50 Günde 200 Toplantının Sırrı

CHP de Kılıçdaroğlu'na yönelik harekete ilişkin basına sızan video, aynı kişilerin 200. toplantısı imiş. Nereden mi çıkardım, Ekrem İmamoğlu'nun "Gizli değil ama sızdıran kim araştırıyoruz" dediği toplantının bugüne kadar 200'uncu toplantı olduğunu yine kendi söyledi.

50 Günde 200 Toplantının Sırrı

Şöyle bir hesap yapalım; 

Seçimin üzerinden 50 gün geçti. İBB Başkanı ve CHP’nin on yıllardır vekili, yöneticisi olanların asli görevlerine ayırdıkları zamanı, uyuma, yeme - içme vs. dikkate alırsak, her toplantı 2 saat sürse, yani günün 8 saati toplansalar,  günde 4 toplantı eder ki, bu da 200 toplantıya denk düşer.

Şimdi, 50 gün geriye gidelim; 

Seçimin hemen sonrası, yani  29 Mayıs sabahı başlayan günde 4 kez yapılan toplandı o gece örgütlenmedi ise ne zaman örgütlendi?

Seçimden önce bu çalışmanın temelleri atıldıysa, seçim sonucu, seçim gününden önce nasıl bilindi, kim bildi, kim bilgilendirdi? Öyle ya, alanlarda, "KAZANIYORUZZZZZ" diye bağırırken, dost görünümlü tarafta, seçimin ertesi günü "Kılıçdaroğlu gitsin" hareketinin önceden planlandığına şahit oluyoruz. Öyle olmasa B - C planları bu kadar çabuk ve neden başlasın ki? 

Seçim sonucu bilinmiyorsa, 

Bu planlara neden gerek gördünüz?

 

Bütün bu soruları sorup, şeytanın avukatlığına soyunurken, zurnanın zırt dediği yer de tam burası ve zurnanın en önemli deliği Onursal Adıgüzel'i hatırlamamak mümkün mü? Seçim sabahı başlayan ve tek sorumlu olarak Kılıçdaroğlu'nun gösterildiği, sandık güvenlik sorumlularının yetersizliği, sandık görevlilerinin görevlerini yapmadığını öne sürerek parti emekçilerinin suçlarken, örgütten sorumlu genel başkan yardımcıları ve 50 günde 200 toplantı yapacak enerjiye sahip PM ve MYK üyeleri kendilerini hiç sorguladı mı? 

Ve seçim gecesi, sandık sonuçlarının TELE1 TV oyunu bozana kadar SZCTV ve HALK TV’ye bizzat Onursal Adıgüzel'in sorumluluk alanındaki birimden servis edilmesini unuttuk mu? Kimi suçluyorsun diye sormayın? Kimseyi suçlanıyor, bir seçmen olarak aklıma takılanları soruyorum. Biliyorum ki suçlu ayağa kalk desem bir değil, bir kaç değil 10 kişi birden ayakta ise de oturur. 

O nedenle, CHP üyesi parti emekçileri 

Lütfen düşünün

 

50 günde 200 toplantı yaparak bile isteye görevlerini savsaklayıp, seçim kaybetme ve seçim sonrası, Fatih Portakal, Fatih Altaylı, Uğur Dündar, Tanju ÖZCAN vs. gibi uyuyan hücrelerin sahneye çıkarılması gibi A-B-C planlarına zemin hazırlayanlar mı suçlu? Kılıçdaroğlu mu? Siz mi? 

Seçmen sadece seçimlerde tercihini yapıp sınav vermez. Partinizin  geleneklerinin, yarınının, yarınlarınızın yok sayıldığı, Cumhuriyet ve demokrasinin riske edildiği bu dönemde, en küçük bir sorumluluk üstlenmeyen, genel başkana karşı hazırlanan darbeye karşı da sınav verir. 

CHP'nin ilçe, il örgütleri, belediye başkanları ve özgür iradeleri ile kurultayda oy kullanacak parti emekçileri karar sizin...