Ardahan’ın Göle ilçesinde yapılmak istenen amaden ocağı, bölge sakinleri ve çevre örgütleri tarafından protesto edildi. Göle Doğa ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Ömer Turan "Maalesef ki, dağlarımızda biten gül, menekşe ve sayısı 2 bin 700 civarında endemik bitki türü, madencilik tehdidi altındadır” dedi. Bir mahalle sakini, "Biz burada maden sahası girişimine karşıyız. Bizi doğamızla baş başa bıraksınlar. Zaten örnekleri var; en yakın örneği Erzincan İliç'te yaşanan olay. Bu olay birçok vatandaşımızın canına da mal oldu. Biz burada tarımla, hayvancılıkla uğraşan insanlarız, bizi rahat bıraksınlar" diye konuştu.

ÖZKAN KARAKAYA
Ardahan’ın Göle ilçesinde yapılmak istenen amaden ocağı, bölge sakinleri ve çevre örgütleri tarafından protesto edildi. Göle Doğa ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Ömer Turan "Maalesef ki, dağlarımızda biten gül, menekşe ve sayısı 2 bin 700 civarında endemik bitki türü, madencilik tehdidi altındadır” dedi. Bir mahalle sakini, "Biz burada maden sahası girişimine karşıyız. Bizi doğamızla baş başa bıraksınlar. Zaten örnekleri var; en yakın örneği Erzincan İliç'te yaşanan olay. Bu olay birçok vatandaşımızın canına da mal oldu. Biz burada tarımla, hayvancılıkla uğraşan insanlarız, bizi rahat bıraksınlar" diye konuştu.
Ardahan’ın Göle ilçesine bağlı Büyükaltunbulak Köyü Gevrık Mahallesi’nde Koza Holding tarafından açılmak istenen maden ocağı protesto edildi.
"YAPILMAMASI İÇİN GÖVDEMİZİ TAŞIN ALTINA KOYDUK"
Büyükaltunbulak Köyü Muhtarı Suat Altun, altın arama çalışmalarına karşı olduklarını ve bu durumun çevreye ve insan sağlığına zarar vereceğini belirtti. Altun, "Buradaki durumumuz belli. Koza Holding burada çalışma yapacakmış. Kesinlikle biz bunu hiçbir şekilde istemiyoruz. Her türlü karşısındayız. Bu konuda bizi devletimiz ile karşı karşıya getirmesinler" dedi. Altun, ayrıca siyanürlü altın arama çalışmalarının hayvanların ve insanların sağlığını ciddi şekilde etkileyeceğini belirterek, "Burada yaşam alanımız olmayacak, göç başlayacak ve doğamızın bütün güzellikleri kaybolup gidecektir" dedi.
Göle Belediye Başkanı Gökhan Budak ise altın arama çalışmalarının önüne geçmek için ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti. Budak, "Şu anda maden faciası ile ilgili yapılacak olan yerin önündeyiz. Elimizden geldiğince bu faciayı önlemek için elimizi taşın altına değil gövdemizi taşın altına koyacağız" dedi. Budak, ayrıca altın arama çalışmalarının başlaması durumunda 22 köyün etkileneceğini ve Göle'nin çölleşmemesi için bu çalışmanın önüne geçilmesi gerektiğini belirtti.
"DOĞA İÇİN MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ"
CHP Göle İlçe Başkanı Recai Özal, doğanın korunması gerektiğini ve bu konuda mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti. Özalp, "Bizler bu topraklarda yaşadık, yıllarca yaşamaya devam edeceğiz. Bugün intikamını almasa da doğa yarın bunun bedelini canımızla, kanımızla, çocuklarımızla ödemiş olacağız" dedi. Özalp, ayrıca bölge halkının tarım ve hayvancılıkla uğraştığını ve bu faaliyetlerin yok olmasına izin verilmeyeceğini belirtti. "Biz buradayız, hep burada olacağız. İlçemiz için, doğamız için mücadele etmeye devam edeceğiz" diye ekledi.
Köylülerden Okan Bozkurt, "Bu bölgede tarım ve hayvancılığın en yoğun yapıldığı köyüz. Burada insanların geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olduğu için kesinlikle siyanüre müsade etmeyeceğiz" dedi. Bir başka vatadandaş ise "Tarım ve hayvancılıkla uğraşmaktayım. Doğu Anadolu bölgemizde açılması planlanan hava sahası buranın en verimli topakları. Biz burada maden sahası girişimine karşıyız. Bizi doğamızla baş başa bıraksınlar. Biz burada maden istemiyoruz. Zaten örnekleri var; en yakın örneği Erzincan İliç'te yaşanan olay. Bu olay birçok vatandaşımızın canına da mal oldu. Biz burada tarımla, hayvancılıkla uğraşan insanlarız, bizi rahat bıraksınlar" diye konuştu.
"BİZİ KİMSEYE MUHTAÇ ETMESİNLER"
Köylülerden Selahattin Kaya ise "Çiftçilik yapmaktayız. Bizim bölgedeki en verimli topraklar burada bulunuyor. Biz onların fabrikalarının bahçelerine, villalarının bahçelerine gidip hayvanlarımızı otlatmıyoruz. Müsade etsinler biz gidip orada bir saat otlatalım onlar da gelip burada altın çıkartsınlar. O yüzden bizi serbest bıraksınlar. Biz onları istemiyoruz" dedi.
Büyük Altunbulak Köyü Dernek Başkanı Köksal Yıldırım, "Koza Holding'in köyümüzde ÇED raporu isteyerek altın çıkartmak maksadında olduğunu biliyoruz. Dağımızın iki etrafında faal durumda olan fay hatları vardır, bunu raporlarında sunmamışlar. Köy olarak, yöre olarak altın çıkartılmasını istemiyoruz. Madenin etrafında mezarlığımız var, köyümüz var, evlerimiz var. Bundan dolayı istemiyoruz" diye konuştu.
Bir başka vatandaş, "Toprağımızdan, ülkemizden, vatanımızdan uzak dursunlar. Biz burada huzrlu, mutlu iyi kötü kendi halimizde yaşayıp gidiyoruz. Kimseye muhtaç değiliz, bundan sonra da bizi kimseye muhtaç etmesinler. Nereye gideceğiz bu yaştan sonra? Bir yere gitmek istemiyoruz, toprağımızdan çıkmak istemiyoruz" dedi.
"ÇED RAPORU DAHİ HAZIRLANMADI"
Basın açıklamasını okuyan Göle Doğa ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Ömer Turan ise şunları söyledi:
"Maalesef ki, dağlarımızda biten gül, menekşe ve sayısı 2 bin 700 civarında endemik bitki türü, madencilik tehdidi altındadır. Bildiğiniz üzere Koza holding sınır olarak Gevrık’te ama dört köyün tam orta noktasında ÇED raporu dahi hazırlamadan açık ocak usulü ile altın ve bakır çıkarmak istiyor. Şirketin açık ocak usulü ile altın ve bakır çıkarmak için hazırladığı proje ile Ardahan Valiliği Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğüne yaptığı başvuru, halen sonuçlanmadı. Bizler bu müracaatı duyduktan sonra proje dosyasını inceleyerek bu tip bir madencilik faaliyetinin bölgemize vereceği zararları gözeterek, köylerimizde bu projeyi istemediğimizi resmi başvurularımıza konu yaparak ilgili kurumlara bildirdik. Bunun yanı sıra yaptığımız toplantılar ve görüşmelerde de köyümüzde madencilik faaliyetlerini istemediğimizi belirttik. Aradan geçen dört aylık bir zaman zarfında tarafımıza olumlu bir dönüş yapılmadığından bu basın açıklamasını yapma gereği duyduk.
"DOĞAMIZI HER TÜRLÜ ZEHİRLERDEN KORUMAK İSTİYORUZ"
Bu süreçte öğrendik ki, tehlike daha büyük. Göle’mizin büyük bir bölümü maden ruhsatına açılmış. Değerli Basın mensupları ve çok değerli katılımcılar Doğu Anadolu Bölgemizin yüksek platolarına sahip olan ilçemiz yüksek kaliteli mera ve yaylalarıyla organik hayvancılığın yapıldığı bir havzadadır. Ülkemizin et ve kurbanlık hayvan ihtiyacının büyük bir kısmı buralardan karşılanmaktadır. Yine bölgemiz yaklaşık olarak 2700 endemik bitki türü ve florasıyla zengin bir bitki örtüsüne sahiptir. Doğal çayırlarımız koruma altına alınan bitki türleriyle kaplı ve yapısını bozmak yasaktır. Bu sebeple yoğun bir şekilde arıcılık faaliyeti yapılmaktadır. İlimiz Kafkas Arı ırkının gen merkezidir. Dışardan gezginci arı giriş çıkışı yasaktır. Coğrafi işaret alınarak tescil edilmiştir.
"COĞRAFİ İŞARETİ BÖLGEMİZDE MADENCİLİK OLMAMALI"
Yine ilçemiz verimli ve kimyasalların bulaşmadığı toprak yapısıyla sadece Ardahan ve Kars'a özgü kavılca buğdayının yetiştirildiği bir alandır. Coğrafi işareti alınarak tescil edilmiştir. Yine ilçemiz ülkemizde bir eşi ve benzeri daha olmayan sarı çam ormanlarıyla kaplı bir alandadır. Yoğun şekilde sulak alanlara sahip olan ilçemiz göçmen kuşların uğrak alanı ve göç yollarının üzerinde bulunmaktadır. Akarsularımız ve derelerimizde nesli tükenme tehlikesinden olan ve koruma altında olan balık türleri yaşamaktadır. Maden sahasında geçmekte olan Şimşimik deresi Göle ovasını sulayarak Kura nehrine akmaktadır. Proje dosyasında bahsedildiği gibi 140 metre uzaklıkta değil bazı noktalarda dağin tam dibinde geçmektedir.
"AKTİF FAY HATTININ ÜZERİNDE PATLATMA YAPILACAK"
Son yayınlanan Türkiye deprem haritasında bugün Koza Holding'in açmak istediği maden sahasında aktif bir fay hattı olduğu görülmektedir. Proje dosyasında fay hattı görmezden gelinmiştir. Diri fay hattı üzerinde madencilik faaliyetleri yapılmak isteniyor. 2023’de yaşanan depremin yaraları halen kapanmamışken, depremden zarar gören hemşehrilerimizin mağduriyetleri halen çözülmemişken; fay hattının üzerinde her gün yeni patlatmalar yapacak maden ruhsatına izin verilmesini istemiyoruz. Evlere uzaklığı 150 metre olan maden sahasında projeye göre 87 kez şiddetli patlatmalar yapılacağı kullanılacak patlayıcı maddenin anfo tipi kimyasal patlayıcı olduğu ve patlatma esnasında oluşacak toz bulutlarının cilde ve göz sağlığına zarar vereceği toz bulutlarının dağılıncaya kadar temas edilmemesi gerektiği de ayrıca projede görünmeyecek bir yere not düşülmüştür. Dolayısıyla proje bu haliyle bile yapılacak her patlatma faaliyeti fay hattına sismik hareketle etki edeceği evlere ve insan sağlığına zarar vereceği yer altı kaynak sularına ve yer üstü akar sularına zarar vererek geri dönüşü olmayan ekolojik bir yıkıma davetiye çıkaracağı açıkça görülmektedir."
Yorumlar
Yorum Yapın
İlginizi Çekebilir
Okul önünde silah sesleri: Batman’da öğrenciler korku dolu anlar yaşadı!

Okul önünde silah sesleri: Batman’da öğrenciler korku dolu anlar yaşadı!
Batman’da bir lisenin önünde çıkan silahlı kavga, çevrede büyük paniğe neden oldu. İddiaya göre, aralarında husumet bulunan iki grup okul önünde karşı karşıya geldi. Tartışmanın kısa sürede büyümesiyle taraflar birbirine tabancayla ateş açtı.
Çatışma sırasında ölen ya da yaralanan olmadı, ancak park halindeki bazı araçlara kurşun isabet etti. Öğrenciler ve veliler yaşanan olay nedeniyle büyük korku yaşarken, çevrede güvenlik önlemleri artırıldı.
Polis ekipleri olaya karışan şüphelileri yakalamak için geniş çaplı çalışma başlattı.
İstanbul’da “sex bomb” dansı skandalı: Polis baskınıyla son buldu!!

İstanbul’da “sex bomb” dansı skandalı: Polis baskınıyla son buldu!
İstanbul’un Fatih ilçesinde, turistlere yönelik müstehcen gösteriler düzenlendiği belirlenen bir eğlence işletmesine polis ekipleri baskın düzenledi. “Sex bomb” dansı adı altında yapılan uygunsuz gösterilerin sosyal medyada yayılması üzerine harekete geçen ekipler, mekânda detaylı denetim gerçekleştirdi.
Yapılan baskında işletmede uygunsuz içerikli eğlencelerle turistlerin eğlendirildiği ortaya çıktı. Polis, işletmede bulunan bir kişiyi gözaltına alırken, söz konusu mekâna 120 bin 482 TL idari para cezası uygulandı.
Yetkililer, kamu düzenini ve toplumsal değerleri zedeleyen bu tür faaliyetlere izin verilmeyeceğini, denetimlerin artarak süreceğini belirtti.
Silivri’de Kayıp Vatandaş Sağ Olarak Bulundu

Silivri’nin Büyükkılıçlı Mahallesi’nde kaybolan bir vatandaş, İstanbul AFAD’ın koordinesinde yürütülen yoğun arama-kurtarma çalışmaları sonucunda sağ olarak bulundu.
AFAD Koordinesinde Ortak Çalışma
Kaybolma ihbarının ardından harekete geçen ekipler, İlçe Jandarma Komutanlığı, Silivri Belediyesi Arama ve Kurtarma (SAK) ekibi, sivil toplum kuruluşları (STK) ve gönüllülerin katılımıyla bölgede kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Koordineli arama çalışmaları sayesinde vatandaş kısa sürede sağ olarak bulundu.
Sağlık Kontrolleri İçin Hastaneye Sevk Edildi
Bulunan vatandaş, yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye sevk edildi. Sağlık durumunun kontrol altında olduğu öğrenildi.
“Tüm kurumlara teşekkür ediyoruz”
Silivri Belediyesi’nden yapılan açıklamada, sürece katkı sağlayan tüm kurum, ekip ve gönüllülere teşekkür edilerek şu ifadelere yer verildi:
“Süreç boyunca özveriyle görev yapan tüm kurumlarımıza, ekiplerimize ve gönüllülerimize teşekkür ediyor; hemşehrimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.”
Esenyurt Adliye Sarayı İçin İlk Adım Atıldı

Esenyurt’ta uzun süredir beklenen Adliye Sarayı projesi için önemli bir gelişme yaşandı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile yapılan görüşmenin ardından sürecin resmen başladığı duyuruldu.
Yıl Sonuna Kadar Temel Atma Hazırlıkları Başlıyor
Görüşmeye Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu, AK Parti İlçe Başkanı Togay Çoban ve Esenyurt Belediye Başkan Vekili Can Aksoy katıldı. Yapılan istişareler sonucunda, yıl sonuna kadar Esenyurt Adliye Sarayı’nın temel atma hazırlıklarının başlayacağı açıklandı.
“Vatandaşlarımız Adalet Hizmetlerine Daha Kolay Ulaşacak”
AK Parti Esenyurt İlçe Başkanı Togay Çoban, ilçenin en büyük ihtiyaçlarından biri olan Adliye Sarayı’nın hayata geçirilmesiyle hem vatandaşların adalet hizmetlerine daha kolay erişebileceğini hem de Esenyurt’un kurumsal kimliğine değer katacağını vurguladı.
“Proje Bakanlığın Desteğiyle Hızla İlerleyecek”
Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu ise, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un desteğiyle projenin hızla ilerleyeceğini ifade ederek, yıl sonu itibarıyla çalışmaların somut şekilde başlayacağına dikkat çekti.
“İlçeye Büyük Katkı Sağlayacak”
Esenyurt Belediye Başkan Vekili Can Aksoy da, ilçenin böylesine önemli bir yatırıma kavuşmasının Esenyurt için büyük katkı sağlayacağını dile getirdi.
Modern ve Hızlı Hizmet Sunacak
Bakan Tunç’un onayıyla kısa süre içerisinde temeli atılacak olan Esenyurt Adliye Sarayı, ilçedeki adalet hizmetlerini tek çatı altında toplayarak vatandaşlara modern ve hızlı hizmet sunmayı hedefliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Teşekkür
Son olarak, böylesine önemli bir eserin Esenyurt’a kazandırılmasında gösterdiği güçlü irade ve destek için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a şükran ifade edildi.
AK Parti Esenyurt’ta “Türkiye Yüzyılı Buluşması” Düzenlendi

AK Parti Esenyurt İlçe Başkanlığı tarafından düzenlenen “Türkiye Yüzyılı Buluşması”, Esenyurt Recep Tayyip Erdoğan Eğitim Külliyesi’nde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Programa, AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, AK Parti Esenyurt İlçe Başkanı Togay Çoban, eski Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, AK Parti Kars Milletvekili Adem Çalkın, AK Parti İstanbul Milletvekili Seyithan İzsiz ve çok sayıda partili katıldı.
“Milletin iradesine karşı devlet dimdik duruyor”
Buluşmada konuşan AK Parti Esenyurt İlçe Başkanı Togay Çoban, Esenyurt’un kayyum tarafından yönetildiğini hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
“Esenyurt ilçemiz şu an kayyum tarafından yönetilmektedir. Kayyum, devletin ta kendisidir! Milletimizin emaneti olan belediye, devletimizin güvencesi altındadır. Bu durum bir kez daha göstermiştir ki aziz milletin iradesini yok saymaya kalkan anlayışa karşı devletimiz dimdik durmaktadır.”
“Her kesime dokunuyoruz”
Çoban, Esenyurt’un demografik yapısına değinerek teşkilatın gücünü vurguladı:
-
İlçede yaklaşık 110 bin üyenin bulunduğunu söyledi.
-
Kongre sonrası 2 bin 746 yeni üyenin katıldığını açıkladı.
-
Üyelerin yarısının kadın, yarısının erkek olduğunu, ayrıca 7 binden fazla gencin AK Parti çatısı altında yer aldığını belirtti.
Çoban, “Bu tablo AK Parti’nin Esenyurt’ta her kesime dokunduğunun en güçlü ispatıdır. Dokunmadığımız tek bir yürek, girmediğimiz tek bir ev bırakmamaya kararlıyız. Ak noktamızda sürekli vatandaşlarımızla bir araya geliyor, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine herkes ile yan yana oluyoruz.” dedi.
“Güçlü teşkilat kurduk”
Çoban, konuşmasında mahalle başkanları, yönetim kurulu üyeleri, meclis üyeleri, kadın ve gençlik kollarının fedakârlıklarını anarak teşekkür etti. İl Başkanı Abdullah Özdemir’in vizyonu ve liderliğinin İstanbul teşkilatına güç kattığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür
Çoban, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a özel olarak teşekkür ederek şunları kaydetti:
“Onun güçlü liderliği, vizyonu ve milletimiz için gece gündüz demeden ortaya koyduğu gayret bizlere daima yol göstermektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu irade sayesinde Türkiye, yalnızca kendi vatandaşlarının değil, aynı zamanda tüm mazlum coğrafyaların da umudu olmuştur.”
“Esenyurt Türkiye’dir”
Konuşmasını birlik ve beraberlik mesajıyla tamamlayan Çoban,
“Biz sadece bir siyasi hareket değiliz. Biz bu milletin umudu, geleceği, birliği ve kardeşliğiyiz. Esenyurt için, AK Parti için, Türkiye için hep birlikte haykırıyoruz: Bir olacağız! İri olacağız! Diri olacağız! Hep birlikte güçlü olacağız! Esenyurt Türkiye’dir, Türkiye Esenyurt’tur!” sözleriyle salondaki coşkuya ortak oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ABD’de Yoğun Diplomasi Trafiği

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 80. Genel Kurulu için gittiği Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) New York kentinde yoğun bir diplomasi trafiği yürüttü. Erdoğan, BM Genel Kurulu’na hitabının yanı sıra çok sayıda liderle görüşmeler gerçekleştirdi, uluslararası konferanslara katıldı ve önemli iş birliği mesajları verdi.
Türk Yatırım Konferansı: “100 milyar dolarlık ticaret hedefi sürüyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 22 Eylül’de Türkiye-ABD İş Konseyi tarafından düzenlenen Türk Yatırım Konferansı’na katıldı. Enerji ve savunma sanayi iş birliğini öncelikli alanlar olarak gördüklerini belirten Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile 2019 yılında belirlenen 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefinin sürdüğünü vurguladı.
Filistin Konferansı: “1967 sınırları temelinde bağımsız Filistin”
BM’de düzenlenen Filistin Konulu Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferansa katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin’i tanıyan ülkeleri tebrik ederek şu mesajı verdi:
“Türkiye olarak 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan, coğrafi bütünlüğe sahip Filistin Devleti kurulana kadar mücadeleye devam edeceğiz.”
Yoğun Lider Diplomasisi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York temasları çerçevesinde birçok lider ve üst düzey temsilciyle görüştü:
-
AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ile Avrupa Birliği ilişkilerini değerlendirdi.
-
Kanada Başbakanı Mark Carney ile enerji, savunma sanayi ve NATO müttefikliği üzerine görüştü; Kanada’nın Filistin’i tanımasından memnuniyetini dile getirdi.
-
Kuveyt Veliaht Prensi Sabah Halid el-Hamed es-Sabah ile ticaret ve ikili ilişkilerin geliştirilmesi üzerine görüş alışverişinde bulundu.
-
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi ile Libya’da kalıcı istikrar ve güvenlik için Türkiye’nin desteğini vurguladı.
-
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile Türkevi’nde yaptığı görüşmede, yaptırımların kaldırılması ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması mesajını verdi.
-
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile ikili ilişkiler, AB süreci ve Filistin meselesini ele aldı. Macron’un Filistin’i tanıma kararını memnuniyetle karşıladı.
-
Vietnam Devlet Başkanı Luong Cuong ile Filistin konusunda ortak duruşu değerlendirdi.
BM Genel Kurulu’nda Dünya Liderlerine Mesajlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu kürsüsünden yaptığı konuşmada ağırlıklı olarak Gazze’de yaşanan soykırıma dikkat çekti.
“Gazze’de iki taraftan söz edilemez. Bir yanda en modern silahlarla donatılmış düzenli ordu, diğer yanda masum siviller vardır. Gün bugündür. Gün, insanlık adına Filistinli mazlumların yanında dimdik durma günüdür.”
Erdoğan, ayrıca Suriye, Rusya-Ukrayna savaşı, KKTC’nin tanınması ve BM reformu gibi başlıklarda da önemli mesajlar verdi.
ABD’de Türk Toplumuyla Buluşma
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi tarafından düzenlenen akşam yemeğine katılarak ABD’de yaşayan Türk vatandaşlarıyla bir araya geldi.
Türk-Amerikan ilişkilerinin müttefiklik ve stratejik ortaklık temelinde ilerlediğini belirten Erdoğan, Başkan Trump’ın ikinci döneminde kurumlar arası diyaloğun hız kazandığını söyledi.
Trump ile Zirve Görüşmesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, temaslarının sonunda Washington’a geçerek ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray’da görüştü.
İki liderin görüşmesi 2 saat 20 dakika sürdü. Erdoğan, F-16 ve F-35 projeleri, Halkbank davası ve Heybeliada Ruhban Okulu konularını gündeme getirdi.
Görüşme kapsamında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, iki ülke arasında Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Mutabakat Zaptı’nı imzaladı.
BM İklim Zirvesi: 2035 için emisyon hedefi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM İklim Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin 2035 yılına kadar 466 milyon ton emisyon azaltımı sağlamayı hedeflediğini ve yenilenebilir enerji payının yüzde 60’ın üzerine çıktığını açıkladı.
Beylikdüzü’ndeki Özel Bakım Merkezi İçin Kapatma Kararı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İstanbul Beylikdüzü’nde faaliyet gösteren özel bir bakım merkezine yönelik basında yer alan iddialar üzerine açıklama yaptı. Bakanlık, iddiaların ardından kurum hakkında derhal inceleme başlatıldığını, sorumluların görevden alındığını ve merkezin kapatıldığını duyurdu.
İnceleme ve Soruşturma Başlatıldı
Bakanlıktan yapılan açıklamada, söz konusu özel bakım merkeziyle ilgili iddiaların tespit edilmesinin ardından il müdürlüğü tarafından acil denetim sürecinin başlatıldığı ifade edildi.
İhmali bulunan kişilerin iş akitlerinin feshedildiği ve haklarında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulduğu belirtildi.
Engelli Bireyler Başka Merkezlere Yerleştiriliyor
Bakanlık açıklamasında, merkezin kapatma kararı alındığı ve burada hizmet alan engelli bireylerin güvenli şekilde başka merkezlere yerleştirilme sürecinin başlatıldığı vurgulandı.
“Süreci Titizlikle Takip Ediyoruz”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, ihmali bulunanların en ağır cezayı alması için sürecin bizzat takip edildiğini açıkladı:
“İhmali bulunanların en ağır cezayı alması için bizzat suç duyurusunda bulunduğumuz ve müdahil olduğumuz dava sürecini titizlikle takip edeceğiz.”
Bakanlık, kamuoyuna saygıyla duyuruda bulunarak gelişmelerin yakından izleneceğini belirtti.
Saral’dan mahkeme görüntülerine tepki: “Bu kalıpsıza bu şovları kim yaptırıyor?”

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davalarda çekilen görüntülere tepki gösterdi. Saral, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda İmamoğlu için “bu kalıpsız” ifadesini kullanarak mahkeme salonuna görüntü cihazlarının sokulmasına sert sözlerle karşı çıktı.
“Davalar basına kapalı yapılır”
Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı davalarda mahkeme salonundan paylaşılan görüntüler sosyal medyada gündem olurken, Oktay Saral bu duruma tepki gösterdi. Saral, davaların basına kapalı olarak yapılması gerektiğini hatırlatarak, telefon ve kamera gibi cihazların duruşma salonuna sokulmasının yasak olduğunu vurguladı.
Saral, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“Bu kalıpsıza bu şovları kim yaptırıyor? Davalar basına kapalı olarak yapılır. Telefon ya da video kamera gibi cihazların duruşma salonuna sokulması yasaktır. Hal böyle iken bu çekimlerin yapılmasına göz yuman mahkeme heyeti acilen açığa alınmalıdır. HSK’yı göreve davet ediyorum.”
HSK’ya çağrı
Saral’ın bu paylaşımında Hakimler ve Savcılar Kurulu’nu (HSK) göreve davet etmesi dikkat çekti. İmamoğlu’nun duruşmalarında çekilen görüntülerin sosyal medyada geniş yankı uyandırması ve binlerce yorum almasının ardından yapılan bu çıkış, siyasette yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi.
Gürsel Tekin’den CHP’den İhraç Kararına Sert Tepki: “Bizi Değil, Vicdanlarını İhraç Ettiler”

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) eski İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, partiden ihraç edilmesine sert tepki gösterdi. Tekin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bu kararın bizim onurumuzu zedelemesi mümkün değildir. Bizi değil, kendi vicdanlarını ihraç ettiler” ifadelerini kullandı.
“Bu karar CHP tarihine gölge düşüremez”
Gürsel Tekin, açıklamasında partideki geçmişine vurgu yaparak şunları söyledi:
“Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir neferi olarak ömrümü verdiğim partidem, suça bulaşmış kişilerin, partinin değil kendi şahsi çıkarlarının temsilciliğini yapanların aldığı bir kararla ihraç edildik. Bu kararın bizim onurumuzu zedelemesi mümkün değildir.
Biz bu partinin emektarlarıyız. Bu partiye yıllarımızı, alın terimizi, mücadelemizi verdik. Bizimle aynı yolda yürüyen binlerce yol arkadaşımızın emeğini yok sayarak kendi düzenlerini sürdürmeye çalışanların vereceği hiçbir karar CHP tarihine gölge düşüremez.”
“CHP, şaibelerden arındığında daha da büyüyecek”
Tekin, ihraç kararını partinin geleceği açısından da değerlendirdi:
“Bugün bizi ihraç edenler bilsinler ki aslında ihraç ettikleri biz değiliz; ihraç ettikleri kendi vicdanlarıdır, partinin onurlu geçmişidir. Bizim varlığımızı yok edemezsiniz. Çünkü biz CHP’nin vicdanıyız, kökleriyiz, hafızasıyız.
Sizler bu partiden gittiğinizde, bu partiyi şaibelerden, kişisel hırslardan arındırdığınızda Cumhuriyet Halk Partisi daha da büyüyecek. Çünkü CHP, birkaç kişinin koltuğunu korumak için tasfiye ettiği insanların değil, Mustafa Kemal’in izinden giden milyonların partisidir.”
“Mücadelemiz sürecek”
Partiden ihraç edilmesinin kendisini susturamayacağını vurgulayan Gürsel Tekin, şu ifadelerle açıklamasını noktaladı:
“Bizler, partimizi namussuzlardan, şaibelerden ve kirli düzenlerden temizlemek için mücadelemize devam edeceğiz. İhraç kararlarıyla bizi susturamazsınız. Tarih, bugün alınan bu haksız kararları değil, bu kararların karşısında dimdik duran bizleri yazacaktır.”
İzmir’de “Twerk” Rezaletine 2 Gözaltı!

İzmir’de “Twerk” Rezaletine 2 Gözaltı
İzmir’de bir eğlence mekanında çekilen ve sosyal medyada büyük tepki toplayan görüntüler sonrası soruşturma başlatıldı. Görüntülerde tesettürlü bir kadının, erkek dansçılarla birlikte twerk yaptığı anlar yer alıyordu.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla harekete geçen polis ekipleri, kimlikleri tespit edilen 2 kişiyi gözaltına aldı. Olayla ilgili incelemeler sürerken, gözaltındaki şüphelilerin emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edileceği öğrenildi.
Sosyal medyada kısa sürede yayılan görüntüler, toplumun farklı kesimlerinden yoğun tepki aldı.
İlk Yorum yapan siz olun!