Zafer Partisi Sözcüsü Karamahmutoğlu: “Oturdukları emperyalist kucaklardan Türkiye’yi tehdit ediyorlar”

Zafer Partisi Sözcüsü Azmi Karamahmutoğlu, haftalık basın toplantısında Türkiye gündemine ilişkin sert değerlendirmelerde bulundu. Karamahmutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından Cizre’deki Barzani koruma skandalına, İmralı ziyareti iddialarından Karadeniz’de ticaret gemilerine yapılan saldırıya kadar birçok konuda iktidarı eleştirdi.


“Erdoğan’ın sözünü ettiği 10 milyon kim? Kaçak nüfusla destan yazılmaz”

Karamahmutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “86 milyonla birlikte kendini bu topraklara ait hisseden 10 milyonları da yanımıza alacağız” sözlerine dikkat çekerek şu soruyu gündeme getirdi:

“Bu 10 milyon kim? Türkiye’deki düzensiz göçmenler ve yasa dışı kaçak nüfus mu?”

Sığınmacılar ve kaçak göçmenlerin Türkiye’ye ekonomik, sosyal ve demografik yük getirdiğini belirten Karamahmutoğlu:

“Kaçak nüfusla destan yazılmaz, ancak ekonomik çöküş ve demografik bozulma yazılır.”
dedi.


“Habur rezaleti tekrar ediliyor; Barzani korumalarının silahlarla gelişine sessiz kalınamaz”

Karamahmutoğlu, 2009’daki Habur sürecini hatırlatarak Cizre’de Barzani’nin korumalarının uzun namlulu silahlarla görüntülenmesini sert sözlerle eleştirdi:

“Bu, kabile devleti görüntüsüdür. AKP yönetiminde Türkiye’ye yakışmayan bu tablo sıradanlaşmaya başladı.”

O dönem Şırnak Valisi olan Ali Yerlikaya’nın bugün İçişleri Bakanı olduğunu hatırlatan Karamahmutoğlu, ikinci bir “Habur vakası” yaşandığını söyledi.


“Öcalan ziyareti onur kırıcıdır, gizleyip yalanlayarak üzerini kapatamazsınız”

Karamahmutoğlu, TBMM’de AKP, MHP ve DEM Parti milletvekillerinin İmralı’da terörist başı Abdullah Öcalan’ı ziyaret ettiği iddialarına değindi.

“Bu ziyaret 2009’daki Habur rezaleti kadar küçültücü ve onur kırıcıdır.”

Ziyaretin önce gizlendiğini, sonra inkâr edildiğini söyleyen Karamahmutoğlu:

“Gurur duyulacak bir iş olsa sabah akşam anlatırlardı. Madem millet için yapıldı, neden saklandı?”
ifadelerini kullandı.


“Ülke gerçek sorunlarına değil PKK-Öcalan pazarlığına kilitlenmiş durumda”

Türkiye’nin bir yıldır PKK-Öcalan merkezli bir pazarlık sürecine sürüklendiğini savunan Karamahmutoğlu:

  • Ekonomi

  • İşsizlik

  • Kapanan iş yerleri

  • Adalet krizi

  • Yoksulluk

gibi sorunların konuşulmadığını belirtti.

Gazeteci Fatih Altaylı’nın tutuklanmasına da değinen Karamahmutoğlu:

“Adaletsiz yargı Altaylı’yı özgürlüğünden yoksun bırakıyor. Bu haksızlık AKP seçmeninin bile vicdanını yaraladı.”
dedi.


“PKK, pazarlık sürecinde politik güç kazandı; Türkiye’ye koşul dayayan bir dil kullanıyor”

Karamahmutoğlu, 22 Ekim 2025’te başlayan sürecin sonunda PKK’nın siyaseten güçlendirildiğini ileri sürdü:

“Bugün karşımızda Türkiye’yi tehdit eden, şart koşan bir PKK var. Bu küstahlığa bizi maruz bırakanlar utansın.”

Ayrıca Suriye’de SDG ile Şam yönetimi arasında 10 Mart’ta imzalanan anlaşmayı hatırlatarak 31 Aralık 2025 tarihinin kritik bir eşik olduğunu vurguladı.


Karadeniz’de ticaret gemilerine saldırı: “Türkiye nota vermeliydi”

Karadeniz’de Türkiye’nin münhasır ekonomik bölgesinde iki ticaret gemisine Ukrayna tarafından insansız deniz araçlarıyla yapılan saldırıyı da gündeme getiren Karamahmutoğlu:

“Bu saldırı Türkiye’nin egemenlik haklarına yönelik bir eylemdir. Ukrayna Büyükelçisi Dışişleri’ne çağrılmalı, diplomatik nota verilmeliydi.”

Türkiye’nin Romanya ve Bulgaristan ile birlikte güvenli ticaret koridoru ilan etmesi gerektiğini belirtti.


“Zafer Partisi suskunluğun ortasında milletin çığlığı olacak”

İktidarı tüm konularda “stratejik suskunluk” içinde olmakla suçlayan Karamahmutoğlu:

“Zafer Partisi, bu sessizliğin ortasında vatandaşın haklı isyanını haykırmaya devam edecektir.”
dedi.