşmenin önüne geçme imkanı yoktur. Selçuk Özdağ'a cinayet teşebbüs aydınlatılmış olsaydı belki de Sinan Ateş cinayeti yaşanmazdı. Bu iki dosyayı takip eden yargı mensuplarına çağrıda bulunuyorum: Sizler Türk milleti adına hüküm veriyorsunuz. Hiçbir baskı altında kalmadan, Türkiye’de hukukun, adaletin kamu düzeninin olduğunu gösterecek şekilde ve bir daha böyle bir olay yaşanmaması için nereye kadar gidiyorsa gidin ve gerçek azmettiricileri de içine alan, gerçekten kamuoyunun yüreğini ferahlatacak, 'adalet yerini buldu' dedirtecek bir karar alınmasına öncülük edin.”