HABER/ GÖKCAN ÖZKAN

Bağcıoğlu, "Bu durum, entegre bir hava savunma sistemi oluşturma gereğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Hava savunma kapasitemizi ve dijital güvenlik yeteneklerimizi güçlendirerek gelecekteki olası tehditlere karşı her an hazırlıklı olmalıyız" dedi.

Bağcıoğlu, yazılı bir açıklamada bulunarak, İsrail'in İran'ın askeri tesislerine düzenlediği hava harekatının Türkiye'nin güvenlik politikalarındaki acil konulara ışık tuttuğunu belirtti. "Bölgedeki tehditlere karşı milli savunmamızı güçlendirmek, ileri teknolojilere yatırım yapmak ve entegre savunma sistemlerini hızla hayata geçirmek zorundayız" şeklinde konuştu.

İsrail’in hava harekatının her iki tarafça değerlendirileceğini söyleyen Bağcıoğlu, "Taarruz ve savunma harekâtının hasar değerlendirmesi önümüzdeki saatlerde yapılacak. Bölgede yaşanan son çatışmalar ve İsrail’in hava saldırıları, insansız ve insanlı sistemlerden oluşan, etkin komuta kontrol ve istihbarat fonksiyonlarına sahip, sürdürülebilir mühimmat desteği bulunan güçlü bir hava gücüne sahip olmanın önemini bir kez daha gösterdi" ifadelerini kullandı.

1991 Körfez Krizi'nde balistik füze tehdidi ve hava savunma sistemlerinin öneminin açıkça ortaya konmasına rağmen, Türkiye’nin entegre hava savunma sistemini tesis etme konusundaki eksikliklerini eleştiren Bağcıoğlu, "Bu alanda acil önlemler alınması gerekiyor. Elektronik harp ve siber savaş gibi konular da göz önünde bulundurulmalı" dedi.

Son olarak, sosyal medyanın günümüz çatışmalarında ulusal ve uluslararası kamuoyunu etkileme aracı olarak kullanıldığını belirten Bağcıoğlu, "Bu durum, Türkiye’nin ulusal savunma stratejilerini gözden geçirmesi ve entegre hava savunma sistemini hızlandırması gerektiğini ortaya koyuyor. Gelecekteki olası tehditlere karşı her an hazır olmalıyız" dedi.