İstanbul'un Beylikdüzü ilçesinde Çerkes soykırımı ve sürgünün 160. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, bölge halkının katılımıyla gerçekleşti. Beylikdüzü Belediyesi ve Çerkes Kültür Evi Derneği'nin iş birliğiyle organize edilen anma etkinlikleri, yas tutanların kalbindeki acıların hâlâ taze olduğunu gösterdi.

Çerkes Soykırımı ve Sürgünü 160. Yılında Beylikdüzü'nde Anıldı

 Meşaleler Yürüyüşü ve Nart Ateşi
Anma programı, katılımcıların elinde meşalelerle gerçekleştirilen etkileyici bir kortej yürüyüşüyle başladı. Yaşam Vadisi 2. Etap'ta devam eden törende, Çerkes Soykırım ve Sürgün Anıtı'na çelenkler bırakıldıktan sonra, "Nart Ateşi" olarak adlandırılan sembolik bir ateş yakıldı. Bu anlamlı ritüelle, tarihte yaşanan kederli olaylara ışık tutuldu.



Unutmadık #Unutturmayacağız

Beylikdüzü Belediyesi Meclis 2. Başkan Vekili Seyhan Topaloğlu'nun konuşması, törende duygu yüklü anlar yaşattı. "Unutmayacağız, unutturmayacağız" diyerek Çerkes toplumunun yanında olduklarını vurguladı. Topaloğlu, tüm milletlerin, kültürlerin ve insanların benzer acılar yaşamaması gerektiğini belirtirken, bu tür trajedilerin tekrar yaşanmaması için birlik beraberlik mesajları verdi.



Derin Bir Yara: Sürgünün Acısı
Çerkes Kültür Evi Derneği Başkanı Mehmet Yetişkin de konuşmasında, 1864'te yaşanan katliam ve sürgün sırasında yüzbinlerce insanın hayatını kaybettiğini ve vatanlarından zorla çıkarılmanın verdiği derin acıyı dile getirdi. Yetişkin, benzer talihsizliklerin başka hiçbir milletin başına gelmemesi temennisinde bulundu.



 Tamamlanan Tören ve Devam Eden Hatıra
Konuşmaların sonrasında sergilenen belgesel gösterimi, katılımcılara soykırım ve sürgün sürecini daha yakından anlatma şansı verdi. Anma etkinlikleri, sembolik mezar taşlarının önünde nöbet tutularak ve yaşamını yitirenlerin hatırasını onurlandırarak tamamlandı. Bu tür anmalar, Çerkes toplumunun ve destekçilerinin, geçmişin acılarını tarih sayfalarında canlı tutma kararlılığını gözler önüne seriyor.


"160 Years of Sorrow: Remembering the Circassian Tragedy in Beylikdüzü"


In Beylikdüzü, a district of Istanbul, residents came together to commemorate the 160th anniversary of the Circassian genocide and exile. The event, organized by Beylikdüzü Municipality and the Circassian Culture House Association, showcased that the pain in the hearts of the mourners remains fresh.



Torchlight Procession and the Nart Flame
The commemoration began with a poignant torchlight procession by participants. After laying wreaths at the Circassian Genocide and Exile Monument in Yaşam Vadi 2nd Stage, a symbolic fire known as the "Nart Flame" was lit. This meaningful ritual cast light upon the sorrowful historical events that took place.



WeRemember #WeWillNotLetForget
Seyhan Topaloğlu, the Deputy Speaker of Beylikdüzü Municipality Council, delivered a heartfelt speech at the ceremony. Emphasizing solidarity with the Circassian community, Topaloğlu's message was clear: "We will not forget; we will not let it be forgotten." She highlighted the necessity for all nations, cultures, and peoples to avoid suffering similar hurts and stressed the importance of unity to prevent such tragedies from recurring.

 A Deep Wound: The Pain of Exile

Mehmet Yetişkin, the President of the Circassian Culture House Association, spoke of the calamity that unfolded in 1864, where hundreds of thousands lost their lives and were forcibly removed from their homes. He expressed the profound sorrow of the displacement and hoped that no other nation would endure such misfortune.


 A Ceremony Concluded, A Memory Ongoing
A documentary screening followed the speeches, offering attendees a closer look at the genocide and exile process. The commemorative events concluded with a vigil in front of symbolic gravestones, honoring the memory of those who perished. These acts of remembrance starkly display the determination of the Circassian community and its supporters to keep the history of past sufferings alive in the annals of history.