Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Afet Yönetim Modeli ve Beylikdüzü’nde 10 mahalleye konulacak Afet ve Acil Durum Müdahale İstasyonu konteynerlerinin tanıtım toplantısında; “Ülkemiz plansız büyümeye kurban edildi. Sevdam dedikleri İstanbul'a ihanet ettiler. Ancak bizler ne İstanbul'u ne de Beylikdüzü'nü çaresizliğe mahkum etmeyeceğiz. Ekrem başkanımızla birlikte İstanbul'da yapılmak istenen kötülüğe karşı sesimizi yükselttik. Yükseltmeye de devam edeceğiz. Çünkü bizler afet anında kentlerin ve insanların neler yaşayabileceğini çok iyi biliyoruz. Bu yüzdendir ki tüm işlerimiz tüm önceliğimiz, yönettiğimiz kentleri her türlü afete hazır hale getirmek daha dayanıklı, daha dirençli bir kente dönüştürmektir” dedi.

Haber: OKTAY YILDIRIM Kamera: ADEM KARABAYIR
Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Afet Yönetim Modeli ve Beylikdüzü’nde 10 mahalleye konulacak Afet ve Acil Durum Müdahale İstasyonu konteynerlerinin tanıtım toplantısında; “Ülkemiz plansız büyümeye kurban edildi. Sevdam dedikleri İstanbul'a ihanet ettiler. Ancak bizler ne İstanbul'u ne de Beylikdüzü'nü çaresizliğe mahkum etmeyeceğiz. Ekrem başkanımızla birlikte İstanbul'da yapılmak istenen kötülüğe karşı sesimizi yükselttik. Yükseltmeye de devam edeceğiz. Çünkü bizler afet anında kentlerin ve insanların neler yaşayabileceğini çok iyi biliyoruz. Bu yüzdendir ki tüm işlerimiz tüm önceliğimiz, yönettiğimiz kentleri her türlü afete hazır hale getirmek daha dayanıklı, daha dirençli bir kente dönüştürmektir” dedi.
Beylikdüzü’nü her türlü afet ve olumsuz doğal olaylarına karşı dirençli hale getirmek için harekete geçen Beylikdüzü Belediyesi, Türkiye’ye örnek olacak olan afet yönetim modelini kamuoyuyla paylaştı. “Dirençli Kent Beylikdüzü: Afet Yönetim Modeli” ismi ile düzenlenen tanıtıma; Beylikdüzü Belediyesi ile işbirliğine imza atan Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ ve Zonguldak Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer, CHP Meclis Üyesi Eray Morgül katıldı.
Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, konuşmasında şunları söyledi:
22 YILDIR NEREDEYDİNİZ DİYE SORUYORUM: Bundan 25 gün sonra 11 ilimizi etkileyen Maraş merkezli 6 Şubat depreminin birinci yılını doldurmuş olacağız. Çocuklarımızı, gençlerimizi ve yaş almış büyüklerimizi kaybettik. Resmi rakamların göre 50 bin insanımız hayatını kaybetti. Maalesef depremler çok canımızı yaktı. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızı bir kez daha rahmetle anıyorum geride kalanlara sabırlar diliyorum. 6 Şubat'ta afet ülkesi olduğumuzu acı gerçeğiyle birlikte bir kez daha yüzleştik. Yaşadıklarımız hepimize afetlere hazır olmadığımızı da gösterdi. Deprem bugün bize bugüne dek yaptığınız uygulamalar, planlamalar, yanlış dedi. Hem de bunu kafamıza vura vura söyledi. Vatandaşlarımız büyük bir dayanışma örneği gösterdi. Türkiye'nin dört bir tarafındaki yurttaşlarımız seferber oldular. Ancak bazı afet bölgelerine saatlerce, hatta günlerce yardımlar ulaşmadı. Belki de bu yüzden birçok insanımız hayatını kaybetti. İnsanlar birbirine ulaşamadı. İletişim çöktü bu ülkede. Ne acıdır ki bir baz istasyonunun bile doğru konumlandıramadığımızı gördük. Afetlerle yaşama kültürünü oluşturmak zorundayız. Afet hazırlık bilincini oluşturmak zorundayız. Kitabi bilgileri kimsenin okumayacağı sayfa sayfa raporları bırakmalı, gerçekçi ve pratik çözümler üretmeliyiz. 22 yıldır aynı hükümet yönetiyor bu ülkeyi. 22 yıl beklediler, 22 yıl sonra afet yönetimi kavramını, depremi kentsel dönüşümü hatırladılar. 22 yıldır neredeydiniz diye soruyorum.
SEVDAM DEDİKLERİ İSTANBUL’A İHANET ETTİLER: Dere yataklarına, vadilere imar izinleri verilirken neredeydiniz. İmar barışı altında binlerce kaçak yapı, eskimiş yapı, ruhsata bağlanırken neredeydiniz? Depreme karşı kamunun elini kolunu bağlayan aslında uygulamalardan biri de imar barışı altında çıkarılan imar aflarıdır. Onlar barışabilirler ancak deprem asla o binalarla barışmayacak. Ülkemiz plansız büyümeye kurban edildi. Sevdam dedikleri İstanbul'a ihanet ettiler. Ancak bizler ne İstanbul'u ne de Beylikdüzü'nü çaresizliğe mahkum etmeyeceğiz. Ekrem başkanımızla birlikte İstanbul'da yapılmak istenen kötülüğe karşı sesimizi yükselttik. Yükseltmeye de devam edeceğiz. Çünkü bizler afet anında kentlerin ve insanların neler yaşayabileceğini çok iyi biliyoruz. Bu yüzdendir ki tüm işlerimiz tüm önceliğimiz, yönettiğimiz kentleri her türlü afete hazır hale getirmek daha dayanıklı, daha dirençli bir kente dönüştürmektir. Tekrar ayağa kalkabilmek hızla toparlanabilmek ve yeni durumlara uyum sağlayabilmek dayanıklılıktır başka bir deyişle dirençtir.
AKIL DIŞI PROJELERE BU ÜLKENİN İHTİYACI YOK: Gördüğünüz üzere gelecek projeksiyonları gerçekten çok iç karartıcı. Bugün dünya nüfusunun yüzde 56’sı kentlerde yaşıyor. 2030 yılında bu oranın yüzde 60’ın üzerine çıkacağı bekleniyor. Yani şehirlerimiz hem kalabalıklaşıyor hem de büyüyor. Şehirlerin bir büyüme sınırı olduğunu açıkça görmek ve kabul etmek zorundayız. Sonsuz bir gelişmeyi barındırmayan, çevre dostu sürdürülebilir bir kent inşa etmek zorundayız. Son 25 yıllık hormonlu büyüme döneminde çevre varlıkları ve tarım arazilerinin büyük bir kısmı plansız gelişme ve akılsız kentsel yayılma politikalarıyla israf edildi. Yerleşik nüfusun kalabalık olması marifet değildir. Marifet nedir biliyor musunuz, marifet İstanbul'a göç etme nedenlerini ortadan kaldırmaktır. Marifet budur, çılgın proje budur aslında. Eylemsizliğin maliyeti ortada daha ne kadar eylemsiz durabiliriz ki? Ülkemiz iklim ve çevre koşulları açısından yerleşilebilir çok geniş topraklara sahip. Ama nüfusun yüzde 18’i İstanbul'da yaşamakta. Yani her beş kişiden biri İstanbul'da yaşıyor. Gelecek nesillerin hayatını doğrudan etkileyecek bir tarihi buluşmayı şu an gerçekleştiriyoruz. Hepimiz biliyoruz ki bugün kullandığımız kaynaklar sonsuz değil. Çok önemli çevre sorunlarıyla karşı karşıyayken akıl dışı projelere bu ülkenin ihtiyacı yok. İhtiyacımız olan şey doğru bir mekansal planlamadır. Mekansal planlama aslında toprağın, suyun havanın velhasıl hayatın planlanma ve kullanım rehberidir.
2036 YILINDA İSTANBUL’DA NÜFUSUNUN 25 MİLYON OLMASI BEKLENİYOR: Bize armağan olan hayatı hep birlikte yaşıyoruz. Her şey ekonomi değil, her şey para değil. Paradan değerli olan iki önemli şey var. Zaman ve toprak her ikisi de hep azalır hiç çoğalmaz. Bu ikisinin kaybına yol açacak projelerde ısrar etmek akıl karı değildir. Bir kentin nüfusu şayet ortalamanın üzerinde artıyor ise bu bir hastalık belirtisidir. Doğru teşhis ve planlama araçlarıyla etkin bir tedaviye ihtiyaç vardır. Yeni bir yerel yönetim felsefesi mümkün. İnsandan bağımsız gelişen şehrin kendi felsefesini de görmemiz gerekir. Şehir sahnesi, şehrin yaşam senaryosuyla devamlı çatışma halindedir. Bazen şehri müdahalelerle bizler değiştiririz. Bazen de şehrin fiziksel durumu tüm toplumu değiştirir. Bu adı konulmamış gizli bir anlaşma gibidir. Bugün kentlerde yaşayan insanlarımızın can güvenliğini dahi koruyamadık. Yeterince önlem alınmadığı için insanlarımız yaşamlarını kaybetti. Her an kaybetme tehlikesiyle de karşı karşıya. Bir düşünün İstanbul'da son 50 yılda nüfus 14 kat artmış. 2036 yılında İstanbul'un nüfusunun 25 milyon olması bekleniyor. İstanbul'un hem fiziki hem de psikolojik direncini artırmak zorundayız. Ekrem Başkanımız ve Büyükşehir Belediyemizin bu konuda titizlikle çalıştığını önlemleri arttırdığını biliyorum.
SOSYAL MEDYADAN DİRENÇLİ KENT İNŞA EDEMEZSİNİZ: Bugüne kadar önceki yönetimlerin ihmal etmiş olduğu altyapıdan üstyapıya kadar bu dayanıklılık alanında İstanbul Büyükşehir Belediyemizin son derece hassas ve hızlı süreçler yönettiğini de biliyorum. Kıymetli konuklar sorunlarımız ortak. İstanbul'umuzun mevcut ve olası deprem, sel gibi akut şokları, trafik, işsizlik, yoksulluk gibi kronik stresleri var. Bu konuda önemli olan kentin bunların üstesinden gelip ayakta kalabilecek, dayanıklı ve dirençli bir kent haline gelmesidir. Kentsel dayanıklılık bir başka deyişle dirençli kentler. Bu iki kavramı son zamanlarda çokça duyduğunuzun farkındayım. Ancak dirençli kent inşa etmek, sosyal medya paylaşımıyla olmaz. Sosyal medyadan dirençli kenti inşa edemezsiniz. Bu ancak çalışmakla olur. Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren dirençli kent Beylikdüzü koyduk. Dayanıklı bir kent inşa etmenin ilk şartı en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş bir plandan ve o plana sadık kalmaktan geçiyor. Bizim için dirençli kent Beylikdüzü'nde yaşayan yediden yetmişe her komşumuzun kendini her açıdan güçlü ve dirençli hissetmesidir.
AFETLERE HAZIRLANMAZSANIZ YAPAMADIKLARINIZDAN DOLAYI AFET ERTESİ KILIF ARARSINIZ: Şehirleri afetlerden korumak hepimizin işidir. Afet riskini azaltma sorumluluğu devleti yönetenlerde olsa da özellikle son yıllarda yaşanan afetler yerel yönetimlerin yani bizlerin afet yönetiminde ne kadar kritik bir öneme sahip olduğumuzu gösterdi. Dolayısıyla yerel yönetimler bu alanda güçlendirilmelidir. Şehir plancısı bir belediye başkanı olarak Beylikdüzü'nü her açıdan, her türlü olumsuz duruma karşı hazır, dayanıklı, esnek bir kent haline getirmek için var gücümle çalışıyorum. Genellikle idareler afet öncesinde çalışmalarına kaynak ayırmayıp afet sonrası için tüm kaynaklarını seferber ediyorlar. Afet, politika, dirayet, zeka, yetenek, sezgi, feraset, akıllılık ve kudret. Dirayetli bir toplum olmak zorundayız. İşte bütün mesele bu. Afetlerde, afetlerle yaşamasını öğrenmek zorundayız. Tehlikeleri en az kayıpla atlatabilme becerisini ve kültürünü geliştirmek zorundayız. Şayet afetlere hazırlanmazsanız, yapamadıklarınızdan dolayı afet ertesi kılıf ararsınız. Afet sonrasında da avunursunuz. Biz Beylikdüzü'nde ne kılıf arayacağız ne de avunacağız, üzerimize düşeni fazlasıyla yapacağız. Beylikdüzü aklıyla Beylikdüzü afet yönetim modelini hayata geçirdik. Afeti üç aşamasıyla ele aldığımız tanıtım videolarımızda da gösterildi. Buna ilişkin yaptığımız tesislerde anlatıldı. Bunlardan bahsetmeyeceğim. Çünkü biliyorum afet konusu hepimizin hassasiyeti. Şu an içerisinde bulunduğumuz kapalı pazar ve aynı zamanda spor alanı olarak da kullandığımız afet sonrası destek ve lojistik barınma alanı tesisini hizmete almıştık.
HATAY’DA TAM DONANIMLI ÇADIR KENT İNŞA ETTİK: Biliyoruz ki felaketler ve afetler erdemlerimizi göstereceğimiz zaman dilimleridir. Toplum olarak en büyük erdemimiz dayanışma ve paylaşmaktır. Biz istiyoruz ki depremin, fırtınanın olduğu en zor zaman dilimlerinde dahi bu kentin çorbası kaynasın istiyoruz. Mevcut tehlikelere karşı risk analizlerini yaptık. Afet acil eylem planımızı en kötü senaryoya göre ilçemizin nüfusunun tamamını kapsayacak şekilde hazırladık. Ekrem Başkanımızın döneminde hayata geçirdiğimiz afet bilgi sistemi uygulamasını güncelledik. Teknoloji tabanlı afet müdahale ve koordinasyon sistemimizi de devreye alıyoruz. Her iki tarafın da gördüğünüz insansız hava araçları. Afet anlarında kullanacağız. Afet anında uçabilen insansız hava araçlarından bahsediyorum uçmayanlardan değil bizimkisi. Afet anında uçabilen insansız hava araçlarını da sisteme dahil ettik çok hızlı bir şekilde afet sonrasında analizlerimizi yapacağız. Tüm bu hazırlarımız ülkemizin herhangi bir yerinde muhtemel olası afetlere karşı çok hızlı destek olabilme imkanı sağladı. Elazığ, İzmir depremi, Kastamonu sel felaketi, Muğla, Hatay, Antalya, Çanakkale orman yangınları ve son olarak 6 Şubat depremi. Hatay’da tam donanımlı bir çadır kent inşa ettik. Beylikdüzü’nde kazandırdığımız dayanışma kültürü sayesinde, tüm komşularımız milletimizle tek yürek oldu ve 220 tır yardım malzemesini deprem bölgesine ulaştırdık.
NEFES BİRLİĞİNİ OLUŞTURUYORUZ: Biz Beylikdüzü olarak öncü bir kent olduk. Çalışmalarımızla her zaman örnek olduk ilham olduk. Hatay tecrübesi bize şunu gösterdi. Kenti yönetenler afetzede olabilirler. Yaşadıkları travmanın artık o kenti yönetemez hale gelebilirler. Bu durumu göz ardı etmeden önlem almamız gerektiğini düşündük. Bizler olmasak da kentlerimiz rahatlıkla yönetilebilmeli. Dirençli Kent Beylikdüzü çalışmalarımızdan biri olan 10 mahallemize Beylikdüzü Afet ve Acil Durum Müdahale İstasyonları kurulumlarını gerçekleştiriyoruz. Bu aslında sadece Beylikdüzü’ne değil tüm ülkemize kazandırdığımız yeni bir çözüm olacak. Bu kenti yönetebilecek, desteği, yardımları organize edebilecek her komşumuzun yanında olabilecek bir modeli kurguladık. Her bir istasyon afet durumunda yardıma gelebilecek ekiplerin ihtiyacını karşılayacak ve çok hızlı bir şekilde bölgeyi tanımalarına imkan sağlayacak. Ayrıca olası afet durumunda kentlerimizi emanet edebileceğimiz kentlerimizde yardım ve destek koordinasyonunu üstlenecek bir nefes birliği oluşturuyoruz. Üç belediye birlikte hareket ettiğimiz afet anı nefes birliğini, İzmir Bornova Belediye Başkanımız doktor sevgili dostum Mustafa İduğ ve Zonguldak Devrek Belediye Başkanı Sayın Çetin Bozkurt beyefendiyle bugün imza altına alıyoruz. Nefes birliğine verdikleri katkılardan dolayı her iki belediye başkanımıza da yürekten teşekkür ediyorum.
MADENCİLERİMİZİN DEPREMDE NELER YAPTIĞINI BİLİYORUZ: Devrek Belediye Başkanımız madenci dostlarımızı madencilerimizi de bugün yanlarında getirdiler. Depremde yaptıklarını da biliyoruz. Ben 6 Şubat depreminde madencilerin bölgeye ulaşmasını sağlayan kahraman madencilerimizle birlikte enkazda arama kurtarma çalışmalarına bizzat eşlik eden Nefes birliğimizin de oluşmasına vesile olan Genel Başkan Yardımcımız, Zonguldak Milletvekilimiz Sayın Deniz Yavuzyılmaz’a yürekten teşekkür ediyorum. Bir teşekkürü de İstanbul'un 39 ilçesine adil hizmeti götüren İstanbul'un dirençli hale gelmesi için canla başla çalışan Ekrem başkanıma etmek istiyorum. Kıymetli katılımcılar, değerli konuklar sözlerime son verirken Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ‘Felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur” sözünden ilhamla kendi kendine yeten afetlere dirençli bir kent için hiç kimseyi dışarıda bırakmadan tüm komşularımıza kulak vererek çalışmaya devam edeceğiz. Hepinize etkinliğimize katılım sağladığınız için ayrı ayrı teşekkür ediyor, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Hazırlıklı olun sağlıkla kalın.
AKP’NİN ENKAZINI DA BU NEFES BİRLİĞİ KALDIRACAK: Ben bir taraftan da siyasetçi gömleğim var. Biraz da siyasetçi kimliğimle bir cümle kurmak istiyorum. Şimdi size 31 Mart 2024 tarihinde siyasi bir depremden bahsedeceğim kıymetli dostlar. AK Parti iktidarının siyasi depreminden 31 Mart'ta yerel yönetim seçimlerinde çok büyük bir deprem olacak. Enkaz olacak. AK Parti enkazını da bu nefes birliği kaldıracak. Hiç kimsenin şüphesi olmasın biz acil müdahaleye de yetişeceğiz onlara. O enkazı da bu ülkeden kaldırmak bize düşecek”
“Tarihi bir güne tanıklık ediyoruz” diyen CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik şunları söyledi:
BUNUN ADI ÖNCE İNSAN DİYEN SOSYAL DEMOKRAT BELEDİYECİLİK ANLAYIŞIDIR: Hem 6 Şubat depremlerine orada yaşadığımız büyük acıyı, felaketi anlattı hem de İstanbul'un deprem gerçekliğini hepimiz biliyoruz ve biz de ne yazık ki başkanımın da ifade ettiği gibi hep afetler, depremler yaşandıktan sonra müdahale edilir. Burada şu yönüyle tarihi bir gün henüz İstanbul'da deprem gerçekleşmeden Beylikdüzü afet yönetim modeliyle bir ön hazırlık çalışmasının yapıldığını ve Beylikdüzü'nün nasıl dirençli bir kent haline getirildiğini kıymetli başkanımız bize anlattı ve yine Devrek Belediye Başkanımız, Bornova Belediye Başkanımız ve Beylikdüzü Belediye Başkanımız bu modeli ortaklaştırarak bir çalışma yürütüyorlar. Bu şu anlama geliyor. Bunun adı önce insan diyen sosyal demokrat belediyecilik anlayışıdır. Ben burada üç belediye başkanımıza da ve Beylikdüzü Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Murat Çalık'a sonsuz ve yürekten teşekkür ediyorum. Bir teşekkürü de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu'na buradan hep birlikte gönderelim. Başkanımın da ifade ettiği gibi dere yatakları imara açıldı, askeri alanlar imara açıldı, İstanbul'un yeşil alanları imara açıldı ve kendi ifadeleriyle İstanbul’a ihanet ettiler.
TOKİ'NİN MAĞDUR ETTİĞİ İNSANLAR PROTESTOLAR GERÇEKLEŞTİRİYORLAR: Ancak 2019’dan bu yana deprem konusunda İstanbul'da çok önemli çalışmalar yapılıyor. Bunları çok uzun konuşabiliriz. Ama birkaç tanesini size örneklemek istiyorum. Büyükşehir belediye başkanımız bir deprem çalıştayı gerçekleştirdi imar planları hayata geçirildi. ‘İstanbul Yenileniyor’ projesiyle çok önemli adımlar atıldı İstanbul'da. İstanbul Yenileniyor projesiyle riskli yapılara faizsiz krediler, kredi imkanları sunuldu. Yine riskli yapılarda yaşayan insanlara kira desteği sunuldu. Kiptaş çok önemli çalışmalar yapıyor. TOKİ'nin kiyle kıyasladığımızda özellikle çok yakın zamanda televizyonlara yansıyan görüntüleri izledik. TOKİ'nin her gün mağdur ettiği insanlar, protestolar gerçekleştiriliyor. Ancak Büyükşehir Belediyesi bünyesinde KİPTAŞ, 15 ayda 18 ayda sosyal konutları İstanbullulara sunuyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız bir hızlı tarama yöntemiyle İstanbul'un riskli binalarını tespit ediyor. Mobil kentsel dönüşüm ofisleri ile bu riskli binalarla ilgili yapılabilecekleri İstanbul halkına anlatılıyor, anlatılmaya devam edecek. Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu'na da büyük bir teşekkürü deprem konusunda yaptığı çalışmalarla ilgili hep birlikte göndererek hepinize saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum”
“AFAD ve AKP Hükümeti ne kadar sorumsuzluk yaptığının dair farkında değil” diyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz da şunları söyledi:
"AFAD VE AKP HÜKÜMETİ NE KADAR SORUMSUZLUK YAPTIĞININ FARKINDA DEĞİL: Deprem nedir ve insanda ne izler bırakır tamamlayıcı bir konuşma olması bakımından ben bunları anlatmak istiyorum. Depremin 17’inci günü benimle birlikte bulunan madencilerle birlikte Maraş’tan ayrıldığımızı gün, çalıştığımız son enkazda, son çıkardığımızı cenaze bir bebek cenazesiydi. Cenazeyi çıkardık ben kucağımda bebek cenazesini sağlık ekiplerine verirken, bebeğin annesi ve babası bana sarıldılar ve bana teşekkür ettiler. Onlar teşekkür ettiğinde ben insanlık adına utandım. Enkazın altından bebeklerinin cenazesini onlara verebildiğimiz için insanların minnet duyup teşekkür ettiği bir dünyadayız ve bir ülkedeyiz ve AFAD ve AKP hükümeti ne kadar sorumsuzluk yaptığının dair farkında değil. Maraş depremleri oldu ulaşım iletişim çöktü güvenlik ortadan kalktı. Depremin yedinci gününde telefonum çaldı ve bir kız kardeşim arıyor dedi ki Deniz Bey depremin yedinci günü yani arama kurtarmada canlı bulma ihtimalinizin neredeyse mucize olarak tanımlandığı saatler. ‘Enkazın altında dayımdan bir mesaj geldi’ dedi. Kendisi de Maraş’ı terk etmiş artık canını kurtarma ihtimali görmedikleri için. Mesajı göndermesini istedim. Ekran görüntüsünü gönderdi ve gerçekten beni aramadan on dakika önce büyük harflerle yardım yazıyor. Madenci ekibiyle birlikte o konuma gittik. Bir termal kamera bulduk. Binayı inceledik, inceliyoruz ama hayatta olan kimse yok, uzun süre çalıştık ve neticede bu kız kardeşimin dayısının cenazesine ulaştık. Ancak zaten çok uzunca bir süre önce aslında vefat ettiği anlaşıldı. Peki bu mesaj nasıl geldi?
BİRÇOĞU DONARAK ÖLDÜLER: Aslında deprem olduktan sonra özellikle ilk üç gün vatandaşlarımızın önemli bir bölümü çoğu hayatta kaldılar. Bir yaşam alanı buldular vücutlarında vücut bütünlüğünde hiçbir bozulma olmamasına rağmen donarak hayatlarını kaybettiler. Yardım mesajları kimseye ulaşmadı, yakınlarına ulaşmadı çünkü baz istasyonları çökmüştü, çünkü iletişim kopmuştu. Daha da kötüsü ne olmuştu AK Parti hükümeti internet yavaşlatması yapmıştı. O internet yavaşlatıldığında o enkazın altında kalıp, hayatta kalan çocuğu, genci ileri yaştaki olan insanlar maalesef yardım mesajlarını, çığlıklarını yetkililere duyuramadılar ve hayatını kaybettiler. Deprem böyle tedbir almadığınızda acı sonuçlar doğuruyor. On binlerce vatandaşımız hayatını kaybetti. Resmi olarak 50 binin üzerinde can kaybı var çok daha fazlası olduğunu biliyorum çünkü Maraş'taki mezarlıkta kimsesizler mezarlığa adı verilen yerde yatan binlerce kişinin olduğunu bizzat biliyorum. Deprem canımızı yaktı aslında tedbir almak mümkündür. AK Parti bu tedbirleri almak yerine deprem olduktan sonra deprem sürecini yönetmeye çalışmakla kaldı ve AFAD’ın kendisi de bir afete dönüştü.
AKP, MADENCİLERİN DEPREMDE NE KADAR ETKİN BİR GÖREV ALACAĞINDAN UYARDIĞIMIZ HALDE BİHABER: Deprem acımızı yaktı. Ancak Maraş depremleri olmadan önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu ile birlikte çalışmaya başlamıştık. Olası bir İstanbul depreminde Zonguldak’ta bulunan ve dünyanın en iyi arama kurtarmacıları olarak da kabul edilen Türkiye Taşkömürü Kurumu madencilerinin deniz köprüsü kurularak deprem olduktan hemen sonra İstanbul'a ulaşıp, İstanbullu vatandaşlarımızı enkazın altından kurtarması için bir proje başlatmıştık. Bu nedenle madencilerin bir deprem anında bölgelere hızla ulaştırmaları gerektiğini biliyorduk. Bir acil durum eylem planı vardı, o planı biz Maraş için, Maraş merkezli depremler için, deprem bölgesi olarak harekete geçirdik ancak AK Parti madencilerin depremde ne kadar etkin bir görev alacağı konusundan maalesef uyardığımız halde bihaberdi ve binlerce madenci deprem olduktan sonra ancak 3 gün sonra bölgeye ulaştı yine yüzlerce can kurtardılar. Ancak her şey için çok geçti. 2019 yılında İstanbul ve Türkiye için belediyecilik tarihi yeniden yazılmaya başladı. Bunu çok kıymetli İBB Başkanı İmamoğlu sizlerin desteği ile bugüne kadar başardı. Beylikdüzü'nden yani Ekrem başkanın da belediyecilik tarihini aslında gerçekte yani kitabın ilk sayfası diyelim yazmaya başladığı yerden yeni bir tarih yazıyoruz ve burada da Beylikdüzü Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Murat Çalık'ın önderliğinde bir nefes birliği kuruyoruz ve tüm Türkiye'ye örnek olacak deprem olmadan önce nasıl tedbir alınır kitabını yeniden yazmaya başlıyoruz.
İŞTE BURADA LİYAKAT VAR: Ben başta burada bu çalışmalara imza atan, insansız hava araçlarıyla birlikte deprem olmadan önce, hava fotoğraflarını çekip deprem olduktan hemen sonra uydu fotoğrafları ve hava fotoğraflarını yapay zekayla hızlı bir şekilde birleştirerek nerede ne tip bir sorun var, yıkılan bir bina var mı? varsa kaç katlı bu kaç katta kimler oturuyor? Kimler yaşıyor? Bunu hızlı bir şekilde tespit edip yani Maraş depremlerinde yapılmayanı burada yaparak Beylikdüzü'nü güvenlik altına alma planını ortaya koyan bu konuda emek harcayan belediye başkanımızdan burada bulunan tüm belediye personeline ve bu konuda çalışan uzmanların hepsine ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. Burada bir üçgen oluşturuyoruz aslında. Bir yaşam üçgeni aslında oluşturuyoruz. Biri İstanbul Beylikdüzü, bunun bir köşesi, bir köşesi yine Türkiye'nin de bir köşesi İzmir Bornova. Diğer bir köşesi de Karadeniz'in incisi Zonguldak Devrek ilçemiz. Burası bir yaşam üçgenini tüm İstanbul için kuruyor, herkese örnek olsun diyorum. Özellikle bu lansmanı AK Partili belediye başkanlarının mutlaka izlemesini tavsiye ediyorum. AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sayın Murat Kurum diyor ki ‘Depremle etkin mücadele etmek için yerel yönetim ve merkezi yönetim aynı partide olmalı’ diyor. Bunun yaşanmışı var. Kahramanmaraş'ta yerel yönetim AK Parti'de merkezi yönetim AK Parti'de peki sonuç? Sonuç felaket. Demek ki neye ihtiyacımız var? İhtiyacımız liyakat ve liyakat nedeniyle de bu liyakatsizlikler nedeniyle yaşanan felaketleri ortadan kaldırmak. Burada bu sahnede tüm belediye başkanlarımızla birlikte söylüyorum ki işte burada liyakat var. Olası bir İstanbul depremi için bir yıl sonra veya bir ay sonra veya bir hafta sonra veya bir hafta içinde yaşanacak olsa bile burada en güçlü adımları atan takım var Cumhuriyet Halk Partisi var”
Yorumlar
Yorum Yapın
İlginizi Çekebilir
Avcılar Belediyesi Firuzköy'de Mahalle İftarı Düzenledi
Avcılar Belediyesi, Ramazan ayı boyunca düzenlediği mahalle iftarlarının bir parçası olarak bugün Firuzköy Mahallesi sakinleriyle bir araya geldi. İftar etkinliği, mahalleye gelen vatandaşlarla birlikte gerçekleştirildi ve bereket dolu bir atmosfer yaşandı.
Mahalle Sakinlerinden Yoğun Katılım
Avcılar Belediyesi yetkilileri tarafından yapılan açıklamada, Firuzköylü komşularıyla Ramazan ayının bereketini paylaşmanın mutluluğu dile getirildi. Etkinliğe katılanlar arasında mahalle muhtarları, belediye meclis üyeleri, başkan yardımcıları ve birim müdürleri de yer aldı. Katılımın yoğun olduğu iftar etkinliği, mahalleye gelen tüm komşulara teşekkürlerle dolu bir ortamda gerçekleşti.
İftarda Dayanışma ve Kardeşlik
Belediye yetkilileri, düzenlenen iftarların sadece bir yemek paylaşımı olmadığını, aynı zamanda dayanışmanın ve kardeşliğin pekiştirilmesi amacını taşıdığını vurguladı. Bu tür etkinliklerin, mahalle sakinleri arasındaki ilişkilerin güçlenmesine ve toplumsal bağların sıkılaşmasına katkıda bulunacağı belirtildi.
Oruç Tutmanın Önemi Vurgulandı
İftar programında konuşan belediye temsilcileri, Ramazan ayının manevi önemine değinerek tuttulan oruçların kabul olması dileğinde bulundu. Ayrıca sofraların bereketle dolması ve bu güzel günlerin huzur içinde geçirilmesi temennisinde bulunuldu.
Avcılar Belediyesi Mahalle İftarları Devam Edecek
Avcılar Belediyesi, Ramazan ayı boyunca farklı mahallelerde iftar etkinlikleri düzenlemeye devam edecek. Bu kapsamda, mahalle sakinlerinin bir araya gelerek Ramazan ayının coşkusunu paylaşmaları ve dayanışma ruhunu yaşatmaları hedefleniyor.
- Avcılar Belediyesi, Ramazan ayı boyunca mahalle iftarları düzenliyor.
- Bugünkü etkinlik Firuzköy Mahallesi'nde gerçekleştirildi.
- Etkinliğe muhtarlar, meclis üyeleri ve belediye yöneticileri katıldı.
Özcan Deniz'in Kardeşi Ercan Deniz'in Açıklamaları Hakkında Vergi İncelemesi Başlatıldı

Ünlü oyuncu ve şarkıcı Özcan Deniz, kardeşi Ercan Deniz’in yaptığı açıklamalar üzerine Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı tarafından incelemeye alındı. Ercan Deniz, katıldığı bir programda kardeşinin oyunculuktan elde ettiği geliri ve hatta aylık kredi kartı harcamalarını kamuoyuyla paylaşmıştı. Bu durum, özel hayatın gizliliği ve vergi kaçakçılığı şüphesi üzerine tartışmalara yol açtı.
Ercan Deniz'in Açıklamaları Neleri İçeriyordu?
Ercan Deniz, kardeşinin bir diziden 2 milyon 250 bin lira gelir elde ettiğini belirtmişti. Ayrıca Özcan Deniz’in aylık kredi kartı harcamalarının da yüksek olduğunu iddia etmişti. Bu açıklamalar, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı ve birçok kişi tarafından etik dışı olarak değerlendirildi.
Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı'nın İncelemesi
Ercan Deniz’in yaptığı bu açıklamaların ardından Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı harekete geçti. Kurum, Özcan Deniz’in gelirleri ve vergi beyannameleri üzerinde detaylı bir inceleme başlattı. Amaç, gelirlerin yasalara uygun olarak beyan edilip edilmediğini tespit etmek ve herhangi bir vergi kaçakçılığı olup olmadığını belirlemektir.
Uzmanlar Ne Diyor?
Vergi hukuku uzmanları, bu türden gelir açıklamalarının özel hayatın gizliliğini ihlal ettiğini ve aynı zamanda vergi incelemesine neden olabileceğini belirtiyor. Bir uzmana göre, “Bir kişinin gelirini kamuoyuna ifşa etmek yasal sorunlara yol açabilir. Özellikle yüksek gelir beyan edenlerin vergi ödeme yükümlülükleri daha sıkı denetlenir.”
Özcan Deniz'den Açıklama Geldi Mi?
Şu ana kadar Özcan Deniz veya temsilcileri tarafından konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı. İncelemenin sonuçları ve ilerleyen süreçte yapılacak açıklamalar kamuoyunun ilgisini takip etmeye devam edecek.
Gaziosmanpaşa Belediyesi Ramazan'da Mukabele ile Birleşiyor

Gaziosmanpaşa Belediyesi, Ramazan ayının ruhani atmosferini komşularıyla birlikte yaşamak amacıyla düzenlediği mukabele programlarıyla dikkat çekiyor. Bu anlamlı etkinlikler ile vatandaşlar, Kuranı Kerim'in ışığında birlik ve beraberlik içinde mübarek ayı geçirecekler.
- ı Kerim okumak için düzenlenen etkinlikleri ifade eder. Bu programlar, katılımcılara hem manevi bir huzur sunar hem de Kuran-ı Kerim'i anlamlandırma fırsatı verir.
- Mukabele programları sayesinde vatandaşlar Kuran
- ı Kerim'i toplu olarak okuyacak.
- Bu etkinlikler birlik ve beraberliği pekiştirecek.
- Komşuluk ilişkileri güçlendirilecek ve dayanışma ruhu canlandırılacak.
Mukabele Programları Ne Anlama Geliyor?
Mukabele, Arapça'da "karşılıklı okuma" anlamına gelir ve genellikle Ramazan ayında toplu olarak Kuran
Gaziosmanpaşa'da Mukabele Heyecanı
Belediye tarafından organize edilen mukabele programları, farklı mahallelerdeki camilerde ve kültür merkezlerinde düzenlenecek. Bu sayede, Gaziosmanpaşalılar, bulundukları bölgeye yakın noktalarda bu güzel etkinliğe katılabilecekler. Program detayları ve yerleri belediyenin sosyal medya hesaplarında ve web sitesinde duyurulacak.
Ramazan'ın Manevi Değerlerini Paylaşmak
Bu etkinlik, sadece bir Kuran okuma faaliyeti olmanın ötesinde, komşuluk ilişkilerini güçlendirmeyi ve toplumsal dayanışmayı artırmayı amaçlıyor. Gaziosmanpaşa Belediyesi yetkilileri, bu tür programların Ramazan ayının manevi değerlerini en iyi şekilde yansıtacağını belirtiyorlar.
Belediye, Ramazan ayı boyunca çeşitli sosyal sorumluluk projeleriyle de vatandaşların yanında olacak. Bu projeler arasında ihtiyaç sahibi ailelere yardım kampanyaları, iftar yemekleri ve kültürel etkinlikler yer alıyor.
Türkiye-Ukrayna Ticaret İlişkileri Masada: Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı İş Dünyasıyla Buluştu

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Ukrayna'da faaliyet gösteren Türk iş insanlarıyla bir araya gelerek ticaret ilişkilerini ve gelecekteki potansiyeli değerlendirdi. Ziyaretler kapsamında Ticaret Bakanlığı ile koordineli olarak gerçekleştirilen toplantılarda, bölgedeki gelişmeler ve Türk şirketlerinin karşılaştığı zorluklar masaya yatırıldı.
Ukrayna'daki Türk İş İnsanlarının Talepleri Dinlendi
Bakan Yumaklı, gün boyu süren üst düzey ziyaretlerin ardından iş insanlarıyla düzenlediği toplantıda, onların taleplerini dikkatle dinledi ve sektördeki gelişmeler hakkında bilgi aldı. Toplantılarda özellikle tarım ve orman ürünleri ihracatı, lojistik sorunlar ve savaşın ticari faaliyetlere etkisi konuları öne çıktı.
Savaş Ortamında Ticaretin Zorlukları
Ukrayna'daki savaş ortamının ticaret üzerindeki etkileri de toplantılarda önemli bir yer tuttu. İş insanları, güvenlik endişeleri, ulaşım zorlukları ve finansal riskler gibi konulardaki yaşadıkları sıkıntıları dile getirdi. Bakan Yumaklı, hükümetin bu konuda gerekli destekleri sağlamaya devam edeceğini ve iş dünyasının yanında olduğunu vurguladı.
İhracat Potansiyeli ve Yeni Fırsatlar
Türkiye'nin Ukrayna'ya yönelik tarım ve orman ürünleri ihracatı potansiyeli üzerine yapılan değerlendirmelerde, özellikle şu alanlarda yeni fırsatların bulunduğu belirtildi:
- Tahıl ve baklagiller
- Meyve ve sebze
- Süt ve süt ürünleri
- Orman ürünleri
Bakan Yumaklı, Ukrayna'nın yeniden yapılanma sürecinde Türk şirketlerinin önemli bir rol oynayabileceğini ifade etti. Yeniden inşa projelerinde yer alabilecek firmalar için yeni iş imkanlarının doğacağını ve bu durumun Türkiye
Gelecek Perspektifleri
Yumaklı, ziyaretlerin sonuçlarını ve gelecek perspektifini iş insanlarıyla paylaştı. Toplantılarda belirlenen hedefler doğrultusunda, ticaretin geliştirilmesi için yeni adımlar atılacağı ve iş birliği fırsatlarının değerlendirileceği vurgulandı. Ayrıca, Türkiye ile Ukrayna arasındaki diplomatik ilişkilerin güçlendirilmesinin, ticari faaliyetlerin sürdürülebilirliği açısından önem taşıdığı belirtildi.
Sarıyer'de Şehit Aileleri ve Gazilerle İftar Buluşması

Sarıyer Belediye Başkanı Oktay Aksu, Ramazan ayında şehit aileleri ve gazilerle iftar sofrası paylaşarak birlik ve dayanışma mesajı verdi. Bu anlamlı buluşma, Sarıyer Belediyesi'nin sosyal sorumluluk projeleri kapsamında gerçekleştirildi. Başkan Aksu, vatan uğruna hayatını kaybeden aziz şehitlerimizi rahmetle anarken gazilere minnet ve şükranlarını sundu.
Ramazanın Birlik ve Dayanışma Ruhu
Şehit aileleri ve kahraman gazilerle aynı sofrada buluşmanın Ramazanın birlik ve dayanışma ruhunu en güçlü şekilde hissettirdiğini belirten Başkan Aksun, "Bu iftar programı, sadece bir yemek paylaşımı değil, aynı zamanda acıları dindiren ve gönüllere şifa veren bir vesiledir. Şehitlerimizin emanetlerine sahip çıkmak ve gazilerimize her zaman destek olmak en büyük görevimizdir." dedi.
Kaymakam Kalaylı'ya Teşekkür
Programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür eden Başkan Aksu, Kaymakam Ömer Kalaylı’nın bu anlamlı organizasyondaki katkılarının önemli olduğunu vurguladı. Bu tür etkinliklerin, toplumun dayanışma duygusunu pekiştireceğine ve milli birlik ruhunu güçlendireceğine inandığını belirtti.
Sarıyer'de Sosyal Belediyecilik Çalışmaları
Sarıyer Belediyesi, bugüne kadar birçok sosyal sorumluluk projesiyle dikkat çekiyor. Özellikle şehit aileleri ve gazilere yönelik yapılan çalışmalarla öne çıkan belediye, bu konuda hassasiyetini devam ettireceklerini vurguladı. Bunlar arasında:
- Şehit ailelerine düzenli olarak maddi destek sağlanması
- Gazilerin sosyal hayata katılımını artırmaya yönelik etkinlikler düzenlenmesi
- Eğitim ve sağlık alanlarında yardımlar yapılması
Sarıyer Belediyesi, bu tür anlamlı organizasyonlarla toplumun tüm kesimlerine ulaşarak sosyal belediyecilik anlayışıyla örnek bir çalışma sergilemeye devam ediyor.
Bakan Fidan, Güler ve MİT Başkanı Kalın, Suriye Cumhurbaşkanı Şara ile Görüştü

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara tarafından Şam'da kabul edildi.
Başkent Şam'da gerçekleşen görüşmede, iki ülke arasındaki ilişkiler, bölgesel gelişmeler ve güvenlik konularının ele alındığı belirtildi. Heyetin temaslarına ilişkin detayların ilerleyen saatlerde paylaşılması bekleniyor.
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, Galata Spor Kulübü'nü ağırladı

Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, dün Galata Spor Kulübü Başkanı Emin Selim Akgül ve kulüp yöneticilerini makamında ağırladı. Gerçekleşen ziyarette sporun birleştirici gücü ve belediye ile kulübün olası işbirliği konuları konuşuldu.
Nazik Ziyaret İçin Teşekkür
Belediye Başkanı Akgün, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada, Galata Spor Kulübü Başkanı Akgül ve ekibine nazik ziyaretleri için teşekkür etti. Akgün, "Spor kulübümüzün başkanı ve yöneticileri tarafından yapılan bu anlamlı ziyaret bizlere büyük mutluluk verdi. Sporun toplumumuzdaki önemi tartışılmaz. Bu tür ziyaretler, belediye ile spor kulüpleri arasındaki bağın güçlenmesine katkı sağlıyor" dedi.
Olası İşbirlikleri Konuşuldu
Ziyaret sırasında Büyükçekmece Belediyesi ve Galata Spor Kulübü arasında yapılabilecek olası işbirliği projeleri de görüşüldü. Özellikle gençlerin spor yapmaya teşvik edilmesi, altyapı çalışmalarına destek verilmesi ve ilçedeki spor tesislerinin geliştirilmesi konularında fikir alışverişinde bulunulduğu öğrenildi.
Sporun Önemi Vurgulandı
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, yaptığı açıklamada spora verdiği önemi bir kez daha dile getirdi. Akgün, "Belediye olarak spor ve sporculara her zaman destek olmaya devam edeceğiz. Spor sadece fiziksel değil, aynı zamanda zihinsel ve sosyal gelişim için de önemli bir araçtır. Bu nedenle gençlerimizi spora teşvik etmek, sağlıklı ve başarılı bireyler yetiştirmek adına büyük önem taşıyor" ifadelerini kullandı.
Belediye ile spor kulübü arasındaki diyalogun devam etmesi ve ortak projelerle Büyükçekmece'nin spor alanındaki başarısının artırılması hedefleniyor.
Beylikdüzü’nde Erasmus+ Buluşması: Polonyalı Öğrenciler Kültürel Etkileşim Yaşadı

Beylikdüzü Belediyesi, Erasmus+ Programı kapsamında Polonya’dan gelen öğrenci ve öğretmenleri Beylikdüzü Aziz Sancar Bilim ve Sanat Merkezi’nde ağırladı. Yaşar Acar Fen Lisesi tarafından yürütülen "SMART MEETS Polonya/Türkiye Erasmus Öğrencileri ile Buluşuyoruz" programı çerçevesinde gerçekleşen etkinlikte, Polonyalı ve Türk öğrenciler kültürlerini tanıtarak uluslararası etkileşim ve dostluk köprüleri kurdu.
ÜÇ GÜNLÜK KÜLTÜR VE BİLİM DOLU PROGRAM
Beylikdüzü’nde üç gün süren program boyunca öğrenciler, hem kültürel hem de bilimsel atölye çalışmalarına katılarak farklı deneyimler yaşadı. Program kapsamında Polonyalı misafirler, Türk kültürünü yakından tanıma fırsatı bulurken, Türk öğrenciler de Polonya’nın kültürel değerleri hakkında bilgi edindi.
GENÇLER ARASINDA KALICI DOSTLUKLAR OLUŞTU
Etkinlik sonunda öğrencilere sertifikalarını takdim eden Beylikdüzü Belediye Başkan Yardımcısı Cihan Şehla, Erasmus+ Programı’nın kültürel etkileşime sağladığı katkıya vurgu yaparak şunları söyledi:
"Yaşar Acar Fen Lisesi ile birlikte Erasmus+ Programı kapsamında Aziz Sancar Bilim ve Sanat Merkezimizde ağırladığımız Polonyalı öğrencilerimizle atölye çalışmaları yürüttük. Bu süreçte, iki ülke gençleri arasında muhteşem bir kültür ve bilim alışverişi gerçekleşti ve kalıcı dostluklar kuruldu. Bu değerli projeyi yürüten Yaşar Acar Fen Lisesi’ne, okul müdürümüz Aytaç Özdemir’e, program koordinatörü Seher Dimen hocamıza ve emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum."
Beylikdüzü Belediyesi, kültürel etkileşimi artıran projelere destek vermeye devam ederek, gençlerin uluslararası deneyimler kazanmasına katkı sağlamayı sürdürecek.
Esenyurt'a 3 Yeni Yeşil Alan Projesi!
Esenyurt Belediye Başkan Vekili Can Aksoy, vatandaşlara daha modern yeşil alanlar sunabilmek için kolları sıvadı. İlçede yeni nefes bahçeleri, engelsiz oyun alanları ve mahalle parklarının yapımına başlandı.
Esenyurt Belediyesi, ilçede çocukların oyun oynayabileceği, ailelerin de birlikte keyifli vakit geçirebileceği parkların sayısını artırıyor. Bu kapsamda mahallelerde başlayan çalışmaları yerinde inceleyen Başkan Vekili Can Aksoy, projelerin kısa sürede hizmete açılacağını söyledi. İlk olarak Ardıçlı Mahallesi'nde hayata geçirilecek Nefes Bahçesi projesini inceleyen Aksoy, mimarlarla proje detaylarını değerlendirdi. Aksoy, projedeki oturma alanlarının artırılması ve en kısa zamanda tamamlanması talimatını verdi.
Engelli bireylere özel park!
Başkan Vekili Can Aksoy, Necmettin Erbakan Parkı'na yapılacak olan engelsiz oyun alanı ile ilgili mimarlardan bilgi aldı. Proje içerisinde engelli bireylerin rahatça kullanabileceği oyun grupları, salıncaklar ve tahterevalli alanları yer alıyor. Özel bireylerin sosyalleşmesi için her türlü ayrıntıyı planladıklarını söyleyen Aksoy, kullanışlı bir alan oluşturduklarını belirtti.
Kar Sokak Parkı'nın yapımına başlandı
Son olarak Hürriyet Mahallesi Kar Sokak Parkı'nın yapım çalışmalarını yerinde inceleyen Başkan Vekili, bölge sakinlerine modern bir dinlenme alanı sunmayı hedeflediklerini söyledi. Aksoy, parkın inşaat sürecinin hızlandırılacağını ve projelerin bir an önce halkın kullanımına sunulacağını vurguladı.
Üsküdar Belediyesi'nden Açıklama: Atatürk Ve Siyasi Liderler Hakkındaki Paylaşımlara Soruşturma
Üsküdar Belediyesi, bazı basın ve sosyal medya platformlarında yer alan, belediyede görevli bir kamu çalışanının Mustafa Kemal Atatürk ve çeşitli siyasi liderler hakkında eleştiri sınırlarını aşan ifadeler kullandığı iddialarıyla ilgili kamuoyuna açıklama yaptı. Belediyeden yapılan duyuruda, söz konusu personel hakkında yasal süreçlerin işletildiği ve soruşturma sürecinin devam ettiği belirtildi.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NA DOSYA GÖNDERİLDİ
Belediyeden yapılan açıklamada, iddialarda adı geçen kamu görevlisinin 15 Ekim 2013 tarihinde devlet memuru olarak göreve başladığı ifade edildi. Ancak, daha önce yaptığı paylaşımlar nedeniyle hakkında disiplin soruşturması açıldığı belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
"Disiplin ihlalinin karşılığı olarak memurluktan çıkarılması gerektiği kanaatine varılmış, ilgili soruşturma dosyası tamamlanarak 22 Ocak 2025 tarihinde İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’na gönderilmiştir. Bundan sonraki süreç yasal mevzuat çerçevesinde Bakanlık tarafından karara bağlanacaktır."
GÖREVDEN UZAKLAŞTIRILDI
Öte yandan, söz konusu kamu görevlisinin sosyal medya ve televizyon kanallarında benzer paylaşımlarda bulunmaya devam ettiği iddiaları üzerine yeni bir disiplin soruşturması başlatıldığı açıklandı. Belediyeden yapılan duyuruda, iddiaların ciddiyeti göz önüne alınarak disiplin soruşturması sonuçlanana kadar ilgili personelin görevden uzaklaştırıldığı bildirildi.
Üsküdar Belediyesi, kamu hizmetlerini anayasa ve yasalara uygun şekilde yürütmekle yükümlü olduğunu belirterek, konuyla ilgili yasal sürecin takip edildiğini ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi için açıklama yapıldığını ifade etti.
İlk Yorum yapan siz olun!