AB’nin Rusya’ya karşı mesajı olarak görülen Ukrayna ve Moldova’nın tam üyelik müzakereleri resmen başladı. Üst düzey AB yetkilileri, benzeri görülmemiş bir hızda ilerleyen üyelik süreciyle ilgili “Kestirme yol yok” açıklaması yaptı. Üyeliğe karşı olan Macaristan’dan ise, “Katılım kriterlerini karşılamaktan çok uzaklar” açıklaması geldi.

(BRÜKSEL) - AB’nin Rusya’ya karşı mesajı olarak görülen Ukrayna ve Moldova’nın tam üyelik müzakereleri resmen başladı. Üst düzey AB yetkilileri, benzeri görülmemiş bir hızda ilerleyen üyelik süreciyle ilgili “Kestirme yol yok” açıklaması yaptı. Üyeliğe karşı olan Macaristan’dan ise, “Katılım kriterlerini karşılamaktan çok uzaklar” açıklaması geldi.
Ukrayna ve Moldova’nın Avrupa Birliği’ne (AB) tam üyeliği için müzakereler resmen başladı. Üye devletlerin büyükelçileri, her iki ülkenin de temsilcileriyle Brüksel’de masaya oturdu. AB Konseyi ve Komisyonu başkanları, üyelik müzakerelerinin “zorlu ve zahmetli” olacağını belirtti.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, 25 Haziran’da yapılan ilk hükümetler arası konferansa gönderdiği video mesajda, “Ukrayna ve Moldova halkları bu projenin bir parçası olmak için kararlı olduklarını ve sarsılmaz bağlılıklarını göstermişlerdir. Savaş ve çalkantılar döneminde bile kapsamlı reformlara başladılar” dedi.
Von der Leyen, üyelik sürecinin “zorlu ve zahmetli” olacağını, katılım müzakerelerinin adayları üyeliğin getireceği sorumluluklara hazırlamak üzere tasarlandığını vurgulayarak, “Bu nedenle kestirme yol diye bir şey yok. Bu müzakerelere güçlü bir açıklık, katılım ve bağlılık ruhuyla başlıyoruz” ifadelerini kullandı.
AB Konseyi Başkanı’ndan “yolsuzlukla mücadele” vurgusu
AB Konseyi Başkanı Charles Michel ise üyelik müzakerelerinin başlamasını “tarihi bir an” diye tanımladığı açıklamasında şöyle dedi:
“Bu, Ukrayna ve Moldova'nın muazzam reform çabalarının bir sonucudur. Halkın iradesi takip edildiğinde, öngörülü liderlik ortaya konduğunda ve demokrasi hayata geçirildiğinde, gerçek ilerlemenin meyvelerini görebiliyoruz. Ukrayna, Rusya'nın yasadışı savaşına karşı kendini savunurken ve Moldova savaşın sonuçlarıyla yüzleşirken AB, Ukrayna ve Moldova ile ortaklıklarını sürdürüyor.
Bu uzun bir sürecin başlangıcı. Bugün ileriye doğru atılan önemli bir adımı kutlarken, önümüzdeki yolun sürekli çaba, özveri ve daha fazla önemli reform gerektireceğini de kabul etmeliyiz. Ukrayna ve Moldova'nın AB'ye tam üyeliğin zorlu standartlarını karşılayabilmeleri için kurumları güçlendirme, yolsuzlukla mücadeleye devam etme ve ekonomik istikrarı arttırma çalışmalarını sürdürmeleri gerekecektir.”
Macaristan üyeliğe karşı
Temmuz itibariyle AB Dönem Başkanlığını Belçika’dan devralacak Macaristan, Ukrayna’nın üyeliğine karşı tutumuyla biliniyor. Rusya ile gerilimi tırmandırmama ve Ukrayna’daki Macar azınlıkların haklarını koruma gerekçesiyle üyelik müzakerelerini geciktirmek isteyen Macaristan’ın Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakanı Janos Boka, “Henüz tarama sürecinin başındayız. Ukrayna'nın hangi aşamada olduğunu söylemek çok zor. Burada gördüğüm kadarıyla, daha önce belirttiğimiz gibi, katılım kriterlerini karşılamaktan çok uzaklar” açıklaması yaptı.
Müzakereler iki yıl gibi kısa bir sürede başladı
Ukrayna ve Moldova, AB üyesi olmak için Rusya’nın Ukrayna’yı işgale başlamasından birkaç hafta sonra 2022 senesinin ilk aylarında başvuru yaptı. Başvuruları çok hızlı bir şekilde onaylanarak her iki ülke de 24 Haziran 2022’de aday ülke statüsü kazandı. Yine rekor sayılabilecek bir sürede, adaylık statüsü kazandıktan iki yıl sonra müzakereler başlayacak. Ukrayna ve Moldova ile müzakerelere başlama kararı, 14-15 Aralık 2023 tarihlerinde düzenlenen AB Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde alındı.
Türkiye’nin AB üyelik süreci
Türkiye, AB üyeliğine 1987 yılında başvurdu. Başvurusu 12 yıl boyunca bekletildi ve nihayet 1999’da aday ülke statüsü kazandı. Bundan 6 yıl sonra, 3 Ekim 2005’te ise müzakereler başladı. Aynı tarihte, müzakerelerin usul ve esaslarını belirleyen "Müzakere Çerçeve Belgesi" de kabul edildi.
Ancak ikili ilişkiler, AB’nin kurulmasından çok öncesine dayanıyor. 31 Temmuz 1959'da Türkiye, AB’nin öncülü olarak görülen Avrupa Ekonomik Topluluğu'na (AET) başvurdu. AET Bakanlar Konseyi'nin başvuruyu kabul etmesi sonrasında 12 Eylül 1963 tarihinde Ankara Antlaşması imzalandı.
Gezi Parkı olayları ve 2016 darbe girişiminin ardından, AB’ye üyelik müzakerelerinde ilerleme kat edilemedi. Türkiye, kağıt üzerinde hala aday ülke statüsünü korusa da müzakereler 2018’den beri donmuş durumda.
AB’nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu’nun en güncel Türkiye raporunda, ''Türkiye’nin AB’den uzaklaşmaya devam ettiği'' tespiti yer aldı. Son yıllarda her yıllık raporda, Türkiye’nin insan hakları, temel özgürlükler, sivil toplum ve hukukun üstünlüğü gibi alanlarda ciddi gerileme içinde olduğu vurgulanıyor. AB’nin 2023 için yayınladığı genişleme raporunda da benzer tespitler yer aldı.
Dışişleri Bakanlığı, 2023’ün son aylarında yayınlanan rapora, ''Adaylığımızı kağıt üzerinde kuru bir cümle olarak değil, AB’nin eylem ve söylemlerinde, somut adımlarında görmek istiyoruz'' diyerek tepki göstermişti.
Yorumlar
Yorum Yapın
İlginizi Çekebilir
İBB’den "Villa" İddialarına Yanıt: “Rüşvet De Taksitle Olmaz, Noterle Hiç Olmaz”

(İSTANBUL) – Son günlerde kamuoyunu meşgul eden "İSKİ’den ödeme çıkarılarak villa alındı" iddialarına İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden (İBB) detaylı ve belgeli bir açıklama geldi. İddiaların tamamen asılsız ve belgelerle çürütülmüş olduğu vurgulanan açıklamada, hedef alınan Ekrem İmamoğlu ve İmamoğlu İnşaat A.Ş.’ye yönelik suçlamaların siyasi manipülasyon amaçlı olduğu savunuldu.
İBB: İSKİ ile İmamoğlu İnşaat Arasında Herhangi Bir Ticari İlişki Yok
İBB açıklamasında, kamuoyunda sıkça dile getirilen İSKİ üzerinden villa satın alındığı iddialarına net bir yanıt verildi. Açıklamaya göre, İSKİ ile İmamoğlu İnşaat arasında doğrudan hiçbir ihale ya da ödeme ilişkisi bulunmuyor. Belgelerde yalnızca Güllüce Tarımcılık A.Ş. ile İmamoğlu İnşaat A.Ş. arasında noter onaylı ticari işlemler yer alıyor.
Villa Alımı İddialarına Noter Belgeli Yanıt
Gündemdeki "villa kamu kaynağıyla alındı" söylemine karşılık, İBB şunları kaydetti:
-
Güllüce Tarımcılık A.Ş.’nin tamamı, İmamoğlu İnşaat A.Ş. tarafından 48 milyon TL bedelle satın alındı (04.03.2024 tarihli noter onaylı karar defteri).
-
Şirketin 87 milyon TL’lik borcunun ödenmesi karşılığında Beylikdüzü’nde bulunan iki taşınmazın devri taahhüt edildi.
-
Taşınmaz devrinin yapı kullanım izni sonrası gerçekleşeceği, şirketin borçlarıyla birlikte devralındığı açıkça protokole işlendi.
Açıklamada çarpıcı bir ifade yer aldı:
“Rüşvet noter huzurunda, taksitle ve protokolle verilmez.”
İmamoğlu’nun Mal Beyanı Tartışması: “Kurum ile Kişi Karıştırılıyor”
"Villalar İmamoğlu’nun mal beyanında yok" iddiasına da cevap veren İBB, bahsi geçen taşınmazların İmamoğlu İnşaat A.Ş.'ye ait ticari varlıklar olduğunu, Ekrem İmamoğlu'nun kişisel mal varlığıyla ilgisinin bulunmadığını belirtti.
500 Milyon TL’lik Alacak, 1.5 Milyar TL’lik Rüşvet Mi? “Matematiksel Skandal”
İBB, bir iş insanının İSKİ’den 500 milyon TL'lik alacak için İmamoğlu’na 1.5 milyar TL’lik villa “rüşveti” verdiği iddiasını da mantık dışı buldu:
“Bir kişi, 500 milyon TL’lik alacağını tahsil etmek için nasıl olur da 1.5 milyar TL’lik mal verir? Bu iddia sadece ticari değil, matematiksel olarak da çökmüştür.”
Üstelik İSKİ, daha önce yaptığı açıklamada ne Ekrem İmamoğlu’yla ne de İmamoğlu İnşaat’la herhangi bir ticari işlem yapılmadığını duyurmuştu.
215 Milyon TL’lik Kayıt Dışı Transfer İddiası Yalanlandı
İBB ayrıca, İSKİ’nin banka hesaplarından 2020–2024 yıllarında 215 milyon TL’lik kayıt dışı para transferi yapıldığı yönündeki iddiayı da reddetti. Açıklamaya göre bu ödemeler, önceki dönem AK Parti yönetimine ait işlerin hakediş ödemeleri kapsamında yapıldı ve tamamı yasal süreçlerle gerçekleşti.
İBB: “Algı Operasyonu Belgelere Yenildi”
Açıklamanın sonunda şu ifadelerle özet yapıldı:
“İddialar belgeye değil, kasıtlı yorumlara dayanıyor. Noter kayıtları, ödeme planları ve tapu taahhütleri şeffaf şekilde ortadadır. Emirgan’daki 3 villa iddiası ise belgelerde geçen taşınmazlarla örtüşmemektedir. Tüm bu süreçte kamuya ait tek bir kuruş zarar görmemiştir.”
Ekrem İmamoğlu'ndan Cezaevinden Taksi İhalesi Mesajı: “Engellemelere Rağmen 2500 Yeni Taksi Geliyor”

(İSTANBUL) – Silivri Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’un kronikleşmiş taksi sorununa çözüm getirmesi beklenen mobil uygulama destekli taksi sistemiyle ilgili önemli bir çağrıda bulundu.
İBB tarafından duyurulan 2500 yeni taksilik ihale süreci başladı. Mobil uygulama tabanlı sistemle hizmet verecek yeni nesil taksiler için ihale başvuruları 11 Haziran saat 12.00'ye kadar yapılabilecek. İhale ise 12 Haziran saat 10.00'da Dr. Mimar Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilecek.
İmamoğlu: “Bu Sadece Taksi Değil, Bir Direniştir”
Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda şu ifadelere yer verildi:
“Bütün engelleme çabalarına rağmen İstanbul’a yeni taksiler kazandırmak için verdiğimiz mücadelede ciddi bir kazanım elde ettik. Mobil uygulama ile çalışacak 2500 yeni taksinin ihalesi başlıyor. Dileyen herkesin katılabileceği bu ihaleye tüm ilgilileri davet ediyorum. ifadelerini kullandı.
Diyarbakır’daki Yangın Faciası: Adalet Bakanı Tunç’tan Taziye Mesajı ve Soruşturma Talimatı

ANKARA – Diyarbakır’da bir apartman dairesinde çıkan yangında anne ve üç çocuğu hayatını kaybetti. Türkiye’yi yasa boğan olay sonrası Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından hem taziye mesajı yayımladı hem de olayla ilgili adli soruşturmanın başlatıldığını duyurdu.
Bakan Tunç açıklamasında, “Diyarbakır ilimizde meydana gelen elim yangın faciasında hayatını kaybeden üç yavrumuza ve annelerine Allah’tan rahmet, kederli ailelerine sabır ve başsağlığı diliyorum. Hepimizi derinden yaralayan bu trajik olayla ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından derhal adli soruşturma başlatılmıştır.” ifadelerine yer verdi.
Soruşturma Titizlikle Yürütülüyor
Bakanlık kaynaklarından edinilen bilgilere göre, soruşturma süreci bir başsavcıvekili koordinasyonunda yürütülüyor. Ayrıca iki Cumhuriyet savcısı da görevlendirilerek olayın tüm yönleriyle aydınlatılması için kapsamlı inceleme başlatıldı.
Yangının çıkış nedeni ve ihmallerin olup olmadığına ilişkin araştırmaların hızla sürdüğü belirtilirken, kamuoyu gelişmeler hakkında bilgilendirilecek.
Elon Musk’tan Trump’a Şok Çıkış: “Azledilsin, Yerine JD Vance Gelsin!”

.ABD’nin en sansasyonel iş insanlarından Elon Musk, Beyaz Saray’daki görevinden ayrıldıktan sonra hedef tahtasına yerleştirdiği eski dostu Donald Trump’a çok sert yüklendi. Trump’ın görevden alınmasını açıkça destekleyen Musk, koltuğun Başkan Yardımcısı JD Vance’e devredilmesi gerektiğini savundu.
Musk, sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda, takipçilerinden Ian Miles Cheong’un “Başkan mı Elon mu? Kim kazanır? Benim param Elon’a. Trump azledilmeli, yerine JD Vance getirilmeli.” sözlerine tek kelimeyle “Evet.” diyerek onay verdi. Bu destek, ABD siyasetinde bomba etkisi yarattı.
Oval Ofis’te Gerilim: Trump “Şaşkın ve Kırgın”
Trump ile Musk arasındaki ipler ise Perşembe günü Oval Ofis’te tamamen koptu. Almanya Şansölyesi Friedrich Merz ile görüşen Trump, gazetecilere yaptığı açıklamada Musk’ın vergi politikalarına karşı başlattığı kampanyadan dolayı “şaşkın ve hayal kırıklığı içinde” olduğunu itiraf etti.
Musk: “Trump Epstein Dosyalarında Var!”
Elon Musk ise durmadı. Aynı gün yaptığı başka bir paylaşımda Trump’ı yerle bir eden bir iddiayı ortaya attı. Musk, hüküm giymiş finansçı Jeffrey Epstein’ın karanlık ağına Trump’ın da adının karıştığını ileri sürdü. Daha da ileri giderek, “Trump Epstein dosyalarında geçiyor. Bu dosyaların neden hâlâ açıklanmadığını artık anlıyoruz. Bu paylaşımı geleceğe not edin. Gerçekler ortaya çıkacak.” ifadelerini kullandı.
Siyasette Soğuk Savaş Başladı
Trump ve Musk arasındaki bu çatışma sadece kişisel değil, siyasi dengeleri de sarsacağa benziyor. Bir zamanlar yakın ilişkiler içinde olan ikilinin arasındaki bağ tamamen koparken, Elon Musk’ın “başkanlık kartını” açık oynamaya başlaması ABD’de yeni bir siyasi hesaplaşmanın fitilini ateşlemiş durumda.
Diyarbakır'da 13 Katlı Binada Yangın: 3 Ölü, 17 Yaralı

Diyarbakır'da bulunan 13 katlı bir binada çıkan yangın, acı sonuçlar doğurdu.
Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu yaptığı açıklamada, yangın nedeniyle hastaneye kaldırılan 17 kişiden 3'ünün hayatını kaybettiğini belirtti. Hayatını kaybedenlerden ikisinin çocuk olduğu öğrenildi.
Yangının çıkış nedeni ve diğer detaylar hakkında ise henüz bir açıklama yapılmadı. Yetkililer, olayla ilgili soruşturma başlattı.
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Vergi Denetimleri Aralıksız Sürüyor

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, vergi adaleti ve etkinliğini artırmaya yönelik çalışmaların ve denetimlerin aralıksız devam ettiğini açıkladı.
Bakan Şimşek, yapılan analizler sonucunda kazançlarını eksik beyan eden mükelleflerin tespit edildiğini ve bu kişilerin izaha davet edildiğini belirtti. Bakan, mükelleflerin gönüllü uyuma teşvik edildiğini de vurguladı.
Vergi denetimlerinin amacı hakkında bir açıklama yapmayan Bakan Şimşek, çalışmaların vergi sisteminin şeffaflığını ve güvenilirliğini artırmaya yönelik olduğunu kaydetti.
Elon Musk, Donald Trump’ın 1992 Yılına Ait Epstein Partisi Görüntülerini Paylaştı

Trump’ın Epstein ile Görüntüleri Sosyal Medyada Yankı Uyandırdı
Elon Musk, kişisel sosyal medya hesabı üzerinden, Donald Trump’ın 1992 yılında Jeffrey Epstein ile bir partide çekilmiş fotoğraflarını paylaştı. Görüntüler, Trump’ın Epstein ile olan ilişkisine dair tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Musk, fotoğrafların kaynağına dair herhangi bir açıklama yapmadı. Paylaşımın ardından kısa sürede büyük ilgi gördü ve çeşitli yorumlara yol açtı.
Görüntülerde, Trump ve Epstein’ın partide birlikte olduğu görülüyor. Fotoğrafların içeriği ve tam olarak hangi etkinlikte çekildiği henüz netleşmedi.
Paylaşımın ardından Trump cephesinden henüz bir açıklama gelmedi. Gelişmelerin devamında yeni detayların ortaya çıkması bekleniyor.
Silivri'de Kurban Bayramı Buluşması

Silivri Kaymakamı Tolga Toğan’ın ev sahipliğinde Kurban Bayramı dolayısıyla bir bayramlaşma töreni düzenlendi.
Törende Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu ile ilçe protokolü bir araya geldi.
Bayramlaşma töreninde, Kaymakam Toğan ve Başkan Balcıoğlu, ilçe protokol üyeleriyle karşılıklı bayram dileklerinde bulundu. Etkinlikte sıcak bir atmosfer hakimdi.
Esenyurt Belediyesi, İhtiyaç Sahibi Vatandaşlara Evde Kişisel Bakım Desteği Sağlıyor

Esenyurt Belediyesi, ihtiyaç sahibi vatandaşlarının yaşam kalitesini artırmak amacıyla Evde Kişisel Bakım hizmetini sürdürüyor. Bu kapsamda, kimsesiz veya bakıma muhtaç olan vatandaşların kişisel temizlik ihtiyaçları karşılanıyor.
Belediye ekipleri, belirlenen hanelerde yaşayan vatandaşların temizlik ve kişisel bakım işlerini gerçekleştirerek, onların günlük yaşamlarını kolaylaştırmayı hedefliyor. Hizmet, ihtiyaç sahibi vatandaşların evlerinde sunuluyor.
Esenyurt Belediyesi yetkilileri, bu çalışmanın önemini vurgulayarak, "İhtiyaç sahibi vatandaşlarımızın her türlü temizlik ve kişisel bakımlarını gerçekleştiriyoruz. İşimizi sevgiyle yapıyoruz çünkü biz büyük bir aileyiz" ifadelerini kullandılar.
Bu hizmetten yararlanmak isteyen vatandaşlar, Esenyurt Belediyesi’nin ilgili birimlerine başvurarak detaylı bilgi alabilirler.
Trump'ın Musk Yorumları Tesla Hisselerinde Sert Düşüşe Yol Açtı

Tesla Hisselerinde Düşüş Yaşandı
ABD eski Başkanı Donald Trump'ın, sosyal medya platformu üzerinden yaptığı açıklamalar Tesla hisselerinde yaklaşık %9'luk bir değer kaybına neden oldu.
Trump'ın Açıklamaları Ne İçeriyordu?
Trump, yaptığı paylaşımda, Tesla'nın rakibi olan diğer otomobil üreticilerinin elektrikli araç üretimindeki ilerlemelerini öne çıkararak, Tesla'nın rekabet gücünü sorguladı. Açıklamasında, Tesla'nın elektrikli araç üretimindeki yavaşlamayı ve diğer markaların Tesla'yı geçme potansiyelini vurguladı.
Piyasaların Tepkisi
Trump'ın açıklamalarının ardından Tesla hisseleri, günü yaklaşık %9'luk bir düşüşle kapattı. Bu düşüş, yatırımcıların Tesla'nın geleceği hakkındaki endişelerini artırdı.
Uzmanların Değerlendirmesi
Piyasa analistleri, Trump'ın açıklamalarının Tesla hisseleri üzerindeki etkisinin geçici olabileceğini belirtiyor. Ancak, Trump'ın siyasi etkisi ve otomotiv sektörüne olan ilgisi nedeniyle, açıklamalarının piyasada uzun süreli etkileri olabileceği de ifade ediliyor.
Hisselerde Son Durum
Tesla hisseleri, son açıklamalara göre düşüşünü bir miktar durdurmuş olsa da, yatırımcılar piyasayı yakından takip etmeye devam ediyor.
İlk Yorum yapan siz olun!