Memleket Partisi Genel Başkanı İnce, 31 Mart 2024 tarihinde gerçekleşen yerel seçimlerin Türkiye'ye hayırlı olmasını dileyerek "Yıllardır dile getirdiğimiz iktidarın yanlış politikalarının ve hayat pahalılığının bir neticesi olarak milletimiz, oyunu AKP’nin karşısında en kuvvetli gördüğü adaylara vermek veya sandığa gitmemek suretiyle AKP’ye bir sarı kart göstermiştir. Her seçimde olduğu gibi bu seçimin sonuçlarına ilişkin farklı analizler, yorumlar yapılmaktadır. Herkes kendi penceresinden seçim sonuçlarını değerlendirmektedir." dedi.

GÖRÜNTÜLÜ HABER
31Mart 2024 Pazar günü yapılan yerel seçim sosyal medya hesabından değerlediren Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem ince şu ifadeleri kullandı.
“31 Mart 2024 tarihinde gerçekleşen yerel seçimlerin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Yıllardır dile getirdiğimiz iktidarın yanlış politikalarının ve hayat pahalılığının bir neticesi olarak milletimiz, oyunu AKP’nin karşısında en kuvvetli gördüğü adaylara vermek veya sandığa gitmemek suretiyle AKP’ye bir sarı kart göstermiştir. Her seçimde olduğu gibi bu seçimin sonuçlarına ilişkin farklı analizler, yorumlar yapılmaktadır. Herkes kendi penceresinden seçim sonuçlarını değerlendirmektedir. Bizim değerlendirmemize gelince:
Seçimlerde bir hata yapmadık adaylarımız, söylemlerimiz ve siyasetimiz doğruydu. İl, ilçe belde demeden uzak yakın demeden güçlü olduğumuz bütün yerlere gidip adaylarımızı destekledik. Halkın gerçek sorunlarını, geçim sıkıntısını dile getirdik. Sadece sorunları değil çarelerini de söyledik.
Kutuplaşan siyasette seçmen en istediğine değil, en istemediğinin karşısındaki en güçlü adaya oy verdi. Kutuplaşma demokratik renkleri yok etti ve sistemi iki başlı hale getirip katılımın düşük olduğu Amerikan tipi demokrasiye çevirdi. En fazla oyu alan parti %38, sonraki parti %36 alırken üçüncü parti %6 alıyor. Yani seçmenler kutuplara doğru çekilmiş, istediği adaya değil en istemediğinin karşısındakine oy vermiş görünüyor.
''Kutuplaşan siyasette demokratik ve adil bir yarış söz konusu olmamıştır''.
Bu kutuplaşan siyasette demokratik ve adil bir yarış söz konusu olmamıştır. Merkezi iktidar, devletin her türlü kaynağını kullanmış, yerel yönetimler de belediyelerin kaynaklarını kullanmışlardır. Yapılan propaganda ve reklam harcamaları -milletimiz bilsin ki- kendi cebinden çıkmıştır ve maalesef o cebe geri dönmeyecektir.
Türkiye siyasetin finansmanını şeffaflaştırmadan demokratikleşemez, gelişemez, büyüyemez ve zenginleşemez. İktidarıyla muhalefetiyle Türkiye’de siyasetin finansmanı problemlidir. Nasıl finanse edildiği belli olmayan siyasi partilerin gerçekte kime çalıştıkları, gerçekte kimin menfaatini korudukları bilinemez.
Memleket Partisi kendi üyelerinin desteği ve bağışları ile bugüne kadar var olmuştur. Bize çoluk çocuğunun rızkından keserek, boğazından keserek destek olan esnafımıza, memurumuza, kadınlarımıza, öğrencilerimize, gençlerimize çok teşekkür ediyorum. Gönüllü çalışarak gece gündüz demeden emek harcayan gençlerimize çok teşekkür ediyorum.
Kutuplaşmanın başını çeken partilerin kendi menfaatlerini korumak için yarışa giren diğer partilere siyasi rüşvet verdikleri, kimi zaman para aktardıkları, kimi zaman makam vaat ettikleri bu partilerin de siyasi etik ile bağdaşmayacak şekilde seçmenlerini manipüle ettiklerini biliyoruz. Memleket Partisi tertemizdir, asla böylesine kirli bir siyasetin içinde değildir. Bu duruşumuzu hiç bir zaman bozmayacağız.
Kutuplaştıran bu siyaset sonucu, aslında siyasetin başat aktörü olan siyasi partilerin duruşları da bozulmakta, istemedikleri halde marjinal sayılabilecek siyasi aktörlere hak etmedikleri mevkiler verilmektedir. Yaşanılan siyasi çelişkiler üç maymunu oynayarak görmezden gelinmektedir. Gerçekte aynı siyasi partinin altında bir arada bulunması mümkün olmayan aktörler, siyasi tavırlar ve söylemler riyakarca bir arada durmaktadır. Bu görüntü siyasete olan güveni zayıflatmakta, dürüst düzgün vatandaşın siyasete mesafe koymasına neden olmaktadır.
Amerikanın siyasal sistemi gibi iki başat partinin etrafına kilitlenen siyasi sistemin Türkiye’de demokratik ölçütlere göre işlemesi mümkün değildir. Çünkü Türkiye’de bağımsız bir yargıdan ve yasama yürütme organları arasında belirgin bir ayrılıktan söz etmek mümkün değildir. Dolayısıyla demokrasimizin varlığı açısından bu sistemin değişmesi şarttır.
'' Memleket Partisi kurulduğu günden beri sadece doğruları söylemiş, söylediklerinin de doğru olduğu zaman içinde ortaya çıkmıştır''
Memleket Partisi kurulduğu günden beri sadece doğruları söylemiş, söylediklerinin de doğru olduğu zaman içinde ortaya çıkmıştır. İktidardaki partiye ve başkanına en sert eleştirileri yaparken muhalefete de uyarı ve eleştirilerini yapmıştır. Türkiyeyi mahkum edilmeye çalışıldığı bu iki kutuplu ve kişiliksiz siyasi ortamdan çıkarmak için 3. Yol çağrısı yapmıştır. Bu çağrının her kesimden gençler tarafından coşku ile karşılanması ve sahiplenilmesi en büyük umudumuzdur. Çağrımızın yerel seçimlerde yukarıda anlattığımız kutuplaşma ikliminin doğal bir sonucu olarak tabelaya yansımamış olması karşılık bulmadığı anlamına gelmemektedir. Ömrünü siyaset ile geçirmiş biri olarak şunu bütün samimiyetimle söyleyebilirim ki sokakta hiçbir siyasinin karşılaşmadığı kadar farklı kesimlerden gördüğüm ilgi ve sevgiyi hem partimiz hem Türkiye açısından çok kıymetli buluyorum.
Yürüdüğümüz yolun ve durduğumuz yerin doğru olduğunu biliyorum. Ülkemiz için, çocuklarımızın geleceği için doğru şeyler yaptığımızı biliyorum. “İyi işin alameti gönlün emin oluşudur” derler. Gönlümüz yaptığımız işten emindir. Dolayısıyla bundan vazgeçecek değiliz. Millete küsecek, kızacak değiliz. Nefesimiz olduğu sürece milletimize doğruları söylemeye, yanlış gördüklerimizi dillendirmeye devam edeceğiz. Kötülerin kazanması için gerekli olan tek şey iyilerin hiçbir şey yapmamasıdır. Biz hiç bir şey yapmayanlardan olmayacağız.
''İçimizde Cumhuriyet’in coşkusu ile yürümeye devam edeceğiz''.
Hazine yardımı, belediye avantası, müteahhit payı almayan, sadece üyelerinin bağışları ile ayakta duran bir parti olarak masraflarımızı mümkün olduğunca kısma kararı aldık. Zaten iletişim olanaklarının bu kadar arttığı dijital çağda siyaset yapmanın araçlarının da değişmesi bir zorunluluktur. Parti binalarını küçültüp, dijital platformlardaki varlığımızı artıracağız. Partimizin karar alma mekanizmalarını daha fazla dijitalleştireceğiz. Gönlü bizimle olan gençlerin, kadınların partiye daha fazla katılımını sağlayacağız. Gençlerle ve kadınlarla olan bağlarımızı güçlendireceğiz.
Siyaset sahnesindeki varlığımızı güçlendirerek sürdüreceğiz. Deprem ile ilgili uyarılarımızı yapacağız, gıda güvenliğini dile getireceğiz. Eğitim sistemindeki sorunları, sağlık sistemindeki zaafları, trafik karmaşasını, yolsuzlukları, adaletsizlikleri, yoksulluğu, sığınmacıları, su sorununu siyasetin gündeminde tutmaya devam edeceğiz. Atatürk’ün yolunda; Akıl, Ahlak ve Adalet demeye inatla ve ısrarla devam edeceğiz. Türkiye’nin çoban ateşini söndürmeyecek, yaşama sevincini ve geleceğe olan ümidimizi hep canlı tutacağız.
İçimizde Cumhuriyet’in coşkusu ile yürümeye devam edeceğiz.
Yaşasın Cumhuriyet!
Yaşasın Memleket!”
Yorumlar
Yorum Yapın
İlginizi Çekebilir
Batman İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Murat Solmaz’dan Basın Mensuplarına Bayram Mesajı

BATMAN – Batman İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Murat Solmaz, Kurban Bayramı dolayısıyla basın mensuplarına yönelik bir kutlama mesajı yayımladı. Solmaz, mesajında basının toplum sağlığının korunmasında ve sağlık alanındaki gelişmelerin kamuoyuna duyurulmasında önemli bir görev üstlendiğini vurguladı.
Uzm. Dr. Solmaz mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Toplum sağlığını ilgilendiren konularda halkı doğru bilgilendirme misyonunu büyük bir özveriyle yerine getiren tüm basın mensuplarımızın Kurban Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyor, aileleriyle birlikte sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir bayram geçirmelerini temenni ediyorum.”
Batman İl Sağlık Müdürlüğü Basın Birimi adına açıklamada bulunan M. Nurullah Öksüz de tüm basın emekçilerinin bayramını kutlayarak, sağlık ve huzur dolu nice bayramlar diledi.
İBB’den "Villa" İddialarına Yanıt: “Rüşvet De Taksitle Olmaz, Noterle Hiç Olmaz”

(İSTANBUL) – Son günlerde kamuoyunu meşgul eden "İSKİ’den ödeme çıkarılarak villa alındı" iddialarına İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden (İBB) detaylı ve belgeli bir açıklama geldi. İddiaların tamamen asılsız ve belgelerle çürütülmüş olduğu vurgulanan açıklamada, hedef alınan Ekrem İmamoğlu ve İmamoğlu İnşaat A.Ş.’ye yönelik suçlamaların siyasi manipülasyon amaçlı olduğu savunuldu.
İBB: İSKİ ile İmamoğlu İnşaat Arasında Herhangi Bir Ticari İlişki Yok
İBB açıklamasında, kamuoyunda sıkça dile getirilen İSKİ üzerinden villa satın alındığı iddialarına net bir yanıt verildi. Açıklamaya göre, İSKİ ile İmamoğlu İnşaat arasında doğrudan hiçbir ihale ya da ödeme ilişkisi bulunmuyor. Belgelerde yalnızca Güllüce Tarımcılık A.Ş. ile İmamoğlu İnşaat A.Ş. arasında noter onaylı ticari işlemler yer alıyor.
Villa Alımı İddialarına Noter Belgeli Yanıt
Gündemdeki "villa kamu kaynağıyla alındı" söylemine karşılık, İBB şunları kaydetti:
-
Güllüce Tarımcılık A.Ş.’nin tamamı, İmamoğlu İnşaat A.Ş. tarafından 48 milyon TL bedelle satın alındı (04.03.2024 tarihli noter onaylı karar defteri).
-
Şirketin 87 milyon TL’lik borcunun ödenmesi karşılığında Beylikdüzü’nde bulunan iki taşınmazın devri taahhüt edildi.
-
Taşınmaz devrinin yapı kullanım izni sonrası gerçekleşeceği, şirketin borçlarıyla birlikte devralındığı açıkça protokole işlendi.
Açıklamada çarpıcı bir ifade yer aldı:
“Rüşvet noter huzurunda, taksitle ve protokolle verilmez.”
İmamoğlu’nun Mal Beyanı Tartışması: “Kurum ile Kişi Karıştırılıyor”
"Villalar İmamoğlu’nun mal beyanında yok" iddiasına da cevap veren İBB, bahsi geçen taşınmazların İmamoğlu İnşaat A.Ş.'ye ait ticari varlıklar olduğunu, Ekrem İmamoğlu'nun kişisel mal varlığıyla ilgisinin bulunmadığını belirtti.
500 Milyon TL’lik Alacak, 1.5 Milyar TL’lik Rüşvet Mi? “Matematiksel Skandal”
İBB, bir iş insanının İSKİ’den 500 milyon TL'lik alacak için İmamoğlu’na 1.5 milyar TL’lik villa “rüşveti” verdiği iddiasını da mantık dışı buldu:
“Bir kişi, 500 milyon TL’lik alacağını tahsil etmek için nasıl olur da 1.5 milyar TL’lik mal verir? Bu iddia sadece ticari değil, matematiksel olarak da çökmüştür.”
Üstelik İSKİ, daha önce yaptığı açıklamada ne Ekrem İmamoğlu’yla ne de İmamoğlu İnşaat’la herhangi bir ticari işlem yapılmadığını duyurmuştu.
215 Milyon TL’lik Kayıt Dışı Transfer İddiası Yalanlandı
İBB ayrıca, İSKİ’nin banka hesaplarından 2020–2024 yıllarında 215 milyon TL’lik kayıt dışı para transferi yapıldığı yönündeki iddiayı da reddetti. Açıklamaya göre bu ödemeler, önceki dönem AK Parti yönetimine ait işlerin hakediş ödemeleri kapsamında yapıldı ve tamamı yasal süreçlerle gerçekleşti.
İBB: “Algı Operasyonu Belgelere Yenildi”
Açıklamanın sonunda şu ifadelerle özet yapıldı:
“İddialar belgeye değil, kasıtlı yorumlara dayanıyor. Noter kayıtları, ödeme planları ve tapu taahhütleri şeffaf şekilde ortadadır. Emirgan’daki 3 villa iddiası ise belgelerde geçen taşınmazlarla örtüşmemektedir. Tüm bu süreçte kamuya ait tek bir kuruş zarar görmemiştir.”
Ekrem İmamoğlu'ndan Cezaevinden Taksi İhalesi Mesajı: “Engellemelere Rağmen 2500 Yeni Taksi Geliyor”

(İSTANBUL) – Silivri Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’un kronikleşmiş taksi sorununa çözüm getirmesi beklenen mobil uygulama destekli taksi sistemiyle ilgili önemli bir çağrıda bulundu.
İBB tarafından duyurulan 2500 yeni taksilik ihale süreci başladı. Mobil uygulama tabanlı sistemle hizmet verecek yeni nesil taksiler için ihale başvuruları 11 Haziran saat 12.00'ye kadar yapılabilecek. İhale ise 12 Haziran saat 10.00'da Dr. Mimar Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilecek.
İmamoğlu: “Bu Sadece Taksi Değil, Bir Direniştir”
Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi’nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda şu ifadelere yer verildi:
“Bütün engelleme çabalarına rağmen İstanbul’a yeni taksiler kazandırmak için verdiğimiz mücadelede ciddi bir kazanım elde ettik. Mobil uygulama ile çalışacak 2500 yeni taksinin ihalesi başlıyor. Dileyen herkesin katılabileceği bu ihaleye tüm ilgilileri davet ediyorum. ifadelerini kullandı.
Diyarbakır’daki Yangın Faciası: Adalet Bakanı Tunç’tan Taziye Mesajı ve Soruşturma Talimatı

ANKARA – Diyarbakır’da bir apartman dairesinde çıkan yangında anne ve üç çocuğu hayatını kaybetti. Türkiye’yi yasa boğan olay sonrası Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından hem taziye mesajı yayımladı hem de olayla ilgili adli soruşturmanın başlatıldığını duyurdu.
Bakan Tunç açıklamasında, “Diyarbakır ilimizde meydana gelen elim yangın faciasında hayatını kaybeden üç yavrumuza ve annelerine Allah’tan rahmet, kederli ailelerine sabır ve başsağlığı diliyorum. Hepimizi derinden yaralayan bu trajik olayla ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından derhal adli soruşturma başlatılmıştır.” ifadelerine yer verdi.
Soruşturma Titizlikle Yürütülüyor
Bakanlık kaynaklarından edinilen bilgilere göre, soruşturma süreci bir başsavcıvekili koordinasyonunda yürütülüyor. Ayrıca iki Cumhuriyet savcısı da görevlendirilerek olayın tüm yönleriyle aydınlatılması için kapsamlı inceleme başlatıldı.
Yangının çıkış nedeni ve ihmallerin olup olmadığına ilişkin araştırmaların hızla sürdüğü belirtilirken, kamuoyu gelişmeler hakkında bilgilendirilecek.
Elon Musk’tan Trump’a Şok Çıkış: “Azledilsin, Yerine JD Vance Gelsin!”

.ABD’nin en sansasyonel iş insanlarından Elon Musk, Beyaz Saray’daki görevinden ayrıldıktan sonra hedef tahtasına yerleştirdiği eski dostu Donald Trump’a çok sert yüklendi. Trump’ın görevden alınmasını açıkça destekleyen Musk, koltuğun Başkan Yardımcısı JD Vance’e devredilmesi gerektiğini savundu.
Musk, sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda, takipçilerinden Ian Miles Cheong’un “Başkan mı Elon mu? Kim kazanır? Benim param Elon’a. Trump azledilmeli, yerine JD Vance getirilmeli.” sözlerine tek kelimeyle “Evet.” diyerek onay verdi. Bu destek, ABD siyasetinde bomba etkisi yarattı.
Oval Ofis’te Gerilim: Trump “Şaşkın ve Kırgın”
Trump ile Musk arasındaki ipler ise Perşembe günü Oval Ofis’te tamamen koptu. Almanya Şansölyesi Friedrich Merz ile görüşen Trump, gazetecilere yaptığı açıklamada Musk’ın vergi politikalarına karşı başlattığı kampanyadan dolayı “şaşkın ve hayal kırıklığı içinde” olduğunu itiraf etti.
Musk: “Trump Epstein Dosyalarında Var!”
Elon Musk ise durmadı. Aynı gün yaptığı başka bir paylaşımda Trump’ı yerle bir eden bir iddiayı ortaya attı. Musk, hüküm giymiş finansçı Jeffrey Epstein’ın karanlık ağına Trump’ın da adının karıştığını ileri sürdü. Daha da ileri giderek, “Trump Epstein dosyalarında geçiyor. Bu dosyaların neden hâlâ açıklanmadığını artık anlıyoruz. Bu paylaşımı geleceğe not edin. Gerçekler ortaya çıkacak.” ifadelerini kullandı.
Siyasette Soğuk Savaş Başladı
Trump ve Musk arasındaki bu çatışma sadece kişisel değil, siyasi dengeleri de sarsacağa benziyor. Bir zamanlar yakın ilişkiler içinde olan ikilinin arasındaki bağ tamamen koparken, Elon Musk’ın “başkanlık kartını” açık oynamaya başlaması ABD’de yeni bir siyasi hesaplaşmanın fitilini ateşlemiş durumda.
Diyarbakır'da 13 Katlı Binada Yangın: 3 Ölü, 17 Yaralı

Diyarbakır'da bulunan 13 katlı bir binada çıkan yangın, acı sonuçlar doğurdu.
Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu yaptığı açıklamada, yangın nedeniyle hastaneye kaldırılan 17 kişiden 3'ünün hayatını kaybettiğini belirtti. Hayatını kaybedenlerden ikisinin çocuk olduğu öğrenildi.
Yangının çıkış nedeni ve diğer detaylar hakkında ise henüz bir açıklama yapılmadı. Yetkililer, olayla ilgili soruşturma başlattı.
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Vergi Denetimleri Aralıksız Sürüyor

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, vergi adaleti ve etkinliğini artırmaya yönelik çalışmaların ve denetimlerin aralıksız devam ettiğini açıkladı.
Bakan Şimşek, yapılan analizler sonucunda kazançlarını eksik beyan eden mükelleflerin tespit edildiğini ve bu kişilerin izaha davet edildiğini belirtti. Bakan, mükelleflerin gönüllü uyuma teşvik edildiğini de vurguladı.
Vergi denetimlerinin amacı hakkında bir açıklama yapmayan Bakan Şimşek, çalışmaların vergi sisteminin şeffaflığını ve güvenilirliğini artırmaya yönelik olduğunu kaydetti.
Elon Musk, Donald Trump’ın 1992 Yılına Ait Epstein Partisi Görüntülerini Paylaştı

Trump’ın Epstein ile Görüntüleri Sosyal Medyada Yankı Uyandırdı
Elon Musk, kişisel sosyal medya hesabı üzerinden, Donald Trump’ın 1992 yılında Jeffrey Epstein ile bir partide çekilmiş fotoğraflarını paylaştı. Görüntüler, Trump’ın Epstein ile olan ilişkisine dair tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Musk, fotoğrafların kaynağına dair herhangi bir açıklama yapmadı. Paylaşımın ardından kısa sürede büyük ilgi gördü ve çeşitli yorumlara yol açtı.
Görüntülerde, Trump ve Epstein’ın partide birlikte olduğu görülüyor. Fotoğrafların içeriği ve tam olarak hangi etkinlikte çekildiği henüz netleşmedi.
Paylaşımın ardından Trump cephesinden henüz bir açıklama gelmedi. Gelişmelerin devamında yeni detayların ortaya çıkması bekleniyor.
Silivri'de Kurban Bayramı Buluşması

Silivri Kaymakamı Tolga Toğan’ın ev sahipliğinde Kurban Bayramı dolayısıyla bir bayramlaşma töreni düzenlendi.
Törende Silivri Belediye Başkanı Bora Balcıoğlu ile ilçe protokolü bir araya geldi.
Bayramlaşma töreninde, Kaymakam Toğan ve Başkan Balcıoğlu, ilçe protokol üyeleriyle karşılıklı bayram dileklerinde bulundu. Etkinlikte sıcak bir atmosfer hakimdi.
Esenyurt Belediyesi, İhtiyaç Sahibi Vatandaşlara Evde Kişisel Bakım Desteği Sağlıyor

Esenyurt Belediyesi, ihtiyaç sahibi vatandaşlarının yaşam kalitesini artırmak amacıyla Evde Kişisel Bakım hizmetini sürdürüyor. Bu kapsamda, kimsesiz veya bakıma muhtaç olan vatandaşların kişisel temizlik ihtiyaçları karşılanıyor.
Belediye ekipleri, belirlenen hanelerde yaşayan vatandaşların temizlik ve kişisel bakım işlerini gerçekleştirerek, onların günlük yaşamlarını kolaylaştırmayı hedefliyor. Hizmet, ihtiyaç sahibi vatandaşların evlerinde sunuluyor.
Esenyurt Belediyesi yetkilileri, bu çalışmanın önemini vurgulayarak, "İhtiyaç sahibi vatandaşlarımızın her türlü temizlik ve kişisel bakımlarını gerçekleştiriyoruz. İşimizi sevgiyle yapıyoruz çünkü biz büyük bir aileyiz" ifadelerini kullandılar.
Bu hizmetten yararlanmak isteyen vatandaşlar, Esenyurt Belediyesi’nin ilgili birimlerine başvurarak detaylı bilgi alabilirler.
İlk Yorum yapan siz olun!